İkisi arasından benim tercihim Sons of the Forest olurdu. Neden mi? Verdiğimiz parayı çok daha iyi değerlendirmek isteriz, normal olarak. Her ne kadar çok pahalı olmasalar da, yine de bir oyuna bile yüzlerce, hatta bazen binlerce lira vermek biraz üzüyor gerçekten. Yapacak bir şey yok. Haliyle verdiğimiz paranın hakkını da fazlasıyla almak istiyoruz ki en doğal hakkımız, Sons of the Forest'in bu konuda daha iyi olacağını düşünüyorum. Tabii ki bu demek değil ki Days Gone kötü bir oyun. Aksine, gayet de güzel bir oyun ancak hikayeli bir oyun ve bir defa bitirmenizin ardından muhtemelen tekrar yüzüne bakmayacağınız bir oyun. Sons of the Forest'in de bir hikayesi var elbette ancak sizi açık dünyasına bırakıveriyor birden, haliyle yapabileceğiniz şeylerin sınırı, tamamiyle sizsiniz. The Forest'in üzerine konulmuş onlarca, tonlarca mekanik ile birlikte keyifli olduğunu açıkça söyleyebilirim. Kendi evimizi, herhangi bir şablon olmadan direkt olarak, özgürce yapabilmek... İşte aradığımız şey diyoruz resmen. Bu şekilde öğrendiğinizde çok ilgi çekici gelmemiş olabilir ancak emni olun, oyun içerisinde bunları yapabilmek size hatrısayılır derecede özgürlük sağlıyor. Tüm bunların yanı sıra, dilerseniz tek başınıza, dilerseniz de arkadaşlarınızla birlikte oynayabilirsiniz. Tekrar oynanılabilirliği fazlasıyla yüksek. Saymayı unuttuğum veya saymadığım nice şey olabilir. Paranızın hakkını Sons of the Forest ile çok daha rahat alıyor olacaksınız. Benim önerim Sons of the Forest'in yanında kalmak.