S
Silinen üye 164587
Ziyaretçi
Sizin bahsetmiş olduğunuz durum tüketici hakları kanununda tüketiciye verilen hakların kullandırılmaması durumlarını kapsar. Mahkemeden kast ettiğiniz de sanırım Tüketici Mahkemesi fakat paranın alınıp ürünün teslim edilmemesi dolandırıclılık suçunu oluşturur. Nitekim Yargıtay 15.Ceza Dairesi, 2011/23905 esas sayılı ve 2013/8224 karar sayılı 03.05.2013 tarihli kararında bu durumun dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna ve failin yaptığı temyiz talebinin reddine kararı mevcut. Bu sebeple dolandırıcılık suçu oluştuğundan ödenen ücretin, tazmini ve cezası için tüketici hakem heyetleri veya tüketici mahkemeleri değil doğrudan adli makamlar ilgilidir. Bahsedilen olay adli bir süreç içerdiğinden davaya söz konusu ücretin tazmini de farklı yollarla yapılabilmekte, THH ve Tüketici mahkemeleri üzerinden yapılamamakta. Onun için adli sürecin tamamlanması, ilgili mahkemenin dolandırma suçunun işlendiğine hükmetmesi ve akabinde mağdurun zararın tazmini için dava açması gerekmekte. Tabi böyle bir yol izlenecekse avukat tutulmasında da fayda var. Neticede dava sonunda avukatlık ücreti dahil tüm masrafları davayı kazanırsanız karşı tarafa ödetme hakkınız var.Sonucu THH belirliyor zaten. Mahkeme için hem belli bir tutarı geçmek lazım hem de itiraz olması gerek diye biliyorum.