Çok güvenli (!) Telegram ve diğer uygulamalar

2014 yılından beri Facebook şirketinin bünyesinde bulunan ve günümüzde dünyada en yaygın mesajlaşma uygulaması olan Whatsapp zaten yıllardır yaptığı veri toplama işini artık legal olarak yapmaya başladı ve kullanıcılara kabul etmesi zorunlu olan -uygulamayı kullanmaya devam edebilmek için zorunlu- bir sözleşme gönderdi. Verileri aşırı değerli olan insanlarımız da Telegram, Whatsapp+ gibi uygulamalara adeta kavimler göçü başlattı. Peki bu uygulamalar gerçekten güvenli mi?

Whatsapp: Tüm verileriniz saklanıyor, işleniyor, satılıyor.

Whatsapp+ (veya herhangi bir modlu sosyal medya): Modlu Whatsapp kullanarak verilerinizin Facebook ile paylaşılmasını engelleyemezsiniz, bu anlaşma kullanıcı sözleşmesine de eklenecek. Modlu Whatsapp uygulamaları gene Whatsapp sunucularına bağlıdır. Bu tip uygulamaları kullanarak verilerinizi daha fazla kişi ile paylaşırsınız, hiçbir modlu sosyal medya güvenli değildir.

Telegram: Çoğu kullanıcıda aktif olmayan, sadece "Gizli sohbet" özelliğinde mesajlarınızı şifreleyen Telegram sunucuları geçmişte Rusya, Berlin, Londra ve Singapur gibi ülkelerde iken günümüzde Dubai de bulunuyor (ve Telegram çalışanları). Tek sevdiğim özelliği "@GDPRbot" adlı bot aracılığı ile Telegram üzerinde depolanan verilerinizin kopyasını alabiliyor olmanız. Telegram verilerinizi 2018 yılında Avrupa da yürürlüğe giren Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) ilkesi ile depoluyor.

Signal: Hakkında internet üzerinde bir bilgi bulamadım, açık kaynak olması güven verdi. Anladığım kadarı ile mesajlar tamamen şifreleniyor, veri aktarımı cihazlar arasında yapılıyor; yani sunucuları yok. Tercih edilebilecek bir uygulama.
*Yaşayan en zeki insanlardan birisi olan Elon Musk tarafından öneriliyor.

Viber: Bir Japon şirketi, verilerinizin güvende olduğunu iddia ediyor ve aksini iddia eden herhangi bir kaynak yok ama bu %100 güvenli demek değildir, Japonya veri ilkelerini okuyacak kadar boş zamanım yok, meraklısı araştırabilir ama hiçbir devlet "verileri ülkemde bardındır, ben ellemem" demez.

Skype: Bir Amerikan şirketi, mesajların şifreleme sistemlerinin varsayılan özellik olarak sunulmaması, FBI’ın uygulama geliştiricilerinden talep ettiği bir durum olduğu için ve Skype üzerinde de "gizli" mod olmadığı için tüm verileriniz saklanıyor, yetkililer ile paylaşılıyor.

ICQ: 1995 - 1996 yıllarında İsrailli bir grup olan Mirabilis tarafından yazılan dünyanın en çok kullanılan anında mesajlaşma programların'dan biridir. ICQ ismi İngilizce "I seek you." ("Seni arıyorum.") cümlesinin söylenişidir. ICQ kullanıcıları ardışık sırada dağılmış (söylentilere göre sırada boşluklar vardır), UIN (user identification number) adı verilen numaralarla kimliklendirilirler. Yeni kullanıcılar 100.000.000'un üzerinde numaralar ile kayıt olurlar, ve düşük numaralar (altı veya daha az) ICQ'ya ilk zamanlarda kayıt olmuş kullanıcılar tarafından eBay'da satılabilmektedir. Programı bilgisayara yüklemeden ICQ New bağlantısından Java sürümüne ulaşılabilir. AOL, 1998'de Mirabilis ve ICQ'yu satın almıştır. 2012 yılı itibarı ile ICQ programının sekizinci sürümü indirilebilir durumdadır. (Wikipedia)
*Hackerler tarafından tercih edilen mesajlaşma uygulamalarından birisidir.

Google DUO: Standart Google servisi, verilerinizi kaydediyor.

BİP: Bu uygulama ile ilgili yorum yapamayacağım, yerli uygulama olduğu için söyleyeceğim şeyler sıkıntı yaratabilir. Sunucuları Türkiye de, herhangi bir olayda verileriniz tüm resmi kurumlar ile paylaşılır.

Hatırlatma: Şuan bulunduğunuz internet sitesi, buraya bağlanmanızı sağlayan internet sağlayıcınız, kullanıyorsanız VPN sağlayıcınız ve VPN sağlayıcınızın internet sağlayıcısı, hatta belki modeminiz bile internet üzerinde yaptığınız her şeyi kaydediyor; internet ortamında gizlilik diye bir şey yok.

Kaynakça (bazı kaynakçaları darkweb üzerinde oldukları için paylaşamıyorum):