Oyunların temelde yapılma amacı paradır. Bu işin yapımındakiler taş yemeyecek herhalde. Oyun yapmanın, bir marangozun para kazanmak için yaptığı masadan hiçbir farkı yoktur.
Bu sebeple bence de sanat olmaya aday degil. Ancak adına baska bir sey denebilir.
Simdi gelelim sanatcılıga. Bir sanatcı eserlerini para kazanmak için yapabilir, bir başka sanatçı paraya ihtiyacı olmadığı için, veya beklentisi olmadığı için yaptıklarına bedel biçmez. Bir diğeri sadece zevk ve hobi için yapar. Kimseye bile duyurmaz.
Benim sanatcı tanımım da soyledir: Yaptıgı eseri maddi acıdan dusunmeyip, sadece icindeki hayal gucunu ve yetenegi dısarıya vurmasıdır. Oyun firması bir açık dünya oyunu yapacak diyelim. Burada araba kullanımından tutun, dışarıdaki etkileşime kadar özen verir değil mi? Neden? Diğer rakiplerine göre bir adım daha önde olsun, daha çok tutulsun, zirvede olup daha çok satsın. Daha çok kazanalım diye. Dur ya, su dısarıdaki alakasız biriyle karakter etkileşime girsin de oyun daha çok sanatsal görünsün diye yapmaz.
Bu sebeple bence de sanat olmaya aday degil. Ancak adına baska bir sey denebilir.
Simdi gelelim sanatcılıga. Bir sanatcı eserlerini para kazanmak için yapabilir, bir başka sanatçı paraya ihtiyacı olmadığı için, veya beklentisi olmadığı için yaptıklarına bedel biçmez. Bir diğeri sadece zevk ve hobi için yapar. Kimseye bile duyurmaz.
Benim sanatcı tanımım da soyledir: Yaptıgı eseri maddi acıdan dusunmeyip, sadece icindeki hayal gucunu ve yetenegi dısarıya vurmasıdır. Oyun firması bir açık dünya oyunu yapacak diyelim. Burada araba kullanımından tutun, dışarıdaki etkileşime kadar özen verir değil mi? Neden? Diğer rakiplerine göre bir adım daha önde olsun, daha çok tutulsun, zirvede olup daha çok satsın. Daha çok kazanalım diye. Dur ya, su dısarıdaki alakasız biriyle karakter etkileşime girsin de oyun daha çok sanatsal görünsün diye yapmaz.