Diş hekimliğini bırakıp geçiş yapmak

Merhaba @marabaccci. Öncelikle MYP ile yatay geçiş yapmak istiyorsanız ve geçeceğiniz bölümün eğitim dili en az %30 İngilizce ise sizden hazırlık sınavını geçmenizi istiyorlar diye biliyorum.

Evet biliyorum haberim var. Hazırlık sınavını geçebileceğimi düşünüyorum ki hazırlık okumak çok da problem değil benim için.
 
Dostum kesinlikle Sakarya Üniversitesi bilgisayar mühendisliğini öneririm. Sağlam kadrosu ve akreditasyonu var. Sıralaması 39k. MYP ile geçiş yapabilirsin. Bilgisayar müh bazında Muğla sıtkı koçman üniversitesi ve abdullah gül ünisi de var ikisi de iyi. Bence geçebilirsin bunlara. Endüstri istemezsin sanıyorum. Elektrik elektronik düşünürsen de Ankara yıldırım beyazıt üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi'ni tavsiye ederim ikisi de çok iyi.
 
Sınava hazırlanırken okuduğum lisede TEKNOFEST birinci ve ikincileri çıkmıştı. Çok özenmiştim. Lise boyunca astronomi ve fizik dersine, kendimi bildim bileli matematiğe, son iki senedir de yazılıma ilgim vardı. 2023 YKS sonunda sayısal 37772 sıralama yaptım ve yaşadığım şehirde yani Malatya'da son gün kararsızlığı ve akraba-aile baskısıyla 19. tercihime diş hekimliği yazdım. İstediğim mühendisliklerin öne çekmesiyle diş hekimliği kazandım. Kendini hep mühendisliğe şartlamış "ne olursa olsun sağlık sektöründe çalışmam" diyen birisi olarak sonucu görür görmez yıkıldım. Yapacak bir şey yoktu. Kabullenip okumaya başladım. Tıbbı biyokimya dersi dışında herhangi bir dersi mantık ile öğrenmiyorum. Ya ezber ya da el işçiliği yapıyoruz. Anatomi de sadece ezber yapıyoruz. Morfoloji dersinde sabundan diş yapıyoruz. Biyoistatistik, diş hekimliği tarihi, iletişim becerileri gibi haftada 1 ders olanları çok önemsemiyorum dürüst olmak gerekirse. Dinleyip geçiyorum.

Bir şey öğrenmemek beni rahatsız ediyor artık. Bir dönem kabulleniyorum zevkle okula gidiyorum. Sonra bir şeyler tetikliyor ve gerçekten sevmediğimi kendimi kandırdığımı fark ediyorum. Okulda sosyallik sıfır üstelik ders bitiminde hemen eve kaçmıyorum sosyalleşmeye çalışıyorum ama gerçekten yapacak hiçbir şey yok. Sinema bile yok. Şehir zaten yıkıldı. Gidecek bir yer yok ki zaten memleketim olduğu için her yerini gördüm. Hayatımda ne bir sosyallik var ne bir vizyonlu hareket. Okulumu gerçekten severek değil de "vaziyeti idare et, canını sıkma" diyerek okuyorum. Dönem içinde herhangi bir geçiş hakkım olmadığı için de 1 sene boyunca buna mecburen devam edeceğim. Bölümün parasının iyi olduğunun farkında da olsam inanın parayı umursamıyorum. Maddi olarak çok zor zamanlar geçirdim ama huzurum vardı. Benim için her şey para değil. Beni az da olsa tatmin edecek, bir şeyler öğrenmemi, network yapmamı sağlayacak ve sıralamama gelen bir yere hemen geçmek gerçekten isterdim. Ama 1 sene sonra geçiş yapacak olmak ve zamanın boşa geçiyor olması da geçiş fikrinden beni gerçekten soğutuyor. Biraz fazla uzattım belki ama gerçekten ne yapmam gerek bilmiyorum. Tecrübeli abi-ablalarımı ve diğer herkesin fikrini almak isterim. Şimdiden teşekkürler.
Ne yaptınız hocam
 
Ne yaptınız hocam.

