Kendinizi hangi siyasi ideolojiye daha yakın buluyorsunuz?

  • Konuyu başlatan M.U.M
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 279
  • Görüntüleme 14.238

Kendinizi hangi siyasi ideolojiye daha yakın buluyorsunuz?

  • Liberalizm

  • Komünizm (Marksizm/Leninizm)

  • Milliyetçilik (Sekülerizm/Kemalizm)

  • Sosyal Demokrasi

  • Demokratik Sosyalizm

  • Sosyal Liberalizm

  • Şeriatçılık

  • Muhafazakârlık

  • Milliyetçilik (Ülkücülük/Turancılık)

  • Milliyetçi Muhafazakârlık


Sonuçları sadece ankete oy verdiğinizde görebilirsiniz.
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
"Kapitalizm, üretim araçlarının özel mülkiyetinin ve bunların kar amacıyla işletilmesine dayanan bir ekonomik sistemdir."

"Sosyalizm, sosyal ve ekonomik alanda toplumsal refahın katılımcı bir demokrasiyle getireceğini ve üretim araçlarının hakimiyetinin toplumlara ait olduğunu savunan, işçilerin yönetime katılmalarına ağırlık veren, özel üretim yerine kamu bazılı üretimi destekleyen, telkin ve propagandalarını eğitim, tarım ve vergi reformları üzerinde yoğunlaştıran ekonomik ve siyasi teori."
(Vikipedi)

Sosyalizm'in de ekonomik temeli varmış ama evet diğeri siyasi bakımdan yetersiz kalıyor.
 
O 100 yıllık ideoloji zamanımız için hala uygun olduğu sürece herhangi bir sorun yok. Elbette Atatürkçülük de diğer ideolojiler gibi eskiyecek ve döneme uygun olmayacak ama daha çok var.

Binlerce yıldır aynı şeye körü körüne inanan insanlar var :).


Devletçilik: Devletini korumak, o devlete bağlı olmak.
Milliyetçilik: Milletini korumak, o millete bağlı olmak.

Gelecekte "millet" kavramı tüm dünya halkı olarak -tüm dünya tek bir millet olmayı başarabilirse tabi- yorumlanabilir, devlet de aynı şekilde.
O kadar basit değil o kavram. Devletin ekonomide, hizmette ve üretimde de baskın olmasını içeriyor. O dönemde yapılan devlet teşvikli fabrikalar da bunu gösteriyor zaten. Savaştan yeni çıkmış bir ülke için kısa dönemli bir acil yardım planı olarak işe yarasa da uzun dönemli olarak devletçi anlayış başarısızdır. Bunu konunun başından beri anlatıyoruz zaten.

Bir ideolojiye statükocu bir biçimde bağlı kalmayın, Atatürkçülüğün ilkeleri artık eskidi. Liberalist ekonomik planlar bile her 10-20 yılda bir güncelleniyor, 100 yıllık bir strateji ne kadar tutarlıdır günümüze göre onu sen hesapla.
 
O kadar basit değil o kavram. Devletin ekonomide, hizmette ve üretimde de baskın olmasını içeriyor. O dönemde yapılan devlet teşvikli fabrikalar da bunu gösteriyor zaten. Savaştan yeni çıkmış bir ülke için kısa dönemli bir acil yardım planı olarak işe yarasa da uzun dönemli olarak devletçi anlayış başarısızdır. Bunu konunun başından beri anlatıyoruz zaten.
Evet, olması gereken de bu zaten. Birden fazla kişiye etki eden büyük bir olay için bireyler değil bireyler tarafından görevlendirilen kişilerin oluşturduğu topluluklar karar vermeli. Demokrasi olduğu sürece bu Atatürkçülük 100 yılda eskimez.

Atatürkçülüğün ilkeleri artık eskidi.
Atatürkçülük, döneme göre ana ilkeleri doğrultusunda şekil değiştirir; ulu önder şuan hayatta olsa 1/1, 100 yıl önceki gibi bir ilerleme yapmazdı ama cumhuriyetçiliğe, milliyetçiliğe, halkçılığa, devletçiliğe, laikliğe, ve inkılapçılığa bağlı kalırdı.
 
Fikir ozgurlugu, ozgur basin ve hukukun ustunlugu gibi konseptere denk geliyor.
Ama devletin yetkileri konusunda bir sey belirtmemissin. Ornegin kac cocuk yapman gerektigini devlet soylemeli mi? Kurtaj konusuna karismali mi? Insanlarin vergileri haci adaylarinin seyahatleri icin harcanmali mi? gibi sorular cevapsiz kalmis. : )

Elbette yapılan yanlışlara bakılarak çok daha detaylıca analiz edilebilir neyin nasıl yapılması gerektiği. Saymaya kalksak günler boyunca sürecek bir tartışma olurdu. Ama verdiğin örneklerde mesela kaç çocuk yapılması gerektiği ve kürtaj konusuna devlet niye karışsın? Halkın iradesine bırakılması gereken işler. Hacı adayları ve benzeri dinle alakalı konular inançlıların bağışlarıyla idare edilmeli. Bu yüzden diyanet diye bir başkanlık olmamalı. Vergi konusu çok büyüdü. Devlet üretim ve ihracat konusunda gelişirse vergi rekortmenliğini başka ülkelere bırakabilir.
 
Evet, olması gereken de bu zaten. Birden fazla kişiye etki eden büyük bir olay için bireyler değil bireyler tarafından görevlendirilen kişilerin oluşturduğu topluluklar karar vermeli. Demokrasi olduğu sürece bu Atatürkçülük 100 yılda eskimez.
Hmm o biraz sıkıntılı işte. Görevlendirilen kişileri seçen yine aşağıdaki halk olduğu için gelecek kişiler şimdikinden farklı olmaz, sonuç hüsran.
 
Hmm o biraz sıkıntılı işte. Görevlendirilen kişileri seçen yine aşağıdaki halk olduğu için gelecek kişiler şimdikinden farklı olmaz, sonuç hüsran.
X kuşağından olduğunuzu ve bahsedilen tarzda bir yönetici görmediğinizi varsayıyorum. 2023'den sonra Mansur başkanım ile görüşlerinizin değişeceğine de inanıyorum.

Kemalizm yozlaşmaya karşıdır ve Kemalizm ilkeleri binlerce yıldır ayrı ayrı (istisnasız tüm ilkeleri) zaten tüm dünyada özellikle Türkler tarafından uygulanıyor, Kemalizm/Atatürkçülük bu ilkelerin belirli bir isim altında toplanması ve gazi paşa tarafından uygulanarak öğretilmesidir.
 
X kuşağından olduğunuzu ve bahsedilen tarzda bir yönetici görmediğinizi varsayıyorum. 2023'den sonra Mansur başkanım ile görüşlerinizin değişeceğine de inanıyorum.

Kemalizm yozlaşmaya karşıdır ve Kemalizm ilkeleri binlerce yıldır ayrı ayrı (istisnasız tüm ilkeleri) zaten tüm dünyada özellikle Türkler tarafından uygulanıyor, Kemalizm/Atatürkçülük bu ilkelerin belirli bir isim altında toplanması ve gazi paşa tarafından uygulanarak öğretilmesidir.
Nasıl bir politika izleyecek bilmiyorum ama devletçiyse desteklemem.
Kemalizm istediği kadar yozlaşmaya karşı olsun, metinden öteye geçemez bu. Uygulanabilirlik açısından devletçi yönetimlerin hepsi yozlaşırlar. Sabit ideolojilere bağlı kalmayın diye kaçıncıya söylüyorum, bunlar uygulanmamış şeyler değiller. Kemalizmin adı yeni kemalizm olup ilkeleri liberal olarak düzenlenir ve yeni dünya düzenine adapte edilirse desteklerim. Eskide kalmışı desteklemem ama kusura bakmayın o 100 senede çok şey değişti.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı