Sürprizbozan İnceleme Ryse Son of Rome (PC) İnceleme

Oyunumuz, oyunun başında öldürülen ailesinin intikamını almak için yola çıkan Romalı general Marius Titus'un kontrolünü ele alıyor

Oyunun çok basit bir oynanış sistemi var. Kılıçla öldür, kalkanla blokla, eğer execute seçeneği çıktıysa e basıp gayet güzel bir vuruşla adamı öldür. Çok tekrar ediyor kendini.

Vuruş hissiyatını ben aşırı beğendim sanki kılıcı gerçekten adama saplıyormuşsun hissi veriyor.

Oynanış Puanım: 7/10.

Oyunun grafikleri baya iyi. Grafik takıntınız varsa bu oyundan şüpheniz olmasın ki grafik açısından sizi tatmin edecektir.

Grafik Puanım: 10/10.

Optimizasyon berbat. Eğer güçlü bir ekran kartınız yoksa oyunu oynarken gözleriniz baya yorulacaktır. RTX 3060 Ulta ayarlarda 30-60FPS oynadım.

Optimizasyon Puanım: 2/10

Oyunda yapabileceğimiz çok fazla bir şey yok. Vur kır parçala oyunu. Düşman çeşitliliği çok az, zaten insanlarla savaştığımız için normal.
Boss fightlar bence ortalama yani çok fazla bir şey beklemeyin Elden Ring gibi.

Çeşitlilik Puanım: 6.5/10

Oyunun çok güzel bir hikaye sunuyor ben çok beğendim. Hikaye açısından şüpheniz olmasın.
Hikayeyi alıntıladım fakat tamamını değil bazı yerleri kendi ellerimle çıkarıp ekledim Umarım sizi rahatsız etmemiştir. Ben kendim yazsaydım hem kısa olacaktı ve tam anlaşılır olmayacaktı.

Hikaye Puanım: 9/10.

Hikaye: (Alıntı)
Oyun, bir barbar istilasına karşı Roma'nın savunmasına liderlik eden Roma'lı General Marius Titus ile Medias Res'te başlar . Marius, Roma İmparatoru Nero'yu güvenli bir odaya götürür . Nero'nun emriyle Marius, hayat hikayesini imparatora anlatmaya başlar.

Marius hikayesine 2. Lejyon'da görev yapan ve İskenderiye'ye gönderilmeden önce onları ziyaret etmek için Roma'daki Titus ailesinin villasına dönen bir Roma lejyoneri olarak başlar . Ani bir barbar istilası meydana geldiğinde ziyareti yarıda kesilir ve bu, anne babasının ve kız kardeşinin ölümüyle sonuçlanır. Marius'un babasının yanında görev yapan Komutan Vitallion, Marius'a ailesinin ölümü için intikam sözü vererek onu XIV lejyonuna nakleder. Vitallion, XIV Lejyonunu , onları taşıyan filonun zincirleri tarafından neredeyse yok edildiği isyancı Britianna Eyaleti'ne götürür . Marius'un gemisine bir mancınık vurur, ancak hayatta kaldı ve zincirleri tutan kuleleri yok eden ve Roma filosunun yok edilmesini önleyen bir saldırıya liderlik etti; etkilenmiş bir Vittalion onu terfi ettirdi . XIV Lejyonu , yolda Britanyalı isyancılarla çok sayıda savaşa girerek York'a yürür. York'a vardığında Marius, İngiliz kralı Oswald'ı ve kızı Boudica'yı ele geçirerek bir asi ordusuna karşı bir saldırıda XIV Lejyonuna liderlik eder .

XIV Lejyonu, Oswald ve Boudica'yı, Oswald'ı Britanyalıların Basilius'un kardeşi Commodus'u nereye gönderdiğini açıklamaya zorlayan Nero'nun oğlu Basilius'un önüne getirir. Oswald Romalılara Commodus'un Hadrian duvarı'nın ötesindeki sakinlere takas edildiğini bildirdikten sonra Basilius, XIV Lejyonuna kuzeye yürümesini ve Commodus'u geri getirmesini emreder. Oradaki sefer sırasında, Marius ve Vitallion liderliğindeki bir Romalı keşif grubu barbarlar tarafından pusuya düşürülür; Vitallion yakalanırken Marius bir vadiye düşer ama hayatta kalır.G iden Marius, barbar lideri öldürür ve Vitallion ile Commodus'u kurtarır. York'a dönen Marius ve Vitallion bir barış anlaşmasına katılır. Romalılar ve İngilizler arasında. Ancak Commodus, Oswald'ı öldürerek Boudica kaçarken bir isyana yol açar ve Marius, ailesinin ölümüyle sonuçlanan önceki işgale neden olanın aslında İmparator Nero olduğunu anlar. Commodus, XIV Lejyonunu şehri savunmakla görevlendirdikten sonra York'tan kaçar. Marius, son Roma gemilerinin şehirden kaçabilmesi için kendini feda eder. Ancak Marius Roma Tanrıçası Summer tarafından diriltilir ve ailesinin intikamını almaya ve Nero ile oğullarını öldürmeye ant içer.

Roma'ya dönen Marius, Nero ve oğullarıyla doğrudan yüzleşmek için ludi'ye girer.Efsanevi Romalı general Damocles kılığına giren Marius, Basilius için özel bir gladyatör dövüşüne katıldıktan sonra onu öldürür. Sonrasında, Marius'un Damocles tarafından öldürüleceğini, ancak kendisinin de Damocles'i öldüreceğini kehanet eden bir falcıyı serbest bırakır; ayrıca Marius'a Nero'yu öldüremeyeceğini, çünkü İmparator'un ancak kendi kılıcıyla öldürülebileceğini söyler. Kolezyuma'a girerken , bir düelloya girmeden önce bir dizi aşamalı savaşa katılır. Commodus ile. Commodus'un, onu etkisiz hale getirmek için zehirli bir gaz kullanmak da dahil olmak üzere savaşı kendi lehine çevirme girişimlerine rağmen, Marius onu da yener, başını keser ve Nero'ya söz verir: "Sıra sende!" Marius, Kolezyum'dan kaçar ve ona Boudica liderliğindeki işgalci bir barbar ordusunun Commodus'un babasını öldürmesinden intikam almak için Roma'ya yaklaştığını bildiren Vitallion ile buluşur. Ardından gelen savaş sırasında Vitallion, Boudica tarafından öldürülür ve komutayı Marius devralır; onunla teke tek dövüşte yüzleşerek başını keser. Anlatı, Nero ve Marius arasındaki konuşmaya geri döner; Damocles'in Marius olduğunu çoktan anlayan İmparator, sarayın daha da içlerine kaçar. Marius peşine düşerken, kuzey rüzgar tanrısı tarafından geçici olarak engellenir. Roma'nın yok edildiğini görmek istediği için tüm hikaye boyunca Nero ve oğullarına yardım ettiği ortaya çıkan Aquilo. Ancak Summer müdahale ederek Marius'un Nero ile yüzleşmesine ve hem İmparator'u hem de kendisini bir korkuluktan fırlatmasına izin verir. Marius düşerek ölürken Nero, kendisinin devasa bir heykeline ait dev bir kılıca acımasızca saplanır ve böylece hikayenin başlarında Marius'a yapılan iki kehaneti de yerine getirir: Marius ve Damocles birbirlerini öldürmesi ve Nero kendi kılıcının elinde can vermesi.

Hikaye, Summer'dan Marius'un çabaları sayesinde işgalin püskürtüldüğünü ve Roma'nın "bin yıl ayakta kalacağını" ve "insanın son günlerine kadar... dayanacağını" açıklayan bir seslendirmeyle sona erer.