Hayatımda izlediğim en ilginç filmlerden biriydi.
Ben sizin kadar dizi ve filmlere pek vakit ayırmadığımdan ve sektörü de takip etmediğimden bu konuda yorum yapamıyorum. Ama çoğu şey birbirini tekrarlıyor, artık çoğu şey tekdüzelişti ki insanlarda öyle. Farklı insan bulamaz olduk. Hak verebilirim bu konuda.Artık böyle cümleler duymaya başlayınca "başladık yine" diye içimden geçiriyorum. Dizi ve film sektörü yaratıcılık yoksunluğu çekiyor. Hani bu cümleden rahatsız olmama sebebiyet veren şey herhangi bir dine mensup olmam değil bu arada. Ona değineyim. Amerika'nın muhalif ve muhafazakâr kesiminin birbirine gönderme yapmak için sinemayı kullanmasından bıktım.
Bence dizi sadece cinayet, ayin, dedektifçilikten daha fazlası. Bu da beni çekti diyebilirim. Bu diziyi izlerken nihilizmi insanı nasıl süreklediğini az çok bildiğimden karakteri gayet iyi anladığımı düşünüyorum.Nihilist düşünce Rust Cohle üzerinde çok ağır basıyor. Nihilizmi de doğru bulmayıp benimsemediğim için diziyi izlerken soğumama sebep oldu. İkide bir manipüle eder gibi izleyicinin önüne koyuluyor. Mesela "zaman düz bir çemberdir" falan gibi cümleler aşırı kendinden soğutturdu bende. Bu kadar Nietzsche, Cioran gibi felsefecilerin üstünde durmaktan karakterin yapısı, hikayesi dizinin asıl hikayesine mâni oluyor. "Boş ver kaçırılma, cinayet, ayin, suç olaylarını falan en iyisi ana karakterimizin varoluşçu sıkıntılarını anlatalım" demişler herhalde.
Bu sitenin çalışmasını sağlamak için gerekli çerezleri ve deneyiminizi iyileştirmek için isteğe bağlı çerezleri kullanıyoruz.