Sanırım büyüdüm.
5 Kasım'da buraya son yanıtımı yazdıktan sonra vizeler başladı. Alttan ders alma sisteminin olmamasıyla "bir dersten kalırsam zaten boş olan senem fiziksel anlamda da boş geçmiş olacak" düşüncesiyle aldım kağıt kalemi ders çalışmaya başladım. Tüm dönemi ders çalışmadan geçince çoğu dersten tökezledim, 30'lar 40'lar havada uçuşuyordu. Sınavlardan sonra ara tatile girdik. Kafamı toparlayıp en azından bu senemi güzel ve verimli geçirmeye, üzerimdeki enkazı atmaya karar verdim. Değişiklik yapıp yapmayacağıma sene sonundan önce karar vermeye çalışmanın anlamsız olduğunu irdeledim. Bu karar sonucunda güzel bir tıraş oldum. Giyimimi ve kendime verdiğim özeni arttırdım. Okuldaki derslere katıldım. Var olan arkadaşlarımla daha çok zaman geçirip yeni arkadaşlar edindim. Haftanın her günü düzenli tiyatroya gittim. Çarşıdaki dönercimize, ara sıra okeye gitmeyi de grup olarak ihmal etmiyorduk. Bölümüme daha fazla alışmama bu etkenler çok yardımcı oldu. Somut olarak ele alınca iş bulma ve maaş konusunda daha güçlü imkanlarının olduğunu kendime hatırlattım ve diş hekimliğini sevmeye çalıştım. 2. dönemin ortalarında 2 kez yurt içi tatile çıktım. Bunlardan biri ömrümde ilk defa gittiğim İstanbul'du. 10 gün boyunca ayaklarım su toplayana kadar gezdim. O gezide "okumam gereken şehrin burası olduğunu, aslında bölümü değil şehri sevmediğimi" anladım. Seneyi bol bol bütünleme sınavına girerek bitirdim. (2.43 ortalama da olsa sınıfta kalmamıştım) Sorumluluk anlamında hiçbir yük taşımadığım, bol bol zamanımın olduğu bir yaz tatiline girdim. Kafama göre gezdim. Yazın sonuna doğru yatay geçiş başvuruları başlamıştı. Yatay geçiş için çok elverişli şartlara sahip değildim. MYP ile geçiş için de güzel bir bölüm göremiyordum. Zaten görseydim en başında hiç buralara düşmezdim. YÖK kararıyla 6 Şubat'ta depremden etkilenen öğrencilere verilen özel öğrencilik hakkı ile İstanbul Üniversitesi - diş hekimliği fakültesine 1 seneliğine de olsa (şu anlık) geçiş yaptım. Özel öğrencilik yatay geçiş gibi değil. 1 seneliğine gittiğin üniversitede okuyup geri döndüğün bir sistem. 5. sınıfta bile yapsan diplomanı kendi üniversitenden alıyorsun. Erasmus gibi düşün yani. Şu anda çapa diş 2. sınıf öğrencisi olarak bölümümden ve gelecekteki Benin yapacağı meslekten memnunum. (içimde hala uçak mühendisliği aşkı var ama havalimanları dışında artık çok ön plana çıkmıyor) İstanbul'da okumak kıymetini bilirsen çok güzel bence. Yapacak, gezecek bir sürü şey var. 2. sınıfta buraya geçiş yapmanın kötü yanları da var elbette. Sınıfta herkes geçen seneden beri kaynaşıp gruplaşmış. 1 aydan fazla süredir birçok kişi ile tanıştım ama henüz kendime göre kafa dengi bir grup bulamadım. Zamanla onun da olacağına inanıyorum. Olmazsa da sorun değil, tek başıma zaman geçirmekten de keyif alabilen bir insanım. Biraz günlük gibi oldu ama şu anlık durumlar böyle. Merak edilenler olursa sorabilirsiniz her türlü soruya açığım.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı