DISCO ELYSIUM
Not: Spoiler yoktur.
Biz kimiz, adımız ne, nasıl birisiyiz, işimiz ne, neredeyiz, hiçbir şey ama hiçbir şey bilmiyoruz. Aniden bir odada uyanıyoruz ve hiçbir şey bilmeden aşağı kata inip ne olduğunu öğrenmeye çalışırken bir meslektaşımız gelip bize vaka hakkında soru sormaya başlıyor. İşte bu andan itibaren vereceğimiz kararlar hem vakanın kaderini hem de kendi kaderimizi belirleyecek.
Hayatımda pek RPG oyunu oynayan birisi değilim fakat bu oyun RPG denilince ilk akla gelinmesi gerekenlerden olduğunu düşünüyorum. Dedektiflik, polisiye oyunlarında genellikle bir vakayı çözmeye çalışırız ancak Disco Elysium'da sadece vakayı değil kendimizi de, kendimizin kim olduğunu da çözmeye çalışıyoruz.
Oyunun hikayesi oldukça etkileyici ve sürükleyici, içine çeken bir yapısı var. Zaman zaman kendimizi çok sinirli bulduğumuz anlar oluyor. Mesela Cuno diye bir terbiyesizin polis memuruna küfürlü konuşmasına ve saygısızlığına ne kadar sabırlı olabilirsiniz ya da mahalledeki insanların neredeyse yarısının uyuşturucu etkisinde olmasına, kendi kanunlarını kendileri koymasına, en zoru ve kötüsü de polislerden nefret etmesine...
İşte böyle bir yerde hafızamızı kaybetmişken bir de zorlu bir vakayı çözmeye çalışıyoruz. Neyse ki yanımızda halimizden anlamaya ve bize yardım etmeye çalışan teğmen kim meslektaşımız ve "düşüncelerimiz" var.
İÇERİK
Bu tür oyunlarda grafikleri, oynanışları, mekanikleri konuşmaya gerek yok zaten. Oyunun müzikleri ve sesleri gerçekten iyi, oyunda rolleri çok değil ama azda değil. 40 saatin tamamını dolu dolu, hiç sıkılmadan oynadım.
Sevmediğim bir yönü var o da zar atma olayı. Buradaki mantık ya çok saçma ya da ben anlamadım. Kazanma olasılığım %97 iken de kaybettiğim oldu %3 iken de kazandığım oldu. Bu durumda son kayıttan tekrar oynatırsanız kabul olana kadar devam edersiniz, o yüzden sık sık kayıt almayı unutmayın.
Benim için incelememin en önemli kısmı Disco Elysium'un bana hayatımda farklı bir bakış açısı sunan bir oyun olması. Geçen muhabbetler ve diyaloglar hakikatten de insana kendi hayatını sorgulatıyor. Sıradan bir oyun değil! Disco Elysium kendimizi polis memuru hissettirmeyi başarmış bir oyun. Bunun yanı sıra siyaseti, sanatı, müziği, ve dini de içeriğine katmış bir oyun. Ayrıca Türkçe dil desteği içinde çok teşekkür ediyorum. Böyle bir oyunu Türkçeye çevirmek gerçekten de kolay değil ve çok emek isteyen bir iş. Buna rağmen bu oyun indirimde 15 TL'ye düşüyor, inanılır gibi değil!
Oynamayanın büyük bir şey kaçıracağını düşünüyorum. Okuduysanız teşekkür ederim dedektif.
Derecelendirme ===> 9,5/10
(Bu arada bu ilk incelememdi, umarım pek bir eksiğim yoktur ve hata yapmamışımdır. Eleştirilere ve yorumlara açığım.)
Not: Spoiler yoktur.
Biz kimiz, adımız ne, nasıl birisiyiz, işimiz ne, neredeyiz, hiçbir şey ama hiçbir şey bilmiyoruz. Aniden bir odada uyanıyoruz ve hiçbir şey bilmeden aşağı kata inip ne olduğunu öğrenmeye çalışırken bir meslektaşımız gelip bize vaka hakkında soru sormaya başlıyor. İşte bu andan itibaren vereceğimiz kararlar hem vakanın kaderini hem de kendi kaderimizi belirleyecek.
Hayatımda pek RPG oyunu oynayan birisi değilim fakat bu oyun RPG denilince ilk akla gelinmesi gerekenlerden olduğunu düşünüyorum. Dedektiflik, polisiye oyunlarında genellikle bir vakayı çözmeye çalışırız ancak Disco Elysium'da sadece vakayı değil kendimizi de, kendimizin kim olduğunu da çözmeye çalışıyoruz.
Oyunun hikayesi oldukça etkileyici ve sürükleyici, içine çeken bir yapısı var. Zaman zaman kendimizi çok sinirli bulduğumuz anlar oluyor. Mesela Cuno diye bir terbiyesizin polis memuruna küfürlü konuşmasına ve saygısızlığına ne kadar sabırlı olabilirsiniz ya da mahalledeki insanların neredeyse yarısının uyuşturucu etkisinde olmasına, kendi kanunlarını kendileri koymasına, en zoru ve kötüsü de polislerden nefret etmesine...
İşte böyle bir yerde hafızamızı kaybetmişken bir de zorlu bir vakayı çözmeye çalışıyoruz. Neyse ki yanımızda halimizden anlamaya ve bize yardım etmeye çalışan teğmen kim meslektaşımız ve "düşüncelerimiz" var.
İÇERİK
Bu tür oyunlarda grafikleri, oynanışları, mekanikleri konuşmaya gerek yok zaten. Oyunun müzikleri ve sesleri gerçekten iyi, oyunda rolleri çok değil ama azda değil. 40 saatin tamamını dolu dolu, hiç sıkılmadan oynadım.
Sevmediğim bir yönü var o da zar atma olayı. Buradaki mantık ya çok saçma ya da ben anlamadım. Kazanma olasılığım %97 iken de kaybettiğim oldu %3 iken de kazandığım oldu. Bu durumda son kayıttan tekrar oynatırsanız kabul olana kadar devam edersiniz, o yüzden sık sık kayıt almayı unutmayın.
Benim için incelememin en önemli kısmı Disco Elysium'un bana hayatımda farklı bir bakış açısı sunan bir oyun olması. Geçen muhabbetler ve diyaloglar hakikatten de insana kendi hayatını sorgulatıyor. Sıradan bir oyun değil! Disco Elysium kendimizi polis memuru hissettirmeyi başarmış bir oyun. Bunun yanı sıra siyaseti, sanatı, müziği, ve dini de içeriğine katmış bir oyun. Ayrıca Türkçe dil desteği içinde çok teşekkür ediyorum. Böyle bir oyunu Türkçeye çevirmek gerçekten de kolay değil ve çok emek isteyen bir iş. Buna rağmen bu oyun indirimde 15 TL'ye düşüyor, inanılır gibi değil!
Oynamayanın büyük bir şey kaçıracağını düşünüyorum. Okuduysanız teşekkür ederim dedektif.
Derecelendirme ===> 9,5/10
(Bu arada bu ilk incelememdi, umarım pek bir eksiğim yoktur ve hata yapmamışımdır. Eleştirilere ve yorumlara açığım.)
Son düzenleme:
