Diyelim evine hırsız giriyor ve girmenin muhtemelen bin bir türlü yolu vardır. Ben sana kardeşim sen de evine en güvenlikli sistemi niye kurmadın ? Kapın çelik değilse neden çelik kapı yaptırmadın ? Neden 24 saat gözetleyecek kameralar yerleştirmedin ? vs vs vs desem nasıl olurdu ?
İşte dolandırıcılıkta bu şekil bir hırsızlıktır ve bin bir türlü yolu var.
Prof Dr. Canan Karatay bile dolandırılmıştı. Muhtemelen bu şekilde bir çok kişi dolandırılıyor. Kimisi az kimisi çok para kaybediyor.
1 kişi kaç liraya kadar dolandırılırsa hakkını aramaya hakkı oluyor peki ? yada dolandırılma şekline göre veya dolandırılan paranın miktarına göre suç olup olmadığını karar mı veriliyor ? Böyle bir mantık mı var ? Kardeş sen 100 liralık dolandırılmışsın o zaman suça girmiyor bukusura bakma.
Toplumun bilinçlenmesi uzun süreçli bir durumdur ayrıca herkese bu yükü yükleyemezsiniz. Böyle olsa bile bu suçun suç olmaktan çıkartmaz veya suçlunun suçlu olduğu gerçeğini ve suç işlediğini değiştiremez.
Devlete 1 kuruş borcunu ödeme bakalım senden nasıl fitil fitil çıkartıyorlar
Ayrıca devlet masrafa mı girsin demişsin. Yaşadığım olayı anlatayım. Çalıştığım yerde benle birlikte yaklaşık 40 kişi işten atıldı. İmkanı olmayanlar Avukat bile tutamadı. Yaklaşık 15 kişi son 2 3 aylık alacağımız ve tazminatlar dahil hepsi için avukat tuttuk. Yaklaşık 5 sene içinde iş mahkemesi ve icra takibi ile birlikte mahkeme masrafları vs epey bir para gitti. İşverenler trilyoner olmasına rağmen ellerini kollarını sallayarak geziyorken biz halen hakkımızı alamıyoruz. Muhtemelen de alamayacağız çünkü icra takibinden de bir şey çıkmadı.
Bilmem masraf dediğin konuya bir açıklık getirebildim mi ?
Evet kardeşim tam olarak öyle diyeceksin. Hırsız nasıl bilinçli ise işini yapmak için her yolu deniyorsa biz de ona yaptırmamak için malımızı korumak için bilinçli olup her yolu bulup uygulayacağız. Nasılsa hukuk var paramı korur. Burası muz cumhuriyeti mi kardeşim yasalar var deyip de kapımızı açık bırakmayacağız. Çuvaldızı kendimize batırmayı bileceğiz. Aynen dediğin şekil evime hırsız girdiğinde ilk fırçayı ben yemeliyim.
Hırsızların cirit attığı yerde neden ev aldın.
Madem aldın neden kapın çelik değil
1. Katta oturuyorsan penceren neden açık.
Bunlar hepsi benim vazifem. Hukukun devletin vazifesi değil.
Trilyonluk adamlardan bana ne? Ben kendimi korumakla mükellefim. Kendimi korumanın ilk yolu da akıldır.
Yahu tamam da sanki "Adınız terör olaylarına karıştı, şuradaki çöp kutusuna para bırakın" dediler de dolandırıldım. Adamdan video istedim attı, telefon numarası var, adı soyadı, TC'si, banka hesabı var onlara güvendim. Belki adres de kendini. Bana gösterdiği ürünle gönderdiği ürün aynı değil, burada benim suçum ne. İstanbul'a gidip test edecek imkanım olsa zaten Ankara'dan sıfırını alırdım. Şimdi düşününce bayağı uygun fiyatlı, tamam riske atmamalıydım belki ama fiyatı normal koyarak da aynısını yapabilirdi. Benim de ürün sattığım oldu, biri bana "Ürünü gönder beğenirsem parasını gönderirim" dese ben de bi satıcı olarak gönderiyim. Kendimi satıcının yerine koyarak önce parayı gönderdim sonra kargoya verdi. Kargoya vermese yine diyecem tamam yapmamam gereken bi hata yaptım diye
Yahu tamam da sanki "Adınız terör olaylarına karıştı, şuradaki çöp kutusuna para bırakın" dediler de dolandırıldım. Adamdan video istedim attı, telefon numarası var, adı soyadı, TC'si, banka hesabı var onlara güvendim. Belki adres de kendinin. Bana gösterdiği ürünle gönderdiği ürün aynı değil, burada benim suçum ne. İstanbul'a gidip test edecek imkanım olsa zaten Ankara'dan sıfırını alırdım. Şimdi düşününce bayağı uygun fiyatlı, tamam riske atmamalıydım belki ama fiyatı normal koyarak da aynısını yapabilirdi. Benim de ürün sattığım oldu, biri bana "Ürünü gönder beğenirsem parasını gönderirim" dese ben de bi satıcı olarak nasıl gönderiyim. Kendimi satıcının yerine koyarak önce parayı gönderdim sonra kargoya verdi. Kargoya vermese yine diyecem tamam yapmamam gereken bi hata yaptım diye
Uygulanmayan hukuku yazmışsın. i
Zaten en başta da yazdım. Devlet buna önlem almalı. Ama bizim ülkemizde nedense önlem yok. İş olup bittikten sonra hesap sormak var. Bizim ülkemizde suçu işlersin. Karşına bir savcı gelir. Seni iyice korkutur. 5-10- 15 (ne tutarsa) yıla kadar hapsini ister. Ne yaptım ben lan dersin. Mahkemeye bir gidersin. 15 yılı verir sonra ufak ufak düşürmeye başlar hakim.. Girersin içeri biraz yatarsın. Sonra bir mahkeme daha.. Avukat gelir derki " bu davadan ümitliyim salabilirler. Mahkemedeki tavırlarına dikkat et." Bir de bakmışsın ki serbestsin.. Bizim ülkemizde anayasa falan uygulanmıyor. Herkes bir tarafa uyduruyor.
Hırsızın hiç mi suçu yok dediniz ya.. böyle bir sistemde neresinden tutup da hırsızı suçlayayım. Ama hukukun suçu çok. En büyük suç hukukta diyebilirim
Diyelim evine hırsız giriyor ve girmenin muhtemelen bin bir türlü yolu vardır. Ben sana kardeşim sen de evine en güvenlikli sistemi niye kurmadın ? Kapın çelik değilse neden çelik kapı yaptırmadın ? Neden 24 saat gözetleyecek kameralar yerleştirmedin ? vs vs vs desem nasıl olurdu ?
İşte dolandırıcılıkta bu şekil bir hırsızlıktır ve bin bir türlü yolu var.
Prof Dr. Canan Karatay bile dolandırılmıştı. Muhtemelen bu şekilde bir çok kişi dolandırılıyor. Kimisi az kimisi çok para kaybediyor.
1 kişi kaç liraya kadar dolandırılırsa hakkını aramaya hakkı oluyor peki ? yada dolandırılma şekline göre veya dolandırılan paranın miktarına göre suç olup olmadığını karar mı veriliyor ? Böyle bir mantık mı var ? Kardeş sen 100 liralık dolandırılmışsın o zaman suça girmiyor bukusura bakma.
Toplumun bilinçlenmesi uzun süreçli bir durumdur ayrıca herkese bu yükü yükleyemezsiniz. Böyle olsa bile bu suçun suç olmaktan çıkartmaz veya suçlunun suçlu olduğu gerçeğini ve suç işlediğini değiştiremez.
Devlete 1 kuruş borcunu ödeme bakalım senden nasıl fitil fitil çıkartıyorlar
Ayrıca devlet masrafa mı girsin demişsin. Yaşadığım olayı anlatayım. Çalıştığım yerde benle birlikte yaklaşık 40 kişi işten atıldı. İmkanı olmayanlar Avukat bile tutamadı. Yaklaşık 15 kişi son 2 3 aylık alacağımız ve tazminatlar dahil hepsi için avukat tuttuk. Yaklaşık 5 sene içinde iş mahkemesi ve icra takibi ile birlikte mahkeme masrafları vs epey bir para gitti. İşverenler trilyoner olmasına rağmen ellerini kollarını sallayarak geziyorken biz halen hakkımızı alamıyoruz. Muhtemelen de alamayacağız çünkü icra takibinden de bir şey çıkmadı.
Bilmem masraf dediğin konuya bir açıklık getirebildim mi ?
Devletin savcısı bu tarz satış yapan firmaları daha iyi denetliyor, açıkları kapatmak adına önlem alıyor olsa 100 TL için de meşgul olmaz, insanlarda mağdur olmaz. Letgo diye bir firma açılmış insanlarin mağdur olmamasi adına hicbir önlem aldirilmamis. Ayrıca devletin savcısı devletin vatandaşı için meşgul olacak kusura bakmasın. Ha deneyimdir doğru ama hak aramak da haktır kimse kimsenin elinden alamaz. Devletin savcısı derken tabi ki devletin yetkili birimi neyse ondan bahsediyorum. Oturduğun yerden lop lop yiyerek devlet olunmuyor.
Çocuk kaçırma, tecavüz, kadın cinayetleri savcıya intikal ettiyse ateş düştüğü yeri zaten yakmış demektir. İş bu olayları olmadan önce engelleyip olmamasını sağlamak. Bu olaylar yaşanıp iş savcıya hakime avukata geldikten, belli bir ceza alındıktan sonra bunları takım elbise giydi diye hafifletici unsur gözetirsen, 2 rekat namaz kıldı diye bunların olmasına göz yumar bir kereden bir şey olmaz dersen bırakın zaten hakim savcı bizim 100-200 TL mizle uğraşsın. Yoksa bu adamlardan ne ile uğraşacak, etliye karışmayım sütlüye karışmayım oto kaportacıda kaporta doğrultacak halleri yok ya.Hukuk maddelerinden bahsettiğiniz için bunları yazma gereği duydum. O zaman konumuza dönelim.
İkinci el hardisk almayın. Devletin savcısını da 100 lira için meşgul etmeyin. Biraz daha dikkatli olalım. Ülkede çocuk kaçırma, tecavüz, kadın cinayetleri gibi daha büyük sorunlar varken kimse sizin 100-200 liranızla uğraşamaz.