Yeni başlayanlar için Souls oyunu önerisi

Erdal Bakkal

Kilopat
Katılım
28 Temmuz 2018
Mesajlar
953
Çözümler
5
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Her yerde önerildiğinden dolayı Elden Ring oynamak istiyordum, fakat souls oyunu deniyor ve hiç souls oyunu oynamadığım için de denemekten kaçındım.
Şimdi ise denemek istiyorum ama öncesinde daha kolay ve basit souls oyunu oynamanın daha mantıklı olacağını düşündüm.
O yüzden de bu konuyu açtım.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Her yerde önerildiğinden dolayı Elden Ring oynamak istiyordum, fakat souls oyunu deniyor ve hiç souls oyunu oynamadığım için de denemekten kaçındım.
Şimdi ise denemek istiyorum ama öncesinde daha kolay ve basit souls oyunu oynamanın daha mantıklı olacağını düşündüm.
O yüzden de bu konuyu açtım.

Hocam ilk önce söylemem gerekir ki hiçbir Souls oyunu basit değildir ve bana göre Sekiro hariç Dark Souls oyunları ve Elden Ring arasında bazı farklar dışında çok büyük farklar yoktur. Ama en uygunu başlamak için Dark Souls 3 olabilir. Hem grafik konusunda hâlâ oynanabilir durumdadır hem de Elden Ring gibi açık dünyası olmadığından dolayı kaybolacak olsanız bile devasa bir yerin içinde kaybolmuş olmazsınız. Sekiro ise tamamen farklı bir dünya zaten. Oynama sırası ise Dark Souls 3, Sekiro, Elden Ring olabilir.
 
Hocam ilk önce söylemem gerekir ki hiçbir Souls oyunu basit değildir ve bana göre Sekiro hariç Dark Souls oyunları ve Elden Ring arasında bazı farklar dışında çok büyük farklar yoktur. Ama en uygunu başlamak için Dark Souls 3 olabilir. Hem grafik konusunda hâlâ oynanabilir durumdadır hem de Elden Ring gibi açık dünyası olmadığından dolayı kaybolacak olsanız bile devasa bir yerin içinde kaybolmuş olmazsınız. Sekiro ise tamamen farklı bir dünya zaten. Oynama sırası ise Dark Souls 3, Sekiro, Elden Ring olabilir.
Hocam, oyunun başında öğrenmem gereken 850 tane eşya ve mekanik olmadığı ve core gameplay anlaşılır oldukça bana göre basit.
Bu arada, direkt her hangi bir dark souls oyunundan başlamak da bana yine korkunç geliyor.
Çünkü bu oyunları her zaman, karakterin aşırı yavaş yürümek dışı bir şey yapamadığı, tek yediği ve ölünce oyunun başına attığı yapımlar olarak gördüm dışarıdan.
O yüzden boşuna alıp indirmek istemiyorum.
 
Hocam, oyunun başında öğrenmem gereken 850 tane eşya ve mekanik olmadığı ve Core gameplay anlaşılır oldukça bana göre basit.
Bu arada, direkt herhangi bir Dark Souls oyunundan başlamak da bana yine korkunç geliyor.
Çünkü bu oyunları her zaman, karakterin aşırı yavaş yürümek dışı bir şey yapamadığı, tek yediği ve ölünce oyunun başına attığı yapımlar olarak gördüm dışarıdan.
O yüzden boşuna alıp indirmek istemiyorum.

E o zaman almayın hocam. Zaten karakterin yavaş olması hoşunuza gitmiyorsa hiç girişmeyin Soulslara. Sizin için en mantıklısı odur.
 
Hocam, oyunun başında öğrenmem gereken 850 tane eşya ve mekanik olmadığı ve core gameplay anlaşılır oldukça bana göre basit.
Bu arada, direkt her hangi bir dark souls oyunundan başlamak da bana yine korkunç geliyor.
Çünkü bu oyunları her zaman, karakterin aşırı yavaş yürümek dışı bir şey yapamadığı, tek yediği ve ölünce oyunun başına attığı yapımlar olarak gördüm dışarıdan.
O yüzden boşuna alıp indirmek istemiyorum.
Hocam merhabalar. Bundan bir sene önce Dark Souls 3'e bir hevesle başladım. Ancak 2 gün sonra "Dar Souls 3'te Tokatlaniyorum" diye konu açtım. Sonrasında da oyunu sildim. Ama combatındaki serbestlik çok hoşuma gitmişti ve bir daha başlamak için sebepler arıyordum. Tam 1 sene sonra (Üniversite sınavından ötürü oyun oynamadığım 1 senenin sonunda) oyuna tekrar döndüm. Tekrar tokatlandım ama bu sefer karşıma Enis Kirazoğlu'nun videoları çıktı. O da benim gibi ilk zamanlar Souls oyunlarına alışmayıp bırakmış bir oyuncuydu. Ama sonrasında oyunda direkt dümdüz Boss'ları kesmekten ziyade kendini geliştirmeye odaklandığında çok daha kolay olduğunu farkettiği için Souls oyunlarına geri dönüyordu. Bende aynı taktiği uyguladım ve şu an 16. Saatimdeyim ve aşırı zevk alıyorum. Hiçbir rehber videosu izlemedim, her şeyi kendim keşfediyorum. Oyun'un açık dünyalarının birbirine bir şekilde bağlı olması ve her geri döndüğümde bambaşka bir gizli patika bulup oradaki farklı bir olayı keşfetmek aşırı zevkli geliyor. Kesinlikle oynaması gereken bir oyun.
 
Hocam merhabalar. Bundan bir sene önce Dark Souls 3'e bir hevesle başladım. Ancak 2 gün sonra "Dar Souls 3'te Tokatlaniyorum" diye konu açtım. Sonrasında da oyunu sildim. Ama combatındaki serbestlik çok hoşuma gitmişti ve bir daha başlamak için sebepler arıyordum. Tam 1 sene sonra (Üniversite sınavından ötürü oyun oynamadığım 1 senenin sonunda) oyuna tekrar döndüm. Tekrar tokatlandım ama bu sefer karşıma Enis Kirazoğlu'nun videoları çıktı. O da benim gibi ilk zamanlar Souls oyunlarına alışmayıp bırakmış bir oyuncuydu. Ama sonrasında oyunda direkt dümdüz Boss'ları kesmekten ziyade kendini geliştirmeye odaklandığında çok daha kolay olduğunu farkettiği için Souls oyunlarına geri dönüyordu. Bende aynı taktiği uyguladım ve şu an 16. Saatimdeyim ve aşırı zevk alıyorum. Hiçbir rehber videosu izlemedim, her şeyi kendim keşfediyorum. Oyun'un açık dünyalarının birbirine bir şekilde bağlı olması ve her geri döndüğümde bambaşka bir gizli patika bulup oradaki farklı bir olayı keşfetmek aşırı zevkli geliyor. Kesinlikle oynaması gereken bir oyun.
Souls oyunlarındaki kısayollar öyledir:D Bir kapı açıyorsun öyle bir yere bağlanıyor ki şaşırıp kalırsın yani.
 
Souls oyunlarındaki kısayollar öyledir:D Bir kapı açıyorsun öyle bir yere bağlanıyor ki şaşırıp kalırsın yani.
Yani bunu gerçekten yaşamadan anlayamıyormuș insan. Bu oyuna başlamadan önce Ubisoft'un Ac serisindeki oyunlarını sürekli oynadığım için oradaki gibi "şuraya git, bunu kes, sonra şu itemi al" tarzı bir şeyler bekliyordum. Oyuna bir başladım, ne elimden tutan var ne de başka bir şey.
Oyunun ilerisinde kendini klonlayıp 2-3 tane yapan bir Boss vardı. Onu bir türlü yenemeyince "Biraz eski yerlerde takılayımda ruh toplayıp gelişirim."
Sonrasinda 3 haritadaki kalede küçücük bir aralık buldum ve girdiğimde 3-5 iskelet vardı. Onları kesip ilerleyince karşıma bambaşka bir Boss çıktı. Onu tek seferde kestikten sonra da bambaşka bir harita açıldı ve 3-4 saatimide orada harcadım. Çok inanılmaz bir oyun.
 
Yani bunu gerçekten yaşamadan anlayamıyormuș insan. Bu oyuna başlamadan önce Ubisoft'un Ac serisindeki oyunlarını sürekli oynadığım için oradaki gibi "şuraya git, bunu kes, sonra şu itemi al" tarzı bir şeyler bekliyordum. Oyuna bir başladım, ne elimden tutan var ne de başka bir şey.
Oyunun ilerisinde kendini klonlayıp 2-3 tane yapan bir Boss vardı. Onu bir türlü yenemeyince "Biraz eski yerlerde takılayımda ruh toplayıp gelişirim."
Sonrasinda 3 haritadaki kalede küçücük bir aralık buldum ve girdiğimde 3-5 iskelet vardı. Onları kesip ilerleyince karşıma bambaşka bir Boss çıktı. Onu tek seferde kestikten sonra da bambaşka bir harita açıldı ve 3-4 saatimide orada harcadım. Çok inanılmaz bir oyun.
Hocam son bir şey sormak istiyorum denemeden önce.
Nasıl anlatacağımı bilmiyorum ama oyun oynarken çok kolay sinir krizi geçirebilen birisiyim. Oyunu araştırırken de bir çok insanın da sinir krizi geçirdiğini gördüm.
Yine de benim gibi bir insan için denenmeli mi?
 
Hocam son bir şey sormak istiyorum denemeden önce.
Nasıl anlatacağımı bilmiyorum ama oyun oynarken çok kolay sinir krizi geçirebilen birisiyim. Oyunu araştırırken de bir çok insanın da sinir krizi geçirdiğini gördüm.
Yine de benim gibi bir insan için denenmeli mi?
Hocam bu dediğiniz sinir krizi eşiği kişisel bir şey olduğu için tam olarak yorum yapamam. Ama şunları söyleyebilirim:
Oyunda zorlandığınızı düşündüğünüz yerler olacak. Hemen aklınıza diğer bölgeleri keşfetmek gelsin. Bu sayede hem atmosfer değiştiği için hemde farklı düşmanlarla kapışıp geliştiğiniz için kendinizi daha rahat hissedeceksiniz. Oyunda amacınız speedrun yapar gibi ilk seferde boss'u kesmek olmasın yeterki.
Şu an 18. Saatimdeyim ve hala beni şaşırtan "aaaa bu da mı varmış" dedirten kısımları oluyor, kesinlikle oynamadan geçilmemesi gereken bir oyun.
 

Geri
Yukarı