Sanırım ışınlanmayı buldum

ANKARALI NAMIKK dedi:

Merhaba sanırım ışınlanmayı buldum.

Atıyorum Türkiye'den Amerika'ya gidebilmek için sadece 1 saate gidebiliriz yani bu da demek ki kendimizi bir kapsüle koyup beynimizdeki verileri kopyalayıp Amerika'daki kapsüle göndereceğiz Türkiye'de kendimizi yok edebilecek bir akım vereceğiz yani 24milyon mega watt bu bizi anında yok edecek bir seviyede ve Amerika'daki kapsül bizi 3D yazıcıda bir eşya basar gibi basacak ve sonra beyin verileri aktarılacak damralarımız oluşturulacak ve 5 litre kan aktarılacak.

Google da yapay et ürettiklerini gördüm ve aklımda böyle bir konu açıldı.

Bu sadece bir teori.

Genişletmek için tıkla...

ANKARALI NAMIKK dedi:

Merhaba sanırım ışınlanmayı buldum.

Atıyorum Türkiye'den Amerika'ya gidebilmek için sadece 1 saate gidebiliriz yani bu da demek ki kendimizi bir kapsüle koyup beynimizdeki verileri kopyalayıp Amerika'daki kapsüle göndereceğiz Türkiye'de kendimizi yok edebilecek bir akım vereceğiz yani 24milyon mega watt bu bizi anında yok edecek bir seviyede ve Amerika'daki kapsül bizi 3D yazıcıda bir eşya basar gibi basacak ve sonra beyin verileri aktarılacak damralarımız oluşturulacak ve 5 litre kan aktarılacak.

Google da yapay et ürettiklerini gördüm ve aklımda böyle bir konu açıldı.

Bu sadece bir teori.

Genişletmek için tıkla...

Hashtag dedi:

Işınlanmak, en basit anlatımda "bilgiyi partikül seviyesine küçültüp başka bir noktaya transfer ederek yeniden boyutlandırmak" oluyor.
(Bilgi, evrendeki gözle görülen veya görülmeyen her şeydir. Bilgi yalnızca form değiştirir ve asla tam anlamıyla yok olamaz.)

Sizin teorinizde bilgiyi aktarmak değil baştan oluşturmak var. X bilgisayarının içindeki bilgiyi USB'e koyup, X bilgisayarını parçaladıktan sonra X bilgisayarının aynısından alıp/yapıp USB'deki bilgiyi içine aktarmak oluyor bu.

Işınlanmak için bilginin orijinal formu üzerinde değişiklik yapabilmek ve bu değişikliği geri alabilmek gerekir. Yani;
Bir tahta parçasını alıp yaktığınızda kül formunu alır. Siz bu külü yanmadan önceki tahta parçası haline hiçbir moleküler eksiklik olmadan getirebilirseniz, bir nevi ışınlanmayı bulmuş olursunuz. Ama teorinizden epey uzak kalıyor bu.

Genişletmek için tıkla...

MiracleSound dedi:

Hiçbir şeye imkansız dememek lazım zira bilim böyle gelişiyor.

Konu çok fazla bilim dalını içeriyor açıkçası. Biyolojik olarak bakarsak bütün bilgilerin beyinde depolandığı konusu biraz şaibeli. Sinir sistemindeki hücrelerde de depolandığı gibi bir bilgi aklımda kalmış. Diyelim bütün bilgili vücudumuzdan bir şekilde kopyalamayı başardık. Bunu uzak bir bölgeye dijital olarak aktarabiliriz o kolay.

Bence önceki lokasyondaki vücudu yok etmeye gerek yok. Dondurabilmek daha mantıklı olur gibi. Tekrar geri gelmek istediğinde orijinal bedene orada yaşadığın anıları tekrar yükleyerek geri canlanmak daha mantıklı geldi bana.

Bu konu güzel kafa açar şu an çalışıyorum düşündükçe daha çok detay aklıma geliyor.
İşe olan odağı kaybetmeden kaçıyorum. Akşam tekrar yazacağım.

Genişletmek için tıkla...

Hashtag dedi:

Işınlanmak, en basit anlatımda "bilgiyi partikül seviyesine küçültüp başka bir noktaya transfer ederek yeniden boyutlandırmak" oluyor.
(Bilgi, evrendeki gözle görülen veya görülmeyen her şeydir. Bilgi yalnızca form değiştirir ve asla tam anlamıyla yok olamaz.)

Sizin teorinizde bilgiyi aktarmak değil baştan oluşturmak var. X bilgisayarının içindeki bilgiyi USB'e koyup, X bilgisayarını parçaladıktan sonra X bilgisayarının aynısından alıp/yapıp USB'deki bilgiyi içine aktarmak oluyor bu.

Işınlanmak için bilginin orijinal formu üzerinde değişiklik yapabilmek ve bu değişikliği geri alabilmek gerekir. Yani;
Bir tahta parçasını alıp yaktığınızda kül formunu alır. Siz bu külü yanmadan önceki tahta parçası haline hiçbir moleküler eksiklik olmadan getirebilirseniz, bir nevi ışınlanmayı bulmuş olursunuz. Ama teorinizden epey uzak kalıyor

Genişletmek için tıkla...

MiracleSound dedi:

Hiçbir şeye imkansız dememek lazım zira bilim böyle gelişiyor.

Konu çok fazla bilim dalını içeriyor açıkçası. Biyolojik olarak bakarsak bütün bilgilerin beyinde depolandığı konusu biraz şaibeli. Sinir sistemindeki hücrelerde de depolandığı gibi bir bilgi aklımda kalmış. Diyelim bütün bilgili vücudumuzdan bir şekilde kopyalamayı başardık. Bunu uzak bir bölgeye dijital olarak aktarabiliriz o kolay.

Bence önceki lokasyondaki vücudu yok etmeye gerek yok. Dondurabilmek daha mantıklı olur gibi. Tekrar geri gelmek istediğinde orijinal bedene orada yaşadığın anıları tekrar yükleyerek geri canlanmak daha mantıklı geldi bana.

Bu konu güzel kafa açar şu an çalışıyorum düşündükçe daha çok detay aklıma geliyor.
İşe olan odağı kaybetmeden kaçıyorum. Akşam tekrar yazacağım.

Genişletmek için tıkla...

II.Wilhelm dedi:

Beyin sadece hafızadan ve bilgiden ibaret değil. Beyin bir bütündür, tamamını kopyalaman gerekir.

Genişletmek için tıkla...