- Katılım
- 7 Ocak 2013
- Mesajlar
- 9.049
- Çözümler
- 137
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
- Meslek
- Endustri Urunleri Tasarimi / Stratejik Tasarim
İlgili haber.
Norveç dünyada dijital sistemlere (dijital kimlikler) en fazla sistematik geçişin olduğu* demokratik sisteme tabii ülke sayılabilir. Çin gibi yüz tanıma sisteminin uygulanması konusunda çalışmaları sürmekte. 2019-2021 yılları arasında Çin'de çalışan bir arkadaşımla bu konu üzerine çok konuştuk, Türkiye'ye döndüğünde söylediği tek şey "Bu gerçekten delilik"idi.
İlk başta iyi niyetli düşününce pek çok vergi, bankacılık işlemlerinin kolaylayacağını düşünsek de Norveç devleti istatistik bürosu (State Statistics Central Bureau - SSB) bu dijital geçişi bir tık abartmış durumda. Ülkede kimlik verdikleri herkesin ve alışveriş yapılan firmalardan dijital bilgileri istemekte.
İstenen bilgiler:
Bu bilgilerin hepsi aslında alışveriş yapılan, birbirine hizmet sağlayan firmalar arası bulunmakta. Ancak bir devlet sisteminin bu kadar bilgiyi almasının mantıklı tek amacı totaliter bir kontrol yapısı oluşturmaktan daha uzak olabilir mi?
Yani öğlen yemeğinde yiyebileceğiniz yemeğin kalori miktarına veya başka bir durumuna göre senin otobüse binmeni değil, bisiklet kullanmanı istiyorum diyebilecek bir bilgi kullanımından bahsediyoruz.
Ayrıca bu bilgiler devlete ait olacağı için saklanma sürelerinde bir sınır olmayacak, 3 jenerasyon önce aldığınız gazozla ilgili torunlarınızı gazoza yönlendirebilir veya uzaklaştırabiliriz demek oluyor.
Kişisel bilgilerin korunması ve özgürlükler kapsamında pek çok insan konuya tepkili durumda Norveç'te, ayrıca firmalar da bu yapılanmanın faydadan çok zarara sebep olacağını tahmin ediyorlar.
Bir kurbağayı asla kaynayan suya atmazsınız, soğuk suya koyup yavaş yavaş ısıtırsınız.
*Çin bu konuda yönetim sistemi sebebiyle en tehlikeli geçişin olduğu ülkedir.
Norveç dünyada dijital sistemlere (dijital kimlikler) en fazla sistematik geçişin olduğu* demokratik sisteme tabii ülke sayılabilir. Çin gibi yüz tanıma sisteminin uygulanması konusunda çalışmaları sürmekte. 2019-2021 yılları arasında Çin'de çalışan bir arkadaşımla bu konu üzerine çok konuştuk, Türkiye'ye döndüğünde söylediği tek şey "Bu gerçekten delilik"idi.
İlk başta iyi niyetli düşününce pek çok vergi, bankacılık işlemlerinin kolaylayacağını düşünsek de Norveç devleti istatistik bürosu (State Statistics Central Bureau - SSB) bu dijital geçişi bir tık abartmış durumda. Ülkede kimlik verdikleri herkesin ve alışveriş yapılan firmalardan dijital bilgileri istemekte.
İstenen bilgiler:
- Alışveriş tarihi.
- Alışveriş tipi.
- Kullanılan kart hizmeti.
- Kartın kullanıldığı ve hizmetin alındığı yerin bilgileri.
- Kartın kullanıldığı firmanın bilgileri.
- Kart sahibi ismi, banka bilgileri.
- Alınan ürün veya hizmete dair ödeme miktarı.
- Toplam ödeme miktarı.
Bu bilgilerin hepsi aslında alışveriş yapılan, birbirine hizmet sağlayan firmalar arası bulunmakta. Ancak bir devlet sisteminin bu kadar bilgiyi almasının mantıklı tek amacı totaliter bir kontrol yapısı oluşturmaktan daha uzak olabilir mi?
Yani öğlen yemeğinde yiyebileceğiniz yemeğin kalori miktarına veya başka bir durumuna göre senin otobüse binmeni değil, bisiklet kullanmanı istiyorum diyebilecek bir bilgi kullanımından bahsediyoruz.
Ayrıca bu bilgiler devlete ait olacağı için saklanma sürelerinde bir sınır olmayacak, 3 jenerasyon önce aldığınız gazozla ilgili torunlarınızı gazoza yönlendirebilir veya uzaklaştırabiliriz demek oluyor.
Kişisel bilgilerin korunması ve özgürlükler kapsamında pek çok insan konuya tepkili durumda Norveç'te, ayrıca firmalar da bu yapılanmanın faydadan çok zarara sebep olacağını tahmin ediyorlar.
Bir kurbağayı asla kaynayan suya atmazsınız, soğuk suya koyup yavaş yavaş ısıtırsınız.
*Çin bu konuda yönetim sistemi sebebiyle en tehlikeli geçişin olduğu ülkedir.