Hangi teknoloji devi mesela?
Özellikle Avrupa'daki VTOL, eVTOL ve otonom İHA'lar üzerine çalışan şirketler, Türkiye'den özellikle son 6 - 7 aydır sağlam eleman alımları yapıyorlar. TUSAŞ'ta 12 - 13 sene çalışıp Lilium'a geçen tanıdıklarım var. Bunun yanında yeni mzeun olup, yüksek lisans vasıtasıyla da bu şirketlere, projelere geçen bir çok tanıdığım var. Bu tablo ülkemiz adına çok acı olsa da, kalifiye eleman yetiştiremediğimiz de doğru değil. Tabii bu şekilde yurt dışına gidenlerin başarılarındaki üniversite payı nedir, bunu tartışabiliriz.
İnsanlar o seviyeye kendilerini geliştirerek geliyor. O noktada artık akademik yeterlilikten çok pratik ve proje bazlı yeterlilik öne çıkıyor. Benim gördüğüm, eVTOL alanında Avrupa'da üniversitelerin özellikle Y.L. ve doktora programlarının, aynı alanda çalışan şirketlerle yakın ilişkiler içinde olduğu. Başka alanlarda çalışanların da benzer yorumlarda bulunacağına eminim ama.
Bunun yanında ya üniversitedeyken bir yerlere yavaştan girmek gerekiyor. Ya da yukarda TUSAŞ örneğinde verdiğim gibi sağlam bir yerde hatrı sayılır bir süre çalıştıktan sonra şirketlerin odağına giriyorsun.
Ülkemizde de artık şirketler, gelecekteki çalışanlarını üniversite 4. hatta 3. sınıftan alıp yetiştiriyor. Bu özellikle son 1 2 senedir savunma sanayinde oturmuş, yazılı olmayan bir kural. Buradan önce de yazılım sektöründe böyle olmuştu.
Yapabileceğin en faydalı ilk yatırım Türkiye'deki kaliteli üniversitelerden birini kazanmak. Sonrasında da düşündüğün alanda kendini kademe kademe eğitmek. Bir noktaya geldikten sonra şirketlere o alanda staj ve part time başvuruları yaparak artık sektöre de adım atmaya başlarsın. Zaten staj demek bir bakıma işi yerinde öğrenmek demek olduğundan, kaliteli bir yerde yapacağın staj sana oldukça büyük katkıda bulunur. Kimse mezun olur olmaz tak diye bir yerlere girmiyor. Kademe kademe ve sabrederek ilerlemek en sağlıklısı.
Bunun yanında X bir şirkette çalışmak var, çalışmak var. Sadece ismi için bir şirkette çalışmak istersen de başarıya ulaşamazsın.