"40 bin Hz" veren kulaklığın anlamı ne?

Malum olduğu üzere ortalama insan kulağı 20-20.000 Hz arasını duyuyor. Belki kedi kedi kualklı Hi-Fi'ciler 23 bin falan duyuyordu, bilemem. Ama bazı KZ kualklıklarda 40.000 Hz diyor frekans aralığı belirtirken. 40000 Hz decode edebilen DAC nerede vardır ayrı mesele, ama biz bu kulaklığı ne yapacağız? Kediler 63.000 bin Hz.'e kadar duyabiliyormuş. Kedimize taksak olur mu? Nasıl tepki gösterir? Deneyebilen 40.000 Hz üreten var mıdır?

Mesele duyabilmen değil o aralıktaki sesleri oluşturabiliyor olması.

Laboratuvar ortamında verebildiği en tiz sesin frekansı 20.000 Hz olan sürücü ile 40.000 Hz olan sürücünün; normal şartlar altında sesin oynatımı sırasındaki 20.000 Hz'deki ayrıntı ve kalite seviyesi aynı değil.

Bu durum tam tersi şekilde düşük frekanslarda, yani bassta da geçerli. İnsan kulağı mininum 20 Hz frekanstaki sesleri duyabilirken; minimum 20 Hz veren sürücü ile mininum 3 Hz veren sürücünün insan kulağına iletmiş olduğu bassın, diğer seslerin arasındaki seçilimi farklı olacaktır.

Buradaki temel olay 20.000'lik sesi sizin kulağınıza diğer seslerin arasından ne kadar iyi belirtebildiğidir. 20 kHz frekansı, en fazla 20 kHz verebilen bir sürücüden duymak istiyorsanız sürücünün materyalinin, ortam izalosyonunun, hatta havadaki madde oranının bile ideal noktada olduğundan emin olmalısınız. Yok bunları sağlayamıyorsanız herhangi bir 40 kHz verebilen sürücü 20 kHz sesi size çok daha iyi duyurabilir. Frekanstaki minimumu ve maksimumu tepelerde arayış bundan kaynaklanır.

Okan Demiray dedi:

Mesele duyabilmen değil o aralıktaki sesleri oluşturabiliyor olması.

Genişletmek için tıkla...

Duyulamayan frekansları oluşturabiliyor olması bizim ne gibi bir işimize yarayabilir? Kayıt, mix falan gibi bir şey olsa anlarım. Orda işlemden geçeceği için ham kayıtın yüksek kalitesi önemlidir. Kulak için de benzer bir şeyler mi geçerli acaba?

Meraklı Turşucu dedi:

Duyulamayan frekansları oluşturabiliyor olması bizim ne gibi bir işimize yarayabilir? Kayıt, mix falan gibi bir şey olsa anlarım. Orda işlemden geçeceği için ham kayıtın yüksek kalitesi önemlidir. Kulak için de benzer bir şeyler mi geçerli acaba?

Genişletmek için tıkla...

Tek kelime ile anlatayım. Farkı kalite.

Gökkayahan dedi:

Laboratuvar ortamında verebildiği en tiz sesin frekansı 20.000 Hz olan sürücü ile 40.000 Hz olan sürücünün; normal şartlar altında sesin oynatımı sırasındaki 20.000 Hz'deki ayrıntı ve kalite seviyesi aynı değil.

Bu durum tam tersi şekilde düşük frekanslarda, yani bassta da geçerli. İnsan kulağı mininum 20 Hz frekanstaki sesleri duyabilirken; minimum 20 Hz veren sürücü ile mininum 3 Hz veren sürücünün insan kulağına iletmiş olduğu bassın, diğer seslerin arasındaki seçilimi farklı olacaktır.

Buradaki temel olay 20.000'lik sesi sizin kulağınıza diğer seslerin arasından ne kadar iyi belirtebildiğidir. 20 kHz frekansı, en fazla 20 kHz verebilen bir sürücüden duymak istiyorsanız sürücünün materyalinin, ortam izalosyonunun, hatta havadaki madde oranının bile ideal noktada olduğundan emin olmalısınız. Yok bunları sağlayamıyorsanız herhangi bir 40 kHz verebilen sürücü 20 kHz sesi size çok daha iyi duyurabilir. Frekanstaki minimumu ve maksimumu tepelerde arayış bundan kaynaklanır.

Genişletmek için tıkla...

Evet, anladım. Sürücü 40 bine kadar ses verebiliyorsa 20 binleri fazla distorsiyona uğratmadan verebilir. Fiziksel sınırı 20 bin Hz olan bir sürücü de teorik olrak diğer her şey aynı kalmak koşuluyla distorsiyon daha fazla olacaktır.

Evet o şekilde. Ve,

Meraklı Turşucu dedi:

teorik olrak

Genişletmek için tıkla...

Burası en can alıcı nokta. Kağıt üzerinde diğer her şey aynı kalacaktır. Ancak sesi veren aletin yapısı, kullanılan materyaller ve sürücü tipi, ortamdaki sıcaklık, hava basıncı ve rakım... Her şey etkili burada. Laboratuvar koşullarından uzaklaştıkça maksimum 20 kHz verebilen sürücünün mağlubiyeti açık olacaktır.