Canan Karatay'dan coronaya kelle paça

Morruk dedi:

Virüsün ilk ortadoğudan çıktığını ve en hızlı İranda yayıldığını bilmiyorsun değil mi?

Genişletmek için tıkla...

Kafirlerdir onlar hocam.

Bağışıklığı güçlendirmek için ve hastalığı hafif geçirmek için söylemiştir. Aşı yerine zaten geçmez bunlar.

Bazı insanlar... Daha doğrusu çoğu insan yaşlandıktan sonra bir köşesine geçip oturmalı.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Üçüncü taraf çerezlerini kabul et

https://giphy.com/X7rLlrp9qGEqA

Anladığım kadarıyla bu virüs bağışıklık sistemi zayıf olan insanlarda daha fazla öldürücü oluyormuş. Orta yaşlı bir insana göre bağışıklık sistemi zayıflayan yaşlılarda ölümlerin daha fazla olması da bunu kanıtlar niteliğinde.

Türk halkının Avrupa'ya göre bağışıklık sisteminin daha güçlü olduğu bilinen bir gerçek. Düzgün beslenirsek, temizliğimize dikkat edersek birkaç kat daha kendimizi korumuş oluruz her türlü hastalığa karşı. Videoyu izlemedim ama böyle bir şeyden bahsediyorsa haksız sayılmaz. Ancak ilaç olarak gösteriyorsa orada dur diyeceksin.

Ben mesela sık hasta olmam. Senede bazen 1, bazen 2 bazen de hiç. Bağışıklık sistemime bağlıyorum bunu da. Yoksa soğuk, sıcak çok dikkat eden biri değilim.

Jira dedi:

Türk halkının Avrupa'ya göre bağışıklık sisteminin daha güçlü olduğu bilinen bir gerçek.

Genişletmek için tıkla...

Bunun kaynağı ne? Böyle bir şey yok. Bilimsel bir geçerliliği yok. Kadınlar sadece erkeklere göre bağışıklık olarak daha güçlü. Ek olarak bağışıklık güçlendirerek bu hastalığa yakalanma ihtimalin falan da azalmaz, virüse karşı da seni ekstra korumaz, tedavi de etmez seni.
Bu iddaanın kökeni Oytun Erbaş herhalde. Böyle bir şey söz konusu bir tür şeylere nasıl inanıyorsunuz ya, bilimsel olarak ırk diye bir kavram yok. Herhangi bir insan topluluğunda da hastalıklara karşı ekstra bağışıklık yok. Irkların genetik zemini yok, sosyal kavramlar bunlar.
Daha geçen gün Fransa'da bir Türk bu virüsten öldü.

Kaynağım yok ancak bir profesörden sözlü olarak duymuştum. Yanlış veya doğru ancak burada vurgulanan bağışıklık sistemini güçlendirip, hastalıklara ve virüslere ekstra kalkan kazanmak ise yanlış olduğunu düşünmüyorum. Zira bildiğim kadarıyla bağışıklık sisteminin güçlü olması virüsle savaşırken etki eden bir durum.

@Gordon Freeman Daha iyi bilgi verebilir.

Tamamen yanlış bir bilgi, Türkler anlayacağın daha dayanıklı falan değil. Bağışıklık güçlendirmek tek başına etki etmiyor. Yaşlılarda bağışıklık sistemi diğer insanlara göre daha zayıf olduğu için daha fazla ölüyorlar. Ama bu demek değil sadece yaşlılar ölüyor, genç insanlarda ölebiliyor, mutlaka tedavi olmak gerekiyor hastanede. Yoksa kelle paçayla, dut pekmeziyle, yumurtayla maalesef ne bu virüsün önüne geçiyorsun ne de hastalığa karşı ekstra dayanıklı olmuyorsun. Virüsün kuluçka süresi epey uzun, insanlar virüsü ciddiye almazsa hastaneye falan geç giderlerse bu virüsün öldürme oranı daha fazla da artıyor. 1-2 yıla kadar COVID-19 virüsü dünyanın neredeyse tamamında efekte olacak. Normal bir grip salgını gibi olacak, sıradan bir hastalık haline geçecek. Sıcaklık artmasıyla beraber tahmin edilen virüsün yayılma hızı yavaşlayacak, bu virüs sıcaklığı sevmiyor.

1918 grip salgınında, güçlü bağışıklık sistemine sahip insanlar da salgına karşı savunmasız kalmışlardır ki, günümüz hastalıkları karşısında da bağışıklığı iyi olan insanlar hastalıklara yakalanabiliyor, bu gerçek.

Jira dedi:

Kaynağım yok ancak bir profesörden sözlü olarak duymuştum. Yanlış veya doğru ancak burada vurgulanan bağışıklık sistemini güçlendirip, hastalıklara ve virüslere ekstra kalkan kazanmak ise yanlış olduğunu düşünmüyorum. Zira bildiğim kadarıyla bağışıklık sisteminin güçlü olması virüsle savaşırken etki eden bir durum.

@Gordon Freeman Daha iyi bilgi verebilir.

Genişletmek için tıkla...

Nerelerdeydin ya, geri dönmene sevindim. Etiket bildirimi gelmemiş biraz da yoğun olunca gözümden kaçmış

Aslında önceden de yazmıştım ama gerilerde kalmış mesajlarım. Corona virüsü çok da güçlü bir virüs değil(ama çok da hafife alınmamalı). Eğer bağışıklık sistemin güçlüyse hastalığı atlatabiliyorsun. Bu açıdan düşündüğümüzde immün sistemi güçlendirecek her şey bize fayda sağlar. Kelle paçanın virüse yakalanma ihtimali üzerinde bir etkisi olmuyor. Sabah akşam kelle paça içmeye gerek yok. Normal bir şekilde düzenli beslenmek yeterli. Enfekte kişilere hastanede gerekli ilaçları biz veririz zaten. Özellikle kullanacağınız bir ilaç da yok yani. Maskeler de çok etkili değil. El ve yüz temizliğine dikkat edip toplu alanlarda çok fazla bulunmamak gerekiyor.


Virüslerin hücrelere girebilmesi için hücrelerin dışındaki reseptörlere tutunmaları gerekiyor. Mesela bazı insanlarda bazı virüslerin tutunabileceği reseptörler olmuyor bu yüzden o insanlar o virüslere karşı bağışıklık sahibi oluyor. Virüslerin bulaşma sistemi böyle işliyor. Eğer virüsün tutunacağı protein sende az miktarda bulunuyorsa yakalanma ihtimalinde doğru orantılı bir şekilde azalıyor. Eğer mutasyon sonucu sende proteinler yoksa yakalanma ihtimalin de kalmıyor. Oytun Erbaş'ın dediklerine dair bir araştırma bulamadım. En azından ACE2 proteininin Türklerde daha az olduğunu kanıtlayan bir çalışma yok. Zannediyorum ki SARS ile olan benzerliğinden yola çıkarak böyle bir şeyler söyledi ancak unutmamak lazım ki Corona SARS'tan daha farklı. Bulaşması, öldürücülüğü, afiniteleri gibi farklılıklar mevcut.

Çok fazla bilgi kirliliği var, herkes bir yerden duyduğunu yazıyor o yüzden resmi kaynaklar hariç gördüğünüz bilgilere hemen inanmayın derim.