Merhaba arkadaşlar,
kız arkadaşımla şöyle tatile nereye gitsek diye düşünürken bu ayı da Belçika ile taçlandıralım diye düşündük. Uzun zamandır gitmek istediğim bir ülkeydi zaten. Güzel plajlarını, tatil köylerini duyduktan sonra içine çekti beni. Zamanımız kısıtlıydı bu yüzden 1 haftalığına gittik. Pegasus ile İstanbul'dan aktarmasız bir şekilde yaklaşık 3.30 saatte Brüksel'e vardık. Biletler el yakıyor tabii ki. 2 kişi gidiş-dönüş olarak yaklaşık 5500 TL'ye gidebiliyor. haftayı bana 1 ay olarak yaşattığı için de acımadım. Değdi.
3 gün kamp yaptık, 4 gün de otelde kaldık. Aşırı bir lüks otel değildi. Ortalama bir otel olmasına rağmen kalitesi iyiydi. Güzelce ağırlanıp cüzi bir rakam ile çıktık.
Sıcaklık olarak ortalama diyebiliriz. Bir Antalya değil, İstanbul gibi bir hava durumu var. Yine de yanmamız için fazlasıyla yeterli bir sıcaklık. Halk genel olarak sakin. Mütevazi, hoşgörülü bir şekilde karşılandık. Çok milletli bir ülke. Her milletten insanla karşılaşabilirsiniz. Almanca ve Fransızca bol konuşuluyor özellikle. Yine de İngilizce seviyesi yüksek halkın. Çok nadir denk geldik bilmeyenlere. Nüfus olarak kalabalık bir ülke değil. Bu yüzden vatandaşlık alması da kolay ülkelerden biri. Refah, rahat bir yaşam isteyen kişilere Belçikayı önerebilirim. Suç oranı düşük, eğitim kalitesi tavanda. Bir insan daha ne ister? Müslümanlar'dan pek hoşlanmasalar da genel olarak halk iyi
Çikolatasıyla ünlü bir ülke. Tattık, hayran kaldık, hayran kalmayla kalmayıp 1 kutu da aldık. Tatlı şeylerden uzak dursam da çikolatası beni cezbetti.
Mimari olarak da kartpostallarda illa ki herkes bir kare görmüştür o yapılardan. Masallardan kopma şehirlere, yapılara sahip.
Bu kadar yeter sanırım Fotoğraflara geçelim daha çok sıkmadan.
Boeing 737 yeni jenerasyon. Muazzam. Bununla gelmek isterdim, görmüşken de ölümleştirelim dedim
4-5 selfie uğruna telefonu heba edecektik
kız arkadaşımla şöyle tatile nereye gitsek diye düşünürken bu ayı da Belçika ile taçlandıralım diye düşündük. Uzun zamandır gitmek istediğim bir ülkeydi zaten. Güzel plajlarını, tatil köylerini duyduktan sonra içine çekti beni. Zamanımız kısıtlıydı bu yüzden 1 haftalığına gittik. Pegasus ile İstanbul'dan aktarmasız bir şekilde yaklaşık 3.30 saatte Brüksel'e vardık. Biletler el yakıyor tabii ki. 2 kişi gidiş-dönüş olarak yaklaşık 5500 TL'ye gidebiliyor. haftayı bana 1 ay olarak yaşattığı için de acımadım. Değdi.
3 gün kamp yaptık, 4 gün de otelde kaldık. Aşırı bir lüks otel değildi. Ortalama bir otel olmasına rağmen kalitesi iyiydi. Güzelce ağırlanıp cüzi bir rakam ile çıktık.
Sıcaklık olarak ortalama diyebiliriz. Bir Antalya değil, İstanbul gibi bir hava durumu var. Yine de yanmamız için fazlasıyla yeterli bir sıcaklık. Halk genel olarak sakin. Mütevazi, hoşgörülü bir şekilde karşılandık. Çok milletli bir ülke. Her milletten insanla karşılaşabilirsiniz. Almanca ve Fransızca bol konuşuluyor özellikle. Yine de İngilizce seviyesi yüksek halkın. Çok nadir denk geldik bilmeyenlere. Nüfus olarak kalabalık bir ülke değil. Bu yüzden vatandaşlık alması da kolay ülkelerden biri. Refah, rahat bir yaşam isteyen kişilere Belçikayı önerebilirim. Suç oranı düşük, eğitim kalitesi tavanda. Bir insan daha ne ister? Müslümanlar'dan pek hoşlanmasalar da genel olarak halk iyi
Çikolatasıyla ünlü bir ülke. Tattık, hayran kaldık, hayran kalmayla kalmayıp 1 kutu da aldık. Tatlı şeylerden uzak dursam da çikolatası beni cezbetti.
Mimari olarak da kartpostallarda illa ki herkes bir kare görmüştür o yapılardan. Masallardan kopma şehirlere, yapılara sahip.
Bu kadar yeter sanırım Fotoğraflara geçelim daha çok sıkmadan.
Boeing 737 yeni jenerasyon. Muazzam. Bununla gelmek isterdim, görmüşken de ölümleştirelim dedim
4-5 selfie uğruna telefonu heba edecektik