CS2'de kasa açmak haram sayılır mı?

1. örnekteki a kişinin kasa açmak için gerekli olan parayı nereden bulduğu ile alakalı bir durum haram olup olmaması. Eğer kendi parasını yatırıp kasa açıyorsa haram. Ama haftalık ödüllerde gelen kasayı yine haftalık ödüllerde gelen dropları satıp anahtar alıyorsa haram değil diye düşünüyorum.

Kendi paranı riske edip kasa açıp katlamaya çalışmakla, rulet oynamak aynı mantık. İkisinde de amaç parayı riske atıp daha fazlasını almak.
Haftalık ödülleri satıp kazandığı parayla anahtar almak ve sonrasında kasa açmak haram değil diyorsunuz. Büyük bir çelişki. Haftalık ödüller zaten direkt haram. İki örnekle anlatayım.
  1. Çalışıp kazandığım parayla oyunda kasa ve anahtar satın aldım. Kasayı açtım. Sonucuna bakmamıza gerek kalmadan durum haram oluyor çünkü rastgele bir ürün elde edeceğim.
  2. Hiç para yatırmadım, hediye de gelmedi, kasa da açmıyorum. Haftalık ödüllerden bana rastgele eşyalar geldi. Durum haram oluyor çünkü rastgele bir ürün elde edeceğim. Para harcamadım ama zaman harcadım.
Mantıken durum bu. Ha eğer detaya inip "ama kasayı başkası almış" ya da ne bileyim "Gabe bana anahtarı bizzat kendi hediye etti" gibi durumları işin içine sokup konuyu kendi isteklerimize göre şekillendireceksek o zaman birisi çıkar "ibadet etmediğiniz her an boşa gidiyor, oyun oynamak haramdır" der ve cevap veremeyiz.

Bir şey verip karşılığında rastgele bir şey alıyorsan haram. Böyle kabul ediyorsunuz. O zaman verilen şeyin illa para olmasına gerek yok. Verilen zaman da buna dahildir. Eğer haftalık ödülde elde edilecek eşya belli olsa o zaman haram olmaz. Mesela bu haftanın ödülü 'AWP Dragon Lore' olarak belirlense ve biz de bunu bilsek bunun için zaman ya da para harcamamız ve sonucunda o eşyayı elde etmemiz haram olmuyor. Ama bu haftanın ödülü 'AWP Dragon Lore' ya da 'USP-S Printstream' denirse ve hangisini kazanacağımız belli değilse bu haram oluyor. Kaldı ki böyle bir bilgi hiçbir zaman verilmiyor. Yalnızca 4 adet ürün sunulacağını biliyoruz. Belki değişmiştir ben oynarken 4'tü.

*Bunların hâlâ kesin bir sonuca varılmamış felsefi konular olduğunu unutmayalım. Yazdıklarım, bildiklerim ışığında oluşmuş kişisel fikirlerimden ibarettir. Kimseye 'bu kesin olarak böyledir' deme niyetinde değilim.
 
2025 yılında hala dinine bağlı, masum sorular soran bir insanı görmek gözlerimi yaşarttı desem abartmak olmaz. Asla değişme lütfen. Doğru yoldan ayrılmaman dileğiyle. Yolun açık olsun.
 
2025 yılında hala dinine bağlı, masum sorular soran bir insanı görmek gözlerimi yaşarttı desem abartmak olmaz. Asla değişme lütfen. Doğru yoldan ayrılmaman dileğiyle. Yolun açık olsun.
Bu bir yanılgı. Maalesef bazen öyle detaylara takılıyoruz ki gören "vay be, bu kişi cennetlik" der. Sonra o ince detaylar üzerine tartışan kişinin Allah'ın emri olan 5 vakit namaz ibadetini yerine getirmediğini ya da diğer ahlaki konuları (haram vb) hiçe saydığını görüyoruz. En basit örneklerden biri başkalarının arkasından konuşmak. Bu tarz konular genelde "masumluk" kaynaklı değil "bilgisizlik" kaynaklı oluyor. Bunu eleştiri olarak söylemiyorum.
 
Haftalık ödülleri satıp kazandığı parayla anahtar almak ve sonrasında kasa açmak haram değil diyorsunuz. Büyük bir çelişki. Haftalık ödüller zaten direkt haram. İki örnekle anlatayım.
  1. Çalışıp kazandığım parayla oyunda kasa ve anahtar satın aldım. Kasayı açtım. Sonucuna bakmamıza gerek kalmadan durum haram oluyor çünkü rastgele bir ürün elde edeceğim.
  2. Hiç para yatırmadım, hediye de gelmedi, kasa da açmıyorum. Haftalık ödüllerden bana rastgele eşyalar geldi. Durum haram oluyor çünkü rastgele bir ürün elde edeceğim. Para harcamadım ama zaman harcadım.
Mantıken durum bu. Ha eğer detaya inip "ama kasayı başkası almış" ya da ne bileyim "Gabe bana anahtarı bizzat kendi hediye etti" gibi durumları işin içine sokup konuyu kendi isteklerimize göre şekillendireceksek o zaman birisi çıkar "ibadet etmediğiniz her an boşa gidiyor, oyun oynamak haramdır" der ve cevap veremeyiz.

Bir şey verip karşılığında rastgele bir şey alıyorsan haram. Böyle kabul ediyorsunuz. O zaman verilen şeyin illa para olmasına gerek yok. Verilen zaman da buna dahildir. Eğer haftalık ödülde elde edilecek eşya belli olsa o zaman haram olmaz. Mesela bu haftanın ödülü 'AWP Dragon Lore' olarak belirlense ve biz de bunu bilsek bunun için zaman ya da para harcamamız ve sonucunda o eşyayı elde etmemiz haram olmuyor. Ama bu haftanın ödülü 'AWP Dragon Lore' ya da 'USP-S Printstream' denirse ve hangisini kazanacağımız belli değilse bu haram oluyor. Kaldı ki böyle bir bilgi hiçbir zaman verilmiyor. Yalnızca 4 adet ürün sunulacağını biliyoruz. Belki değişmiştir ben oynarken 4'tü.

*Bunların hâlâ kesin bir sonuca varılmamış felsefi konular olduğunu unutmayalım. Yazdıklarım, bildiklerim ışığında oluşmuş kişisel fikirlerimden ibarettir. Kimseye 'bu kesin olarak böyledir' deme niyetinde değilim.
Eyvallah dostum, yazdıkların baya mantıklı geldi. Zaten ben de kesin haramdır falan demedim, öyle bir ilmim yok. Sadece kendi mantığıma göre düşündüm.

Ama 2. seçenekte direk bir “karşılık” olayı yok aslında. Oyun diyoki “gel oyna, aktif ol, ben de sana içinden rastgele bir şey çıkacak bir ödül vereyim” bu durum biraz şey gibi, bir şirkette çalışıyorsun belli bir satış hedefini geçersen şirket “gel şu çarkı çevir, ne gelirse o senin” diyo. Bu senin cebinden çıkan bir şey değil, tamamen şirketin kendi rızasıyla verdiği bir hediye. O yüzden haftalık ödüllerde bence bu kategoriye giriyor ve bana göre sakıncalı değil.

E harcanan para değil zaman, zamanın karşılığında bir şeyler alıyorsun demende de haklısın ama o biraz fazla derine inmek oluyor. Çünkü öyle derine inersek, senin dediğin gibi “boşa harcanan zaman” mevzusuna kadar gider. O zaman video izlemek, reels izlemek, maç izlemek hepsi haram olur. Onlara da “haram” denmiyor zaten, “malayani vakit geçirmek” deniyorki dinimiz buna haram değil ama gereksiz, yani sakıncalı diyor.
 
Ama 2. seçenekte direk bir “karşılık” olayı yok aslında. Oyun diyoki “gel oyna, aktif ol, ben de sana içinden rastgele bir şey çıkacak bir ödül vereyim” bu durum biraz şey gibi, bir şirkette çalışıyorsun belli bir satış hedefini geçersen şirket “gel şu çarkı çevir, ne gelirse o senin” diyo. Bu senin cebinden çıkan bir şey değil, tamamen şirketin kendi rızasıyla verdiği bir hediye. O yüzden haftalık ödüllerde bence bu kategoriye giriyor ve bana göre sakıncalı değil.
Burada hala çelişki var. "Oyunu oyna ben de sana rastgele bir ödül vereyim", "satış hedefini tuttur ben de sana rastgele bir ödül vereyim". Dikkat ederseniz oyunu oynamak ya da satış hedefini tutturmak karşılığında verilen şeyler bunlar. Yani hala karşılıklı. Ben oyunu uzun süredir oynamıyorum ama hesabım var. Bana da versin hediyeyi? Vermiyor çünkü karşılıklı ama asıl sorun karşılıklı olması değil. "Oyunu oyna X ödülü al, satış hedefini tuttur bir maaş ikramiye al" dense normal ama öyle yapılmıyor. Burada olayın ana sebebi rastgelelik. Verdiğin karşısında ne alacağın belli değil.
 
Burada hala çelişki var. "Oyunu oyna ben de sana rastgele bir ödül vereyim", "satış hedefini tuttur ben de sana rastgele bir ödül vereyim". Dikkat ederseniz oyunu oynamak ya da satış hedefini tutturmak karşılığında verilen şeyler bunlar. Yani hala karşılıklı. Ben oyunu uzun süredir oynamıyorum ama hesabım var. Bana da versin hediyeyi? Vermiyor çünkü karşılıklı ama asıl sorun karşılıklı olması değil. "Oyunu oyna X ödülü al, satış hedefini tuttur bir maaş ikramiye al" dense normal ama öyle yapılmıyor. Burada olayın ana sebebi rastgelelik. Verdiğin karşısında ne alacağın belli değil.
Maaşlı çalışmak da rastgelelik senin bu mantığınla. Sen sabit x miktar kazanıyorsun ama bu x miktarın alabileceği şeyler her ay değişiyor, alım gücü düşüyor, her minibüse bindiğinde kaç para vereceğin bile şansına kalmış bu ay bir anda 35 oldu mesela. Oyundaki drop da genellikle 50 cent ediyor ancak yerine göre daha düşük veya daha fazla da olabilir. Bir emeğin karşılığı kumar değildir haram da değildir. Burada işini şansa bırakmıyorsun, şansına göre ödülün değişiyor ancak her türlü bir ödül var.
 
Burada hala çelişki var. "Oyunu oyna ben de sana rastgele bir ödül vereyim", "satış hedefini tuttur ben de sana rastgele bir ödül vereyim". Dikkat ederseniz oyunu oynamak ya da satış hedefini tutturmak karşılığında verilen şeyler bunlar. Yani hala karşılıklı. Ben oyunu uzun süredir oynamıyorum ama hesabım var. Bana da versin hediyeyi? Vermiyor çünkü karşılıklı ama asıl sorun karşılıklı olması değil. "Oyunu oyna X ödülü al, satış hedefini tuttur bir maaş ikramiye al" dense normal ama öyle yapılmıyor. Burada olayın ana sebebi rastgelelik. Verdiğin karşısında ne alacağın belli değil.
Rastgelelik tek başına haramı doğurmuyor bu arada, mesele o rastgeleliğin bir menfaat karşılığında risk oluşturup oluşturmadığı. Oyunda haftalık ödül almak kumar değil çünkü ortada bir risk, bir kayıp ihtimali yok. Sadece fazladan bir hediye var.

Kısaca özetleyeyim, ben bir şey vermiyorum, sadece oynuyorum. Oyun bana kendi isteğiyle bir şey veriyor. Aradaki fark çok ince ama çok kritik. O yüzden “karşılıklı” diyemeyiz, çünkü bu bir alışveriş değil, tamamen tek taraflı bir jest.

Yine karşılıklı alışveriş var, zamanını veriyorsun diyebilirsin bunun hakkındaki düşüncemi bir önceki cevabımda vermiştim.
 
Maaşlı çalışmak da rastgelelik senin bu mantığınla. Sen sabit x miktar kazanıyorsun ama bu x miktarın alabileceği şeyler her ay değişiyor, alım gücü düşüyor, her minibüse bindiğinde kaç para vereceğin bile şansına kalmış bu ay bir anda 35 oldu mesela. Oyundaki drop da genellikle 50 cent ediyor ancak yerine göre daha düşük veya daha fazla da olabilir. Bir emeğin karşılığı kumar değildir haram da değildir. Burada işini şansa bırakmıyorsun, şansına göre ödülün değişiyor ancak her türlü bir ödül var.
İş başka bir noktaya gidiyor. O zaman şöyle düşünelim: ekmek alıyoruz ve gram fiyatına göre ödeme yapıyoruz. Diyelim ki 10 gram ekmek 10 lira. Ben 10 lira verdim ama bana verilen ekmek 10 gramdan az ya da çok ama biz bunu 10 gram sanıyoruz. Bu durumda ekmek almak haram. Verdiğiniz örnek işi bu noktaya doğru götürüyor.

Maaşın sabit olması ancak zamanla alım gücünün düşmesi-artması haram değil. Piyasa şartlarının değişmesi bir şeyi değiştirmez.

Verdiğiniz örneği de tam olarak ele alalım. Ben 10 bin lira maaşla anlaştım ve zamanla alım gücüm düştü ancak maaşım aynı. Bu durumda hiçbir sakınca yok. Eğer ki 10 bin liraya anlaştığım maaş önceden anlaşılmamış sebeplerden ötürü artırılıyor ya da azaltılıyorsa bu durum sakıncalı. Maaşımı herhangi bir şeye endekslemeden direkt sayılar üzerinden anlaştıysam o sayıyı almam gerekir.



Rastgelelik tek başına haramı doğurmuyor bu arada, mesele o rastgeleliğin bir menfaat karşılığında risk oluşturup oluşturmadığı. Oyunda haftalık ödül almak kumar değil çünkü ortada bir risk, bir kayıp ihtimali yok. Sadece fazladan bir hediye var.

Kısaca özetleyeyim, ben bir şey vermiyorum, sadece oynuyorum. Oyun bana kendi isteğiyle bir şey veriyor. Aradaki fark çok ince ama çok kritik. O yüzden “karşılıklı” diyemeyiz, çünkü bu bir alışveriş değil, tamamen tek taraflı bir jest.

Yine karşılıklı alışveriş var, zamanını veriyorsun diyebilirsin bunun hakkındaki düşüncemi bir önceki cevabımda vermiştim.
Evet, ben de tam olarak bundan bahsediyorum. Rastgelelik tek başına haram demek doğru değil buna katılıyorum. Mesele rastgeleliğin nasıl ve ne amaçla kullanıldığı. Burada kesin bir sonuca ulaşmak da kolay değil çünkü herkes inanmak istediğine inanıyor.

Bu konuda hatırladığım alkol satışının saat 10'dan sonra yasak olmasıyla ilgili esprili bir video vardı.
Müşteri: Ben içimden gelerek bakkala para hediye ediyorum.
Bakkal: Ben de içimden gelerek müşteriye alkol hediye ediyorum.

Buradaki durum da benzer: "Ben sadece eğlenmek için oynuyorum" diyoruz ama sistemin oynayanlara "hediye" vereceğini baştan biliyoruz. Bu noktada iş karşılıksız bir eğlenceden çıkıyor, ödül beklentisi devreye giriyor. Yani süreçte niyet ve karşılık konuları bulanıklaşıyor.

Kesin bir hüküm olmadığından, akıl yürütüp en doğru görünen sonuca varmak kişisel olarak tek çare gibi görünüyor.
 
Son düzenleme:

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı