@Cynara İlk seçenek: Bahsettiğin yaşlarda yaşadığım en büyük pişmanlık kahvaltıydı. Evden ne zaman "kahvaltıya gerek yok, acıkmam" diyerek çıktıysam; kendimi sürekli içime sinmeden aldığım, hijyenik olduğundan sonuna kadar şüphe duyduğum gıdaları tüketirken buldum. Fizyolojik ve psikolojik açıdan kahvaltının önemi büyüktür. Kanıtlanmış bir gerçeği tekrar hatırlatmam gerekirse; aç bünye adapte olamaz, odaklanamaz. Aç mideyle tükettiğin aşırı öğle öğünü ise bünyenin uyuşuk bir yapıya bürünmesine neden olur. Yazdıklarım saçma ve katı gelebilir ancak evde çok ağır olmayan doyurucu bir kahvaltı yap, öğle yemeğini makul düzeyde tut ve akşam hafif bir şeyler ye. Harçlığını ise cebinde tut. Bunu tavsiye etmemin ilk nedeni hijyen, ikincisi ise yukarıda yazdıklarım.
İlk seçeneğin notu: Acı gıdalar Reflü ve hatta Ülser'e neden olabilir. Mümkünse uzak dur.
İkinci seçenek: Teknolojiyle aranın iyi olması veya bir şeylere sahip olmanı istemen üzerinde yaşadığımız ülkenin saçma sistemini değiştirmiyor ne yazık ki. Bugün sahip olduğun şeylere ve daha iyilerine gelecekte de sahip olabilmen için zekanın değil özverinin önemli olduğu birkaç aşamayı geçmek zorundasın. Senin için en yakın olanı YGS ve LYS. İsteklerini 3-4 yıl boyunca göz ardı etmek zor olabilir. Hatta mevcut şartlar altında 8-9 yıl... Ortalama bir hayat ve ortalama bir bütçeyle standart bir yaşam can sıkıcı olabiliyor, biliyorum. Ancak kendi iyiliğin için bunları bir süre göz ardı etmen gerek. Dediğim gibi bana göre de olması gereken bu değil ancak bilinçli birkaç insan sistemin tamamını değiştiremiyor. Hala uyman gereken kurallar ve ayak uydurman gereken saçmalıklar var. Cefa çek sefa sür burada ortaya çıkıyor. Düzenli bir işte çalışmak geleceğini büyük ölçüde baltalayacaktır. Kararın ne olursa olsun umarım başarılı olursun.