Phreak
Hectopat
- Katılım
- 15 Mayıs 2021
- Mesajlar
- 571
- Çözümler
- 1
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
Ödevimin konusu edebiyatın toplum ile ilişkisi hakkında kompazisyon nasıl olmuş sizce acilen cevaplar mısınız?
Edebiyat genel olarak sanat ve toplumun ifadesi ve yorumunun ortak noktasıdır ve toplumu en iyi hale getirmek için yazar sanatı kullanır. Sanat, siyaset, bilim, felsefe, din başta olmak üzere bu alanlarda çalışır. Özetle toplum edebiyatı şekillendirir bu şekillendirmeler ise yazarlar aracılığıyla topluma etkide bulunur.
Yazarlar, çevrelerindeki toplumun onları nasıl etkilediğine onu nasıl değiştirebileceklerine dair kendi fikirlerini benimseyeceklerdir. Bazı yazarlar tüm halkı en iyi hale getirmeye çalışarak toplumlarını iyileştirmeye çalışacak ve her insan arasında birlik, empati, şefkat ve iş birliği fikriyle toplum bir olup konu alınan ideolojiyi benimseyecektir. Diğer yazarlar ise tam tersi bir şekilde toplumu nasıl kontrol edeceklerini, özgürlükleri ile şu anki benimsenen ideolojiden vazgeçmemeleri için önlemek için kendi ideolojilerini benimsemeyenleri sürgüne göndermek vb şeyleri öne çıkaracaktır.
Ama ne olursa olsun her iki durumda da yetenekli yazar, edebibiyatın gücünü kullanarak bu durumu ele geçirip iyice kendi fikirlerini benimsetmeye çalıştıracaktır.
Edebiyat bize sadece toplumumuzun nereden geldiğini göstermeye çalışmakla kalmaz, aynı zamanda şu an bulunduğumuz yere nasıl geldiğimizi gösterir aslında edebiyat toplumsal bir ayna işlevi görür. Edebiyat, toplumun bir takım değerlerini ve eksikliklerini ortaya koyan bir yansımasıdır. Buna karşılık toplum, edebiyatın bir sonucu olarak bir bilinç uyanışı sayesinde her zaman tepki vermiş ve hatta toplumsal kalıplarını değiştirmiştir.
Yıllar içerisinde göreceksinizki dil, zihniyet, aile, sosyal çevre, fikir ve inançlar gibi tüm değerler toplumsal olaylar ile değişmeye başlamıştır.
Sanatçı kendi benimsediği şeyleri yazarken toplumun gerçekliğinden uzaklaşmaz yani kendi doğduğu toplumu çevreyi dili bilir bu sorunları dile getirir ve gerekli toplumsal değişme için karşıt inançlar ve fikirler çıkarır(örnek; fransız ihtilali).
Edebiyat genel olarak sanat ve toplumun ifadesi ve yorumunun ortak noktasıdır ve toplumu en iyi hale getirmek için yazar sanatı kullanır. Sanat, siyaset, bilim, felsefe, din başta olmak üzere bu alanlarda çalışır. Özetle toplum edebiyatı şekillendirir bu şekillendirmeler ise yazarlar aracılığıyla topluma etkide bulunur.
Yazarlar, çevrelerindeki toplumun onları nasıl etkilediğine onu nasıl değiştirebileceklerine dair kendi fikirlerini benimseyeceklerdir. Bazı yazarlar tüm halkı en iyi hale getirmeye çalışarak toplumlarını iyileştirmeye çalışacak ve her insan arasında birlik, empati, şefkat ve iş birliği fikriyle toplum bir olup konu alınan ideolojiyi benimseyecektir. Diğer yazarlar ise tam tersi bir şekilde toplumu nasıl kontrol edeceklerini, özgürlükleri ile şu anki benimsenen ideolojiden vazgeçmemeleri için önlemek için kendi ideolojilerini benimsemeyenleri sürgüne göndermek vb şeyleri öne çıkaracaktır.
Ama ne olursa olsun her iki durumda da yetenekli yazar, edebibiyatın gücünü kullanarak bu durumu ele geçirip iyice kendi fikirlerini benimsetmeye çalıştıracaktır.
Edebiyat bize sadece toplumumuzun nereden geldiğini göstermeye çalışmakla kalmaz, aynı zamanda şu an bulunduğumuz yere nasıl geldiğimizi gösterir aslında edebiyat toplumsal bir ayna işlevi görür. Edebiyat, toplumun bir takım değerlerini ve eksikliklerini ortaya koyan bir yansımasıdır. Buna karşılık toplum, edebiyatın bir sonucu olarak bir bilinç uyanışı sayesinde her zaman tepki vermiş ve hatta toplumsal kalıplarını değiştirmiştir.
Yıllar içerisinde göreceksinizki dil, zihniyet, aile, sosyal çevre, fikir ve inançlar gibi tüm değerler toplumsal olaylar ile değişmeye başlamıştır.
Sanatçı kendi benimsediği şeyleri yazarken toplumun gerçekliğinden uzaklaşmaz yani kendi doğduğu toplumu çevreyi dili bilir bu sorunları dile getirir ve gerekli toplumsal değişme için karşıt inançlar ve fikirler çıkarır(örnek; fransız ihtilali).
