Herkese merhaba, bugün uzun zamandır almak istediğim ve sonunda alabildiğim Leobog Hi75 klavyenin incelemesini yapmak istiyorum. O kadar merak ettiğim ve kullanmak istediğim bir klavyeydi ki, klavyeyi sıfır, kapalı kutu, Sarı Siteden aldım çünkü ürünün Türkiye'de satışı yok. Ürünün iki farklı satış tipi var: set olarak ve sadece kasa olarak. Benim aldığım sadece kasa idi. Bu arada üstünü çizerek belirtmek istiyorum; ürünün kasası alüminyum ve kesinlikle premium bir ürün olduğunu belli ediyor. Sadece kasa olduktan sonra keycaps ve switch seçimi size kalıyor.
Benim aldığım kasa ise modlanmış bir kasa, içine mod uygulanmış zaten. Alüminyum olup, bir de modlandıktan sonra ürün resmen arşa çıkıyor. Modlanmış Hi75 kasasına ben switch olarak daha tok sesleri sevdiğim için Akko V3 Piano Pro switch seçtim. Keycaps olarak ise mavi side print PBT gradient keycaps seçtim. Mavi geçişli olduğu için mavi Hi75 kasası ile inanılmaz uyumlu hale geldi.
Klavyenin sesine gelecek olursam, tek kelimeyle şahane, tok ses şöleni. Modlanmış alüminyum kasa, V3 Piano Pro switchler... Bu arada switchler de lubelanmış, yani fabrikasyon olarak yağlanmış şekilde geliyor, yani daha iyi bir ses sunuyor. Plastik kasa klavyelerde, klavyenin hafif olması nedeniyle genelde bir tuşa basıldığında yankı yapar; her ne kadar duyulmasa da, tuşa basıldığında o tuşun sesi kadar kasanın içinde yankılanır.
Alüminyum kasada ise tam tersi, ağır ve sert olduğu için titreşimi ve yankıları çok çok daha iyi emiyor. Benim kasamda mod olduğu da düşünülürse, bir tuşa basıldığında ses sadece switchten gelir, yani o tok ses şölenini gerçek potansiyeli ile dinlersiniz. Zaten alüminyum kasa klavye kullanan biri, bir daha plastik kasa klavye kullanamaz; onun garantisini verebilirim. Ferrari'den inip Tofaş'a binmeye benzer resmen. Kısacası alüminyum kasa klavye kullanmak, ses ve hissiyat açısından bambaşka bir boyuta geçmek demektir. Sadece plastik kullanıp sonradan alüminyum kasa klavye kullanan zaten müptelası olacaktır o klavyenin. Ben bile şu an öyleyim.
Kutu açılımına geçecek olursam, kutu tasarımı çok ama çok hoşuma gitti. Hoş bir kutu yapmışlar, açarken zarar vermesem daha iyi olacaktı.
Kutuyu açtığımızda ise bizi toz kapağı ve tüm endamıyla babalar gibi Leobog Hi75 karşılıyor, görüntüsü bile yetiyor o derece.
Klavyenin altında ise aksesuar kutusu bulunmakta.
Aksesuar kutusunda ise gri oldukça güzel bir coiled kablo switch ve keycaps çıkarıcı mevcut.
Ve işte asıl tüm mesele bu: Leobog Hi75 o kadar güzel bir klavye ki, kendim aldım diye demiyorum, sabaha kadar övebilirim klavyeyi. Kutusundan çıkarırken dediğim şey “Oha, bu neymiş böyle!” demek oldu çünkü alüminyum kasa ağır ve yapılı bir klavye. Stock olarak bile 1.5 kg’ye yakın bir ağırlığı var. Benim elimdeki Hi75 ise 1.5-2 kg arası ve doğrusunu söylemek gerekirse, ilk elime aldığımda hiç bu kadar ağır ve kaliteli bir kasa beklemiyordum. Benim için bir klavyenin olmazsa olmazı knob ve 75 boyutta olması; bayılıyorum bu tasarıma, resmen aşığım.
Ürünün arkasında bir Satürn tasarımı var, oldukça hoş, ama klavyeyi ters kullanmayacaksanız bunu göremiyoruz tabii. Üründe yükseltme ayakları yok, hatta birçok alüminyum klavyede yok. Bunun sebebinin kasalarının ağır olması ve muhtemelen yükseltme ayağını ya kırar ya da yamultur, firmalar da bu nedenle koymuyor diye düşünüyorum.
Ürünün ses tekerleğinin içinde bile ışık var.
Klavyenin RGB'si ise son derece parlak ve canlı RGB parlaklığını yine ses tekerleği üzerinden ayarlayabiliyorsunuz. Ses tekerleğine bir süre basılı tuttuğunuzda RGB'leri yine basılı tuttuğunuzda ses verme kısma ve sessize alma işlevine dönüyor.
Ve son olarak da ikisinin renklerinin benzerliği yüzünden Waizowl OGM Pro V2 mouse ile kombinledim masaya, o kadar yakıştılar ki anlatamam. İkisinin de tasarımı harika durdular.
Toparlayacak olursam, ilk nereden alınacağını söyleyeyim; fiyatı çok uygun, Sarı Site’den aldım dediğim gibi sıfır, kapalı kutu üstelik. Hâlâ Sarı Site’de sıfır, kapalı kutu ve alüminyum bir klavyeyi 3000 TL bandında alabiliyorsunuz. Bu cidden, bu cidden ama cidden muazzam bir şey çünkü 3000 TL bandında alüminyum kasalı bir klavye bulmak imkânsız gibi bir şey, hatta imkânsız. Bu ürünün hiçbir resmi satıcıda satışı yok Türkiye’de, çok fazla olan bir ürün değil, sadece şahıslardan alabiliyorsunuz. Ürün yurt dışında kendi sitesinde bile tükenmek üzere. Yani alırsanız cidden harika ve özel bir ürüne sahip olacaksınız çünkü Leobog herkes tarafından bilinen bir marka değil ve klavyenin sesi plastik kasalara göre inanılmaz, o kadar tok, o kadar keyifli bir kullanım sağlıyor ki bu incelemeyi de Hi75 ile yazıyorum ve sabaha kadar bıkmadan usanmadan yazabilirim. Muhteşem bir ses ve kullanım.
Benim size önerim hâlâ alabiliyorken gidin alın. Dediğim gibi Sarı Site’de kapalı kutu sıfırını 3000 TL bandında bulabiliyorsunuz. 3000 TL’ye plastik klavye alacağınıza, şansınız varken bu ürünü alın derim. Modlamanızın, switchleri özelleştirmenin sınırı yok hiçbir şekilde. Dediğim gibi hem kaliteli, hem alüminyum kasalı, hem de ülkede nadir bulunan özel bir ürüne sahip olacaksınız. Bu klavye muhtemelen ölene dek benimle olacak çünkü ne satarım ne de birine veririm zaten. Plastik kasadan alüminyum kasa klavyeye geçenler ne demek istediğimi anlayacