YKS Sınavı Hakkında Tavsiyeler

delvarto dedi:

Ben 12. sınıfım. Öncelikle 2 sene önce başlamalısın vs. diyenlere bakma derim. Elbette ne kadar erken başlarsan ders açısından o kadar iyi ama bu kişiden kişiye ciddi oranda değişiyor. Fen Lisesi'nde okuyorum haliyle sayısaldan gireceğim 6 ay öne başlayıp çok ciddi noktalara gelen tanıdıklarım var. Ben de çok erken başlamış sayılmam. Yani geç mi kaldım acaba gibi soruları kafandan çıkart.

Bence eşit ağırlıktan gir. Çünkü hem zaman açısından hem de üni. bölüm tercihi açısından çok daha karlı olursun.

Şu andan itibaren, senin yerinde olsam, 1 Temmuz'a kadar ders çalışmazdım. Eğlendiğim şeylerle vakit geçirirdim. Çünkü bir raddeden sonra insan gerçekten bıkıyor. Hem emeklerimin karşılığını alabileceğim mi soruları hem pandemi döneminde yaşanan sosyal kriz... Her şey üst üste geliyor. Her şeyin üst üste gelme dönemi genelde Mayıs ayında olur, en çok pes edenler o dönemde olur. Bunları kendim için söylemiyorum çoğu sene öğrencilerde böyle olur genelde. Kısacası önümüzdeki birkaç haftayı eğlenerek geçir.

Gelelim ders çalışma konusuna... Varsayalım ki 1 Temmuz'da derslere başladın, TYT konularını en geç Ağustos'un sonunda bitir. Genelde en çok yapılan hata TYT'ye fazla çalışmak oluyor. TYT, fazla konu çalışılmasını istemez; bol bol deneme ister, ama bol bol...

TYT bittikten sonra her hafta en az 1 tane TYT denemesi çözmeye başla; genelde başlarda netler 40-50 olur, ortalama bir sayı bu daha yüksek de olabilir düşük de, netler ise zamanla artar elbette. Mesela; Kasım'da 50-60 yaparsın, Aralık'ta 60-70. 70 net genelde bir baraj olur. Üstüne çıkmak diğer aralıklara göre daha fazla zaman alır. Fakat Ocak ayında 70-80 yapabilirsen senin için çok çok iyi olur. Bu aralarda da elbette düzenli paragraf-problem-geometri çözmeyi aksatma.

AYT'ye Eylül içinde mutlaka başla. Dershaneye gitmeni tavsiye etmem çünkü çevremden de duyduğum kadarıyla TEK faydası toplu denemeler olduğunu söylerler. Onun dışında zaman kaybı derler. Elbette bu bir genelleme farklı olanlar da vardır.

AYT netleri ise TYT'ye göre daha hızlı ilerler keza TYT'de zamanı kullanmayı öğrendiğimiz için yavaş artar ama AYT tamamen bilgiye dayalıdır, bilen yapar.

Başarılar dilerim.

Genişletmek için tıkla...

Stokeley dedi:

Hocam selamlar ben de 11. sınıfım, normalde planlamalarıma göre bu yaz TYT bitirmek, 12. sınıfın başlamasıyla da AYT'ye başlamak vardı. Ama hiç ders çalışasım yok, oyun oynuyorum havalar sıcak, arkadaşlarla güzel vakitler geçiriyoruz. Büyük ihtimal çalışmaya başlasam bunalacağım.

9 ve 10. sınıf konuları benim için kolaydı ama hepsini unuttum, bir de virüs 10. sınıfın yarısında çıktığı için 10'un sonları biraz eksik olması lazım.

TYT açısından tarih, edebiyat, matematik gibi derslerde sorun yaşayacağımı sanmıyorum çalışma konusunda, coğrafya anlamıyorum sadece. AYT açısında da bildiğiniz üzere uzun zamandır uzaktan eğitim alıyoruz, verimsiz bir eğitimdi. 11'i tekrardan okumayı yeğlerdim.

Öyle bir konumdayım ki psikolojik olarak 1 sene eğlenip yiyip içip 12'yi de aradan çıkarıp mezuna mı kalsam fikri de var kafamda. 2022 YKS'ye yarım yamalak çalışmak yerine...

Sizden bir akıl almak isterim.

Düzenleme: Sayısal okuyorum.

Genişletmek için tıkla...

delvarto dedi:

Mezuna kalmanı kesinlikle önermem. Şu an psikolojik olarak iyi değilsen bile çalışman gerekiyor, ne yazık ki çoğu öğrenci iyi değil. Bizler de pandemiden dolayı birkaç deneme yapabildik topluca bunun zararını fazlasıyla yaşadık, yaşıyoruz. Ayrıca mezuna kaldıktan sonraki psikoloji de hiç kolay olmuyor. Mezun senende bir ara veriyim, filmi izleyim vb. dersen hem ailesel hem çevresel hem de vicdani olarak ciddi baskılar hissediyorsun.

Sen yine de AYT'ye diğer arkadaşa da dediğim gibi Eylül aylarında bi' başla, baktın olmuyor illa ki mezuna kalacaksın, dünyanın sonu bir durum değil. Mezuna kalanların neredeyse tamamı istediğin yere gider genelde. Eğer mezuna kalacaksan en büyük tavsiyem TYT'ye iyi asıl demek olur. Çünkü TYT'deki netini bir sonraki sene de kullanabilirsin böylece mezun senende sadece AYT çalışırsın, rahat edersin. Ama dediğim gibi mezuna kalmak son çare olmalı, çünkü mezuna kaldığında o sene daha da zor olabilir ya da birtakım işlerin yolunda gitmeyebilir. Tekrar 2. kez Üni.ye yerleşememek de birey açısından çok zor olur. Ayrıca ben AYT'yi de bu sene halledebileceğini düşünüyorum. Matematiği yaparsın, genelde zorlayan Fizik ve Kimya olur. Onlar da hallolmayacak değil. Sana da başarılar dilerim.

Genişletmek için tıkla...

Warrior123 dedi:

Çok teşekkür ederim, ihtiyaç duyduğum bir yanıttı. Fakat şeyi de merak ediyorum. Yani dediğim gibi Eşit Ağırlık alanından akademisyen olabilir miyim? Yani Tarih, Coğrafya gibi alanlar konusunda. Yoksa Sözel alan mı gerekiyor? Çünkü birçok kişi Eşit Ağırlık alanından da akademisyen/profesör vb. olabileceğimi belirtiyorlar. Ama Tarih ve Coğrafya bölümlerine bakınca da Sözel alanına giriyorlar, en azından öğretmenliği öyle biliyorum. Acaba hangi alanın, hangi bölümünden bu hedefime ulaşıp ve de kariyer yapabilirim. Aşama aşama mevki atlamak gibi yani.

Genişletmek için tıkla...

Stokeley dedi:

Teşekkürler hocam, okul sınavlarımda her daim başarılı oldum, dönem ortalamalarım 85-90 aralığındaydı, takdir belgesinden şaşmadım. Ama çalışma şeklim hep son 2 hafta oluyordu, dersi derste anlıyordum. Bu sene içindeyse konuları genelde YouTube üzerinden izledim. Kendimi yenileyebilecek bir enerjiye ihtiyacım var bu çizelgeyi düzene oturtmak için. Ayrıca kitap öneriniz varsa alabilirim

Genişletmek için tıkla...

delvarto dedi:

Herhangi bir bölümü bitirdikten sonra, yüksek lisans ve doktora eğitimi alarak akademisyen olabilirsin. Halk içinde üniversitede kalmak da deniyor buna aslında. Bu da dediğim gibi herhangi bir alan üzerine olabilir. İstersen TR Edebiyatı, Tarih, Antropoloji vb. birçok bölüm var yapabileceğin. Daha iyi anlaman adına Tarih üzerinden örnek vereyim:
Tarih bölümü yerleştirmeleri sözel sıralama üzerinden yapılıyor. Bir önceki yorumumda eşit ağırlıktan girsen de sözel sıralaman olabileceğini anlatmıştım. Sınava girdin diyelim ve sözel sıralamanın 20000 olduğunu gördün, bu sıralamayla tahminen Hacettepe Tarih Bölümü'ne yerleşebilirsin. Burada 4 senelik örgün eğitim aldıktan sonra - diğerlerine nazaran yüksek bir not ortalamasıyla mezun olman gerekiyor- ALES sınavına girip başarılı olman gerekiyor. Ayrıca mülakata da gireceksin. Buradan sonra yüksek lisans yapmış olacaksın ve ardından doktora başvurusu ve eğitimleri... Fakat istediğin gibi akademisyen olmak için sürekli öğrenci hayatı yaşayacaksın ve Doktor ünvanını alman yaklaşık 32 yaşlarını bulacak. (En olumlu ihtimallerle)
Umarım yanlış bilgi vermemişimdir, verdiysem affola...

Umarım işler istediğin gibi ilerler.

Kitap önerisi derken, soru bankası vs. mi; yoksa roman, hikaye gibi mi?

Genişletmek için tıkla...

delvarto dedi:

Herhangi bir bölümü bitirdikten sonra, yüksek lisans ve doktora eğitimi alarak akademisyen olabilirsin. Halk içinde üniversitede kalmak da deniyor buna aslında. Bu da dediğim gibi herhangi bir alan üzerine olabilir. İstersen TR Edebiyatı, Tarih, Antropoloji vb. birçok bölüm var yapabileceğin. Daha iyi anlaman adına Tarih üzerinden örnek vereyim:
Tarih bölümü yerleştirmeleri sözel sıralama üzerinden yapılıyor. Bir önceki yorumumda eşit ağırlıktan girsen de sözel sıralaman olabileceğini anlatmıştım. Sınava girdin diyelim ve sözel sıralamanın 20000 olduğunu gördün, bu sıralamayla tahminen Hacettepe Tarih Bölümü'ne yerleşebilirsin. Burada 4 senelik örgün eğitim aldıktan sonra - diğerlerine nazaran yüksek bir not ortalamasıyla mezun olman gerekiyor- ALES sınavına girip başarılı olman gerekiyor. Ayrıca mülakata da gireceksin. Buradan sonra yüksek lisans yapmış olacaksın ve ardından doktora başvurusu ve eğitimleri... Fakat istediğin gibi akademisyen olmak için sürekli öğrenci hayatı yaşayacaksın ve Doktor ünvanını alman yaklaşık 32 yaşlarını bulacak. (En olumlu ihtimallerle)
Umarım yanlış bilgi vermemişimdir, verdiysem affola...

Umarım işler istediğin gibi ilerler.

Kitap önerisi derken, soru bankası vs. mi; yoksa roman, hikaye gibi mi?

Genişletmek için tıkla...

Stokeley dedi:

Soru bankası, test kitapları, deneme kitapları konu anlatımı herhangi bir tavsiyeniz varsa.

Genişletmek için tıkla...

Warrior123 dedi:

Anladım. Ya kusura bakmayın lütfen, bu konu hakkında pek bilgim yok. Ama şunu da son olarak eklemek istiyorum. (Belki anlatmış da olabilirsiniz ama dediğim gibi konulara pek hâkim değilim.) Acaba ben atıyorum Eşit Ağırlık'tan Uluslararası İlişkiler (bu hiç fark etmez, hangisi olursa) okudum, peki Yüksek Lisans'ı akademisyenlik üzerin (Tarih, Coğrafya) gibi yapabilir miyim, veya yapabilsem bile o alanda da meslek sahibi olabilir miyim? Kısaca bunu da yanıtlarsanız çok müteşekkir olurum.

Genişletmek için tıkla...

delvarto dedi:

Yayınevleri her sene farklı işler yapıyor ve de beğenilenler kişiden kişiye değişiyor ama genel olarak tavsiye vermem gerekirse; Limit, Hız ve Renk, ÜçDörtBeş derim. Çap ve Karekök de dahil edilebilir bunların arasına ama soru bankası seçerken ilk dediklerim gayet başarılıdır bence. Palme de beğeniliyor ama ben pek sevmiyorum. Denemede de yine Hız ve Renk, Bilgi Sarmalı gibi yayınevlerini tercih edebilirsiniz. Yine de çoğu yayınevinin denemesinin çözülmesi gerekir soru tanımak açısından.

Genel olarak ders çalışma konusunda da ben, PDİF adı altında konu kitapları ve özel anlatım videoları olan kitapları tercih ettim bu sene. Gayet de sevdim. Önce konunun anlatımına bu tarz bi' kitapla hem dinleyerek hem çözerek (kolay sorular oluyor) giriş yapıyordum sonra da soru bankalarına geçiyordum. Siz de deneyebilirsiniz.

Yüksek lisans yapabilmek için önce lisans eğitimi almak gerekiyor. Yani Uluslararası İlişkiler okuduktan sonra Tarih üzerine yüksek lisans yapabilmek için tekrar bir üniversiteye yerleşip Tarih Bölümü'nü bitirmeniz gerekiyor. Kısacası bir alanda yüksek lisans yapabilmek için önce lisans eğitimi almak gerekiyor.

Meslek sahibi olabilmek konusunda ise pek olumlu bir yanıt veremeyeceğim çünkü şu an Türkiye'de tek güvencesi olan meslek Tıp üzerine oluyor. Onun da fişini birkaç seneye çekerler zannımca, zira Diş Hekimliği mezunu bile birçok işsiz var.

Genişletmek için tıkla...