Ayrımın en büyük sebebini şu anda mevcut olan, sözde tebliğ yapayım derken kendi kendisini yalanlayan, bid'atlardan arındırıyorum diyip dinin özünü koparan birtakım "sözde" kanaat önderlerine bağlıyorum ben.
Namazı kaldır, Kader'i yalanla, Ahiret'i inkâr et, peygamberi alçalt. Amentüyü yok say, kafana göre bir din uydur. Şu an yapılan bu işte.
Ana çözüm Kur'an'a ve Allah'ın peygamberi hangi görüşte ise o görüşte olmak, o istikamette devam etmektir.
Gördüğümüz iyi olan, dine aykırı olmayan şeyleri yalanlamadan uygulamak, yeterince bilgili olmadığımız hususlarda ise aklımıza ve ümmetin ittifak ettiği yöndeki şeyleri uygulamak bize düşendir.
Farklı farklı kaynaklarda birden çok şekilde rivayet edilen bir hadis var bu konu hakkında mesela. Bu nedenle günümüzde sonradan çıkan akımlar dışında ümmetin yalanda ittifak ettiğini düşünmüyorum.
“Ümmetim asla yanlış bir hüküm üzerinde ittifak etmeyecektir.”
(bk. Buhârî, 61: 2, 61: 3; İbn Hişâm, s. 824; İbn et-Tiktikâ, el-Fahrî, s. 81; Hammâm ibn Münebbih, Sahîfe, Nº 127, 128)