Mesut Yılmaz, 90'ların karizmatik, tok sesli, yükselen yeni tip siyasetin öncü lideri. Özal'dan sonra öksüz kalan ANAP'ın yeni yüzü.
Ahmet Mesut Yılmaz 6 Kasım 1947 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Aslen Rize/Hemşinli'dir. Ortaöğretimini Avusturya'da yapmıştır. Ardından Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat bölümünden mezun olmuştur. 1991-1999 yılları arasında toplam 2 yıl 3 ay boyunca 3 kez başbakanlık ve çeşitli bakanlıklar yapmıştır. 1991-2002 yılları arasında ise Anavatan Partisi genel başkanlığı görevini üstlenmiştir.
Turgut Özal'ın sağlığında Anavatan Partisi içinde Bedrettin Dalan ile Turgut Özal arasındaki çatlakta Bedrettin Dalan tarafında duran Mesut Yılmaz yine de Turgut Özal'ı karşısına almadı. Özal'ın ölümünün ardından 1991'de Anavatan'ın yeni genel başkanı seçildi.
Artık ideolojiler yoktu. Cepheden siyaset yoktu. Radikal sol gibi radikal sağ da suyunu çekmişti. Solda Ecevit tek liderdi ama sağ kanatta sallantı ve rekabet büyüktü. Bir yanda Süleyman Demirel bir yanda Necmettin Erbakan bir yanda Mesut Yılmaz karşı karşıyaydı. Mesut Yılmaz etkileyici, stilistik bir konuşma tarzına sahipti ancak yaşının henüz siyaset arenasında genç sayılacak durumda olması onu ringin biraz daha bant dışına atıyordu. Yine de seçimlerden %36 ile 292 sandalye alarak 2. parti olarak çıkmayı başardı. Üstelik %19'da kalan Süleyman Demirel ve %7'de kalan Necmettin Erbakan'ı da geride bırakarak. Ecevit %8, Erdal İnönü ise %24 oy almıştı.
1995'te Çiller'le birlikte koalisyon hükümeti kuran Mesut Yılmaz, 1997'de Necmettin Erbakan'ın 28 Şubat süreciyle görevden alınmasından sonra Bülent Ecevit'le birlikte ANASOL-D hükümetini kurmakla görevlendirildi. Sağ kesim onu bu kararları uygulamak zorunda kaldığı için hep kötü andı.
Belki zamanından bir kuşak geriye hitap ettiğinden, belki gençliğinden, belki de ordu-hükümet-parti-koalisyon dörtlüsü arasında sıkıştığından yeterince ivme alamadı. Ama o siyasi hafızalarda artistik pozları, karizma siması, akıllı hamleleriyle kaldı.
Ahmet Mesut Yılmaz 6 Kasım 1947 tarihinde İstanbul'da dünyaya geldi. Aslen Rize/Hemşinli'dir. Ortaöğretimini Avusturya'da yapmıştır. Ardından Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat bölümünden mezun olmuştur. 1991-1999 yılları arasında toplam 2 yıl 3 ay boyunca 3 kez başbakanlık ve çeşitli bakanlıklar yapmıştır. 1991-2002 yılları arasında ise Anavatan Partisi genel başkanlığı görevini üstlenmiştir.
Turgut Özal'ın sağlığında Anavatan Partisi içinde Bedrettin Dalan ile Turgut Özal arasındaki çatlakta Bedrettin Dalan tarafında duran Mesut Yılmaz yine de Turgut Özal'ı karşısına almadı. Özal'ın ölümünün ardından 1991'de Anavatan'ın yeni genel başkanı seçildi.
Artık ideolojiler yoktu. Cepheden siyaset yoktu. Radikal sol gibi radikal sağ da suyunu çekmişti. Solda Ecevit tek liderdi ama sağ kanatta sallantı ve rekabet büyüktü. Bir yanda Süleyman Demirel bir yanda Necmettin Erbakan bir yanda Mesut Yılmaz karşı karşıyaydı. Mesut Yılmaz etkileyici, stilistik bir konuşma tarzına sahipti ancak yaşının henüz siyaset arenasında genç sayılacak durumda olması onu ringin biraz daha bant dışına atıyordu. Yine de seçimlerden %36 ile 292 sandalye alarak 2. parti olarak çıkmayı başardı. Üstelik %19'da kalan Süleyman Demirel ve %7'de kalan Necmettin Erbakan'ı da geride bırakarak. Ecevit %8, Erdal İnönü ise %24 oy almıştı.
1995'te Çiller'le birlikte koalisyon hükümeti kuran Mesut Yılmaz, 1997'de Necmettin Erbakan'ın 28 Şubat süreciyle görevden alınmasından sonra Bülent Ecevit'le birlikte ANASOL-D hükümetini kurmakla görevlendirildi. Sağ kesim onu bu kararları uygulamak zorunda kaldığı için hep kötü andı.
Belki zamanından bir kuşak geriye hitap ettiğinden, belki gençliğinden, belki de ordu-hükümet-parti-koalisyon dörtlüsü arasında sıkıştığından yeterince ivme alamadı. Ama o siyasi hafızalarda artistik pozları, karizma siması, akıllı hamleleriyle kaldı.