Bir konuda bu sözüme böyle bir eleştiri geldi. Hadi o zaman biraz ülkedeki, en azından İstanbul'daki taksilerden konuşalım. Örnekler üzerinden gideceğim.
Daha 2 gün önce, İstanbul'da şiddetli dolu beklentisi yüzünden ve çalıştığım yerin otoparkı kapalı olmadığı için arabamı garaja bıraktım. Her neyse o gün de gece vardiyasında (00.00-08.00) çalışıyordum. Sabah 08.30 gibi işten çıktım. Metroyla, aktarmayla falan uğraşmayıp direkt taksiyle eve gideyim dedim. Atatürk Havalimanı'nda çalışıyorum bu arada. Hiç abartmadan önümden tam olarak 15 tane boş taksi geçti, çevirdim biri bile durmadı
Neden? Çünkü ileride dolandırılacak bir sürü turist topluluğu olduğu için. Artık adamlar o kadar profesyonelleşmiş ki 30 metre öteden turistleri tanıyabiliyorlar. En sonunda taksiyi falan boş verip aktarmalı bir şekilde toplu taşımayla evime gittim. Gideceğim mesafede öyle yakın bir yer değil ki durmadı diyeceğim. (Bakırköy --> Beşiktaş) Ki yakın olsa bile böyle bir şeye hakkı yok.
Geçenlerde de kız arkadaşım kısa bir mesafe için (5 KM) bir taksi çevirmiş. Binmeden önce gideceği yeri söylemiş, taksici kısa mesafe diye götürmüyorum demiş. Yasal olarak 2.5 KM idi sanırım kısa mesafe. Bunun üstüne tutarın daha üstünde bir miktar vereceğini söylemesine rağmen taksici götürmeyi reddetmiş
Gel de sinirlenme.
Günümüzdekiler o Akasya Durağı filmindeki taksicilerden oluşmuyor. Şu kafaları bırakın yani artık. Savunulacak hiçbir yanları yokken bunları savunanları anlayamıyorum. Şimdi biri çıkıp ''emekçiler de'' var diyecek. Mesela yukarıdaki arkadaş da işini düzgün yapan taksicilere değinmiş. Eminim ki öyle insanlar vardır, bana ve çevreme hiçbir zaman denk gelmese de ben yine de öyle insanların olduğuna inanıyorum.
Böyle insanların da ekmek tekmeleri UBER yüzünden kapanmaz merak etme. Bu hayatta işini düzgün yaptıktan sonra aç kalmazsın. Adam parayla götürecek, baksana kapısına gelen ekmeği eliyle itiyor. İhtiyaçları yok gibi gözüküyor
Biraz gergin yazmış olabilirim, kusuruma bakmayın. Böyle konularda sakin olamıyorum.