Hayır, düşüncenin temellendirilmesinde dayanılan sistemler sebepli fikirlerin "yanlış". 1995 yılında 50 Pound bir kutulu oyuna para verdiğimde, oyunun grafik tasarımı güzelce yapılmış kutusu, içinden sticker'ları, bir iki poster, güzeller güzeli hikayesi ve/veya kılavuzu... gibi şeyler çıkıyordu.
50 Pound 1995'te ortalama 70.000.000TL'den hesaplarsak, 350.000.000 TL. Okuyamayanlar için üçyüzelli"milyon" Türk Lirası demek o. Şimdi 50 pound, eski paraya göre, 2.745.000.000 TL yani neredeyse 3 milyar, çok yuvarlak bir hesap yapsak 9-10 katı.
Oyunların sahipliği meselesi konusu problemli, o çözülmeli. Bir sabah kalktın ve Steam, Epic, Psn'de oyunun veya servis yok - o zaman ne olacak? Verdiğin paranın bir anlamı yok.
1980 Pacman, 1984 Tetris'in o günden günümüze patentli hallerinin oynanabilirliğini ve harcadığın süreyi düşün - oynarken para kazandırmıyorsun, ateri salonu mantığı olmaz.
Donanım/Hardware kısıtlamaları sebepli optimizasyona ağırlık verip, oyunun oynanışını görüntü ve kalitesiyle özdeşleştirebiliyordu ekipler, şimdi "en gerçekçi" en iyi skin'li şeyler arasında "ne menem skin'miş senin ki" diye bomboş mikro ekonomiler yaratmaya çalışıyorlar, skin sever bir grubun kendine 25+ yaşlarında çeki düzen vereceğini tahmin ediyorum, zenginleri belki hiç vermez.
Daha günümüzden düşünelim, Cs çok oyunculu ve bitmiyor, God of War arkadaşlarınla oturup sohbet ederken oynuyorsun - kaç kere bitirdiğinin önemi yok. 21 yıldır World of Warcraft oynuyor insanlar, ancal Never Winter Nights o hissi yakalayamadı, lakin Ultima Online zaman zaman canlanıyor.
Hikayesi ve ruhu olan veya farklılık sağlayan oyunlar (nostalji faktörü); Lucas Arts'ın Monkey Island, Larry Leisure suit, Fallout, Grim Fandango, Sid Meier's Civilization serileri, Blizzard'ın X-craft evrenleri ve Diablo 1-2'si, Westwood'un Command and Conquer serisi.... tekrar terkar oynanan oyunların ödemesi problem oluyor.
2019 insan numaralama etkinliğinden dolayı gereksiz şişen yazılım sektöründe, özellikle cep telefonlarında hyper-casual dopamin macerasının sonucu olarak para toplandı, seçilen CEO'larla oyun şirketlerinin içi de boşaltıldı. Woke ve DEI kimyasal problemlerinin örnekleri de cabası, Sony'nin kulağına milyon dolar kaçtıktan sonra gerçekten düşüşe geçti fakat o saçma işler yapan insanlara hala iş verenler var. Teknoloji durumları bu haldeyken son balonu şu an YZ olarak görüyoruz, Nvidia'sından tut Oracle'ına geçen ay kendi aralarında "Yunan adasında otelciye 100€ veren Alman amca..." fıkrasına çevirdiler. Ya da Ouborus'a çevirdiler.
Kısacası oyunların sahipliğinin kesinliği belli olmadıkça, kiralama mantığında ömrün boyunca senden para almak için elinden geleni yapacak bir sistem desteklendiği sürece, o fiyatların anlamlı bir alt yapısı olmayacak. Bu açıdan Indie stüdyolar desteklenebilir.
Ya da... Hiçbir şeye sahip olmayacaksınız ve mutlu olacaksınız. Yersen.