Felsefede hiç bir şey için kesin doğru denmiyor. Ve bana göre her düşünce görecelidir, peki nasıl emin olabiliriz? Şu an inandığınız şeylerin bir yalan olduğunu düşünün, her şeyden bu kadar şüphe etmek insanı hasta eder. Nedir düşünceleriniz ve bunu nasıl bastırıyorsunuz?
Evet bu işe yarar, ama ondan ne kadar emin olabilirsin? Ya da o doğru çıktığında sen var olmayacaksan, bütün ömrünü bir yalan içinde geçireceksen, ve bu yalan uğruna bir şeyler yapacaksan. O zaman ne yaparsın? Lütfen ölü olacağım için önemi kalmaz gibi bir yanıt verme.
Evet bu işe yarar, ama ondan ne kadar emin olabilirsin? Ya da o doğru çıktığında sen var olmayacaksan, bütün ömrünü bir yalan içinde geçireceksen, ve bu yalan uğruna bir şeyler yapacaksan. O zaman ne yaparsın? Lütfen ölü olacağım için önemi kalmaz gibi bir yanıt verme.
O zaman ya her doğru için bir anti doğru bulacaksın - ki bu sonsuza kadar gider - ya da @Jira'nın da dediği gibi, başlangıçta tüm doğrularını bilim ve gözlem gibi veya türevi sağlam temellere yaslayacaksın.
Kendine ''biz insanlar var olduğumuzdan emin miyiz? sorusunu sorabiliyorsan zaten varsındır. Yok olsaydın var olduğunu düşünemeyeceğine göre bu da onun gibidir.
İnsanlar kendilerine göre doğru veya yanlış seçenekler bulabilir. Bu zaten kişisel bir inanış oluyor. Bilim dediğimiz şey de bunu evrenselliğe dönüştürüyor. Bu açıdan bakmak gerek.
Sofistler akıldan istifa etmişler. Nitekim her şeyden şüphe etmelerini sağlayan o mekanizmadan dahi şüphe etmişler. Fakat Descartes böyle yapmamış. Metodik şüphe kavramsallaştırması yapıp aklı kullanarak nasıl elde edildiği hatırlanmayan tüm inanç ve düşüncelerden şüphe ederek hakikate ulaşmayı amaçlamış.
O zaman ya her doğru için bir anti doğru bulacaksın - ki bu sonsuza kadar gider - yada @Jira nın da dediği gibi, başlangıçta tüm doğrularını bilim ve gözlem gibi veya türevi sağlam temellere yaslayacaksın.
Kendine ''biz insanlar var olduğumuzdan emin miyiz? sorusunu sorabiliyorsan zaten varsındır. Yok olsaydın var olduğunu düşünemeyeceğine göre bu da onun gibidir.
İnsanlar kendilerine göre doğru veya yanlış seçenekler bulabilir. Bu zaten kişisel bir inanış oluyor. Bilim dediğimiz şey de bunu evrenselliğe dönüştürüyor. Bu açıdan bakmak gerek.
Sen çok yüzeysel baktığın için bu konuda aynı fikirde olamayız. Ona göre gidersek, bir düşünür ''düşünmek, yapmaktır'' demişti. Kim olduğunu hiç hatırlamıyorum. Yüzeysel bakarsak, yapmak fiziksel bir eylem gerektirir, o zaman yapmış sayılır mı? Ya başka bir iradenin yansımasından ibaret aç varlıklarsak? Varlığımızda bir mantık arıyorsak?
Diğer taraftan, haklısın her şey göreceli. Ama bilim de şu an için gerçek sadece, ya da değil? Bir saniye sonra bir şey bulunup tamamen değiştirilebilir. O yüzden ben her şeyin göreceli olduğuna, sadece zamanla bulunabileceğine inanan birisiyim. Tek sorunum, o şeyi bilememek...
Sofistler akıldan istifa etmişler. Nitekim her şeyden şüphe etmelerini sağlayan o mekanizmadan dahi şüphe etmişler. Fakat Descartes böyle yapmamış. Metodik şüphe kavramsallaştırması yapıp aklı kullanarak nasıl elde edildiği hatırlanmayan tüm inanç ve düşüncelerden şüphe ederek hakikate ulaşmayı amaçlamış.
Aslında doğrudan basit bir şekilde emin olabilirsiniz. Biliyorsunuz her şeyin bir enerjisi vardır. Burada varlık konusuna gireriz. Varlığından emin olmadığınız bir şey hakkında mantık yürütün. Ayrıca emin olamadığınız bir şeyi enerji ile ilişkilendirmeyi deneyin. O zaman sonuca ulaşmak daha kolay oluyor.