Seyit Onbaşı Neden Topu Tek Başına Kaldırdı?

Anlatılan bazı olaylara göre Seyit Onbaşı’nın mevzisi yoğun top atışına tutulmuştur ve o mevzide bir tek Seyit ve bir arkadaşı sağ kalmıştır. Arkadaşı ise yaralıdır.
 
Hocam şurada doyurucu blgi var sanırım:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.


02.40 itibaren Seyit on başım.
 
Şuan Atatürk, Cumhuriyeti ilan ettiyse, bil ki o adam o topu kaldırdığı için etti. Eğer İngilizler, boğazdan geçseydi. Zaten boğazdan geçmesinin amacını lisede öğretmişlerdir.

Savaş alanında, amacı para değil, Osmanlı'yı korumak, dinine, şerefine, namusuna, toprağına elin "Gavurunun" girmesini istemeyen savaşçı, neden kaldırmasın? Sahi, sen söyle. Neden kaldırmasın?


ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE

"
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.


Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlahi o metin istihkâm.

Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedi serhaddi;
'O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme' dedi.
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Ebr-i nîsânı açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.


MEHMET AKİF ERSOY

"
 
Şuan Atatürk, Cumhuriyeti ilan ettiyse, bil ki o adam o topu kaldırdığı için etti. Eğer İngilizler, boğazdan geçseydi. Zaten boğazdan geçmesinin amacını lisede öğretmişlerdir.

Savaş alanında, amacı para değil, Osmanlı'yı korumak, dinine, şerefine, namusuna, toprağına elin "Gavurunun" girmesini istemeyen savaşçı, neden kaldırmasın? Sahi, sen söyle. Neden kaldırmasın?


ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE



"
Hocam biz Türk Milleti'nin ne güzel tarihi var. Osmanlı'nın son dönemine doğru elimizde hiç toprak kalmamış, sadece anadolu kalmış, ilerde anadolu da işgal edilmiş ama hep bir kurtarıcı, lider, Türk Milleti'ne önderlik yapan biri çıkmış. Buna da şükür, hiç değilse biz tarih boyunca diğer milletlerden farklı olarak kimseyi sömürmemişiz, onlara hep hizmet etmişiz, onlar bizi satmak ile utansın. Türk Milleti gibi temiz bir millet yok bence. Allah'Tan başka kimseye kullak etmemişiz, kimse bizi sömürmemiş, bizde kimseyi sömürmemişiz.
 
İzlanda Seferi varken Osmanlı Devleti sömürmedi demek açıkçası saçma olur lakin yaşanan bir tek olay Osmanlı Devleti'nin sömürgeci bir devlet olduğunu göstermez. Sömürgecilik konusuna gelirsek tarihte sömürge faaliyetlerinde bulunmamamız ileride de sömürge faaliyetlerinde bulunmayacağımızın anlamına gelmez. Türkler her zaman yayılımcı olmuştur ve bunu her zaman devam ettirmelidir. Umarım bir gün Türkiye emperyalist düşünceye sımsıkı sarılır ve hiç bırakmaz.
 
Hocam şurada doyurucu blgi var sanırım:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

02.40 itibaren Seyit on başım.

Övdüğü padişahın babasına, amcasına, dedesine Allah rahmet eylesin. Bir sor bakayım hocana, donanmayı da ondan mı çürütmüş?
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Yeni konular

Geri
Yukarı