Son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış bir tarayıcı kullanıyorsanız, Mercedes kullanmak yerine tosbağaya binmek gibi... Web sitelerini düzgün görüntüleyemiyorsanız eh, bi' zahmet tarayıcınızı güncelleyiniz. Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Hocam ben aslında üniversiteye diploma için gitmeyi düşünüyorum. Üniversitenin eğitimi dışında kendimi geliştirmeyi düşünüyorum. Bu bölümün diploması işe yaramaz mı?
Bence ve etrafımdaki çoğu kişiye göre yarar. Oldukça da iyi fakat benden farklı düşünenler de var bu konuda o yüzden net bir şey söylemem çok da doğru olmaz açıkçası. Dostumuzun dediği gibi İşletme ile Bilgisayar Prog. bölümlerinin birleştirilmiş hali gibi. Kendinizi sonradan geliştirmeye devam ederseniz faydası olur bence. Yazılım konusunda pek çok kuruma eğitimler veren Engin Demiroğ hoca bile YBS mezunu bildiğim kadarıyla.
Hocam ben aslında üniversiteye diploma için gitmeyi düşünüyorum. Üniversitenin eğitimi dışında kendimi geliştirmeyi düşünüyorum. Bu bölümün diploması işe yaramaz mı?
Dediğim gibi, çoğu sektörde YBS diploması işe yarar lakin eğitim yetersiz kalır. Siber güvenlik için durum nasıldır bilemem. Bu yüzden kendin ekstra çaba göstermen gerekir. Eğitim hayatın boyunca yaptığın projeler, aldığın sertifikalar seni birkaç adım ileri atacaktır. Çoğu üniversitenin İşletme ağırlıklı olduğunu da belirteyim. Okuyacağın üniversite eğer İstanbul Üniversitesi gibi Siber Güvenlik eğitimi de veriyorsa pek te sorun etmene gerek yok bunu. Bu yüzden mümkünse İÜ YBS kazanmaya çalış.
Yönetim bilişim sistemlerimi yoksa işletmemi okumalıyım? Hangisinin önü daha açıktır? İlgi alanım daha çok bilgisayar yönünde. Siber güvenlik olmayı düşünüyorum ama eşit ağırlık olduğum için yönetim bilişim sistemleri okumam gerekiyor. Yönetim bilişim sistemleri pek bilindik bir bölüm olmadığı için aklımda soru işareti oluştu işletmemi okusam diye.
İşletme bölümünü bayağı küçümsüyorsunuz. İyi bir üniversitede İşletme okuyan biri çok iyi yerlerde kariyer hayatına başlayabilir. Mesela çoğu mezun Big4 dediğimiz Dünyanın en büyük denet firmalarında işe başlıyor. Eğer çok üst düzey bir üniversiteden mezunsa (Koç, Sabancı, Boğaziçi) MBB veya Big3 dediğimiz danışmanlık firmalarında yönetim danışmanı olabiliyor. Yönetim danışmanlarının 6 haneli deli paralar kazandığını da belirteyim.
İşletme bölümünü bayağı küçümsüyorsunuz. İyi bir üniversitede İşletme okuyan biri çok iyi yerlerde kariyer hayatına başlayabilir. Mesela çoğu mezun Big4 dediğimiz Dünyanın en büyük denet firmalarında işe başlıyor. Eğer çok üst düzey bir üniversiteden mezunsa (Koç, Sabancı, Boğaziçi) MBB veya Big3 dediğimiz danışmanlık firmalarında yönetim danışmanı olabiliyor. Yönetim danışmanlarının 6 haneli deli paralar kazandığını da belirteyim.
Kısmen doğru ama takdir edersiniz ki lisans eğitimi boyunca neredeyse hiç kimse makale üzerine makale yayınladığı, akademik araştırmaları birbiri ardına kovaladığı, sürekli yeni patentler aldığı bir üniversite hayatı geçirmiyor. Elbette proje geliştirmek, mevcut projelere katkıda bulunmak, ürün ortaya koymak, girişimlerde bulunmak, yeni beceriler edinmek, lisans ve sertifika almak, eğitimlere, konferanslara, kurslara vs. katılmak önemli ki "kendini geliştirmek" diyerek kastettiğimiz şey de tam olarak bu. Oldukça dinamik ve kendini geliştirmeyenlere karşı acımasız bir sektör.
Öyle, bu sebeple yazılım alanında çalışmak istiyorsa kendi kendini geliştirmeye ağırlık vermesi gerekli. Ancak es geçtiğiniz bir nokta, BT sektöründe iş alanları sadece Yazılım Geliştiriciliği ve Bilgisayar Mühendisliği ile sınırlı değil. Proje yöneticiliği, İş Analizi, Sistem Yönetimi, Veritabanı Yönetimi, Çözüm Mimarlığı, Satış & Sürdürülebilirlik Uzmanlığı, Veri Analizi gibi daha burada sayamayacağım pek çok organizasyonel alan var. Bu alanlar hem işletme hem de yazılım alanıyla ilişkili ve alanda tecrübeli kalifiye personel ihtiyacı duyuluyor ve bence YBS bölümü de bu alanlar için oldukça iyi bir seçenek.
3 kredili Siber güvenlik dersinin en fazla siber güvenlik, yöntemleri, metodları ve teknolojilerine dair kısa bir bilgi edinimi sağlayacak giriş seviyesinde bir ders olacağını, kimsenin müfredattaki 1-2 ders ile Siber Güvenlik Uzmanı olamayacağını da belirtmek isterim. Sadece okula bel bağlamak yeterli değil, konuyu açan dostumuz için bu durumun sıkıntı çıkarmayacağı düşüncesindeyim.
İyi bir üniversitede İşletme okuyan biri çok iyi yerlerde kariyer hayatına başlayabilir. Mesela çoğu mezun Big4 dediğimiz Dünyanın en büyük denet firmalarında işe başlıyor. Eğer çok üst düzey bir üniversiteden mezunsa (Koç, Sabancı, Boğaziçi) MBB veya Big3 dediğimiz danışmanlık firmalarında yönetim danışmanı olabiliyor. Yönetim danışmanlarının 6 haneli deli paralar kazandığını da belirteyim.
Kaç kişi çalışıyor? Kaç kişi kariyerinde C-Class Executive olabiliyor? Saydığınız üniversitelerden bile BBA/MBA sahibi kaç kişi bu firmalarda direkt işe başlayıp "deli paralar" kazanabiliyor? Göz önündeki 3-5 kişiden yola çıkarak, sosyal medyada, sağda solda gördüklerinize bakarak genellemeler yapmayın, rica ediyorum. Türkiye'de teknik meslek grupları haricinde "ofis elemanı" statüsünde çalışan işçilerden kaçının net geliri 6 haneli? Bunlar kariyelerinde hangi düzeydeler, ne konumdalar, kaçı yeni mezun? Bunlara bir bakın derim. Selametle.
Marmara YBS'deki arkadaşımın dedikleriyle iyi üniversitelerde (Hacettepe ve YTÜ) Bilgisayar Mühendisliği okuyan 2 arkadaşımın söylediklerini kıyaslarsak: YBS öğretir ama mühendislikte öğrenmek zorunda kalınır. Tabi 3 kişinin görüşüne dayanarak yaptığım bu varsayım ne kadar doğrudur, bilemem.
Kısmen doğru ama takdir edersiniz ki lisans eğitimi boyunca neredeyse hiç kimse makale üzerine makale yayınladığı, akademik araştırmaları birbiri ardına kovaladığı, sürekli yeni patentler aldığı bir üniversite hayatı geçirmiyor. Elbette proje geliştirmek, mevcut projelere katkıda bulunmak, ürün ortaya koymak, girişimlerde bulunmak, yeni beceriler edinmek, lisans ve sertifika almak, eğitimlere, konferanslara, kurslara vs. katılmak önemli ki "kendini geliştirmek" diyerek kastettiğimiz şey de tam olarak bu. Oldukça dinamik ve kendini geliştirmeyenlere karşı acımasız bir sektör.
Öyle, bu sebeple yazılım alanında çalışmak istiyorsa kendi kendini geliştirmeye ağırlık vermesi gerekli. Ancak es geçtiğiniz bir nokta, BT sektöründe iş alanları sadece Yazılım Geliştiriciliği ve Bilgisayar Mühendisliği ile sınırlı değil. Proje yöneticiliği, İş Analizi, Sistem Yönetimi, Veritabanı Yönetimi, Çözüm Mimarlığı, Satış & Sürdürülebilirlik Uzmanlığı, Veri Analizi gibi daha burada sayamayacağım pek çok organizasyonel alan var. Bu alanlar hem işletme hem de yazılım alanıyla ilişkili ve alanda tecrübeli kalifiye personel ihtiyacı duyuluyor ve bence YBS bölümü de bu alanlar için oldukça iyi bir seçenek.
Çok doğru. YBS öğrencileri, bahsettiğin alanlar yerine Back-End, Siber Güvenlik gibi alanlara yönelmek istiyorlar. Bu durum Boğaziçi YBS için bile aynıymış.
3 kredili Siber güvenlik dersinin en fazla siber güvenlik, yöntemleri, metodları ve teknolojilerine dair kısa bir bilgi edinimi sağlayacak giriş seviyesinde bir ders olacağını, kimsenin müfredattaki 1-2 ders ile Siber Güvenlik Uzmanı olamayacağını da belirtmek isterim. Sadece okula bel bağlamak yeterli değil, konuyu açan dostumuz için bu durumun sıkıntı çıkarmayacağı düşüncesindeyim.
Kaç kişi çalışıyor? Kaç kişi kariyerinde C-Class Executive olabiliyor? Saydığınız üniversitelerden bile BBA/MBA sahibi kaç kişi bu firmalarda direkt işe başlayıp "deli paralar" kazanabiliyor? Göz önündeki 3-5 kişiden yola çıkarak, sosyal medyada, sağda solda gördüklerinize bakarak genellemeler yapmayın, rica ediyorum. Türkiye'de teknik meslek grupları haricinde "ofis elemanı" statüsünde çalışan işçilerden kaçının net geliri 6 haneli? Bunlar kariyelerinde hangi düzeydeler, ne konumdalar, kaçı yeni mezun? Bunlara bir bakın derim. Selametle.
Big4 dediğim firmalara bayağı bir kişi mezun olur olmaz girebiliyor. Hatta şöyle söyleyeyim: 100K ile İÜ yazan da, 500 ile Boğaziçi yazan da genelde ilk buraya giriyor. Maaşları yüksek değil. Bu yüzden çoğu kişi burada deneyim kazanıp başka firmalara sıçrıyor.
Big3 veya MBB dediğim firmalar asıl 6 haneli kazandıranlar. Zaten buralara giren sayısı çok az. Muhtemelen yılda 100 kişi bile alım yapmıyor. Yani bayağı özel biri olmak lazım bunun için. Bunlar da ilk senelerden bu kadar kazanmasalar da birkaç sene içerisinde deneyimlenince bahsettiğim paraları alıyorlar.
Yönetim Danışmanlığı örneği zaten en uç örnek. Bu bölümün Mali Müşavirliğe ve baba mesleğine indirgenmesi üzerine böyle bir cevap verdim. Yoksa ben de kolay kolay buralara girip böyle paralar kazanılmadığını biliyorum.
Umarım açıklayıcı olabilmişimdir. Hatalı olduğumu düşündüğün bir yer varsa düzeltebilirsin. İyi akşamlar dilerim.
Hocam, öncelikle yanıtınız için teşekkür ederim. Yazdıklarınızın çoğuna ilişkin bir itirazım olmadığı için değinmeyeceğim. Kaleminize sağlık.
Bahsettiğiniz, Big3/Big4 firmaları hakkında özel bir bilgim yok açıkçası, belirli üniversitelerin İİBF bölümlerine bazen gereksiz fazla değer atfedilebiliyor. Onunla ilişkiliydi yakınmam genel olarak, yoksa dediğinizde büyük ihtimalle haklısınızdır. Aynı noktada buluşabildiğimize sevindim özetle.
Normalde bu tarz lafları sevmem. YBS hakkında da bir bilgim yok fakat Mühendislikte harbiden de öğrenmek zorunda kalınıyor bir yerden sonra. Bölümü severek, bilgi öğrenmeyi ana amaç haline getirerek okuduğunuzda bile bazen o noktada bulabiliyorsunuz kendinizi.
Çok doğru. YBS öğrencileri, bahsettiğin alanlar yerine Back-End, Siber Güvenlik gibi alanlara yönelmek istiyorlar. Bu durum Boğaziçi YBS için bile aynıymış.
Hocam aslında MIS, CMPE, SE, CS veya mezun olunan bölümün adı fark etmeksizin Back-End, Cybersecurity gibi alanlara geçmek mümkün. Bunu yapanların sayısı da oldukça çok. Tech Stack'inizi geliştirmeye, kendinizi öğrenmeye ve gelişime açık tutmaya, hedeflediğiniz pozisyona erişebilmek için çaba sarf etmeye, mesai harcamaya bakıyor mesele biraz daha.
Yoksa galiba bu sene ilk defalığına Back-End, Front-End, Cybersecurity gibi alanlar için başlıca önlisans bölümleri bile açılmış bildiğim kadarıyla. Bölüm fark etmeksizin, yazılım alanında akademinin önemi işi etraflıca öğretmekten daha ziyade bütünüyle tanıtmak, iyi bir temel hazırlamasına, kendini geliştirmesine olanak sağlayacak imkanları sunmak ve iyi bir vizyon sağlamak oluyor bence. Yoksa çok dinamik ve sürekli devinim içerisinde olan bir sektör olduğu ve doğrudan bağlı olunan teknolojiler de sürekli gelişip değiştiği için olayı yakalamak zor oluyor. Özetle demek istediğim: Hiçbir bölüm sizi Siber Güvenlik Uzmanı, Arka-Uç geliştiricisi falan yapmaz doğrudan, siz kendiniz o noktaya gelmelisiniz, idi.
Ayrıca, Can Değer hocamız var YouTube'da yayın yapıyor bildiğim kadarıyla. Kendisi önlisans Bilgisayar Programcılığı üzerine Açıköğretim İşletme mezunu, Danimarka'da yaşayan bir siber güvenlik uzmanı. Microsoft, Intel, IBM, Amazon Web Services, McAfee, Unity gibi firmalarda çalışmış birisi. Kendisi de bulunduğu pozisyonlara ilişkin okunabilecek en efektif bölümlerden birisi olarak MIS bölümünü tavsiye ediyor. Sektöre yeni giren veya halihazırda öğrenci olan dostlarımız için, bilhassa siber güvenlik alanında kendilerini geliştirmeye yönelik pek çok ufuk açıcı tavsiyesi de mevcut. Siber güvenlik alanını hedefleyen ilgili dostlarımızın mutlaka bir göz atmasını tavsiye ederim.
Yeterince açıklayıcı oldunuz hocam. Vaktinizi aldıysam affola. Size de hayırlı akşamlar ve iyi sosyaller dilerim.
Hocam, öncelikle yanıtınız için teşekkür ederim. Yazdıklarınızın çoğuna ilişkin bir itirazım olmadığı için değinmeyeceğim. Kaleminize sağlık.
Bahsettiğiniz, Big3/Big4 firmaları hakkında özel bir bilgim yok açıkçası, belirli üniversitelerin İİBF bölümlerine bazen gereksiz fazla değer atfedilebiliyor. Onunla ilişkiliydi yakınmam genel olarak, yoksa dediğinizde büyük ihtimalle haklısınızdır. Aynı noktada buluşabildiğimize sevindim özetle.
Normalde bu tarz lafları sevmem. YBS hakkında da bir bilgim yok fakat mühendislikte harbiden de öğrenmek zorunda kalınıyor bir yerden sonra. Bölümü severek, bilgi öğrenmeyi ana amaç haline getirerek okuduğunuzda bile bazen o noktada bulabiliyorsunuz kendinizi.
Hocam aslında mıs, cmpe, SE, CS veya mezun olunan bölümün adı fark etmeksizin Back-End, cybersecurity gibi alanlara geçmek mümkün. Bunu yapanların sayısı da oldukça çok. Tech stack'inizi geliştirmeye, kendinizi öğrenmeye ve gelişime açık tutmaya, hedeflediğiniz pozisyona erişebilmek için çaba sarf etmeye, mesai harcamaya bakıyor mesele biraz daha.
Yoksa galiba bu sene ilk defalığına Back-End, Front-End, cybersecurity gibi alanlar için başlıca ön lisans bölümleri bile açılmış bildiğim kadarıyla. Bölüm fark etmeksizin, yazılım alanında akademinin önemi işi etraflıca öğretmekten daha ziyade bütünüyle tanıtmak, iyi bir temel hazırlamasına, kendini geliştirmesine olanak sağlayacak imkanları sunmak ve iyi bir vizyon sağlamak oluyor bence. Yoksa çok dinamik ve sürekli devinim içerisinde olan bir sektör olduğu ve doğrudan bağlı olunan teknolojiler de sürekli gelişip değiştiği için olayı yakalamak zor oluyor. Özetle demek istediğim: Hiçbir bölüm sizi siber güvenlik uzmanı, arka-uç geliştiricisi falan yapmaz doğrudan, siz kendiniz o noktaya gelmelisiniz, idi.
Ayrıca, Can Değer hocamız var YouTube'da yayın yapıyor bildiğim kadarıyla. Kendisi ön lisans bilgisayar programcılığı üzerine açık öğretim işletme mezunu, Danimarka'da yaşayan bir siber güvenlik uzmanı. Microsoft, Intel, IBM, Amazon web services, McAfee, Unity gibi firmalarda çalışmış birisi. Kendisi de bulunduğu pozisyonlara ilişkin okunabilecek en efektif bölümlerden birisi olarak mıs bölümünü tavsiye ediyor. Sektöre yeni giren veya halihazırda öğrenci olan dostlarımız için, bilhassa siber güvenlik alanında kendilerini geliştirmeye yönelik pek çok ufuk açıcı tavsiyesi de mevcut. Siber güvenlik alanını hedefleyen ilgili dostlarımızın mutlaka bir göz atmasını tavsiye ederim.
Yeterince açıklayıcı oldunuz hocam. Vaktinizi aldıysam affola. Size de hayırlı akşamlar ve iyi sosyaller dilerim.
Hocam bende can değer gibi bilgisayar programcılığı okumayı düşünmeye başladım. Sonrasında DGS ile mühendisliğe tamamlayabilirim ya da açıktan işletme veya siber güvenlik okuyabilirim.
Hem TYT hem AYT aynı anda kalan süre içinde yetiştiremeyeceğimi düşündüğüm ve AYT edebiyat ile uğraşmak istemediğim için böyle bir karar verdim. Ayrıca yönetim bilişim sistemleri bölümünde işletme dersleri daha ağırlıklı oluyormuş sanırım. Biraz düşündümde benim işletme ile çok bir ilgim yok. Bilgisayar programcılığı daha mantıklı geldi. Full TYT çalışacağım için belki de iyi bir üniversite gelir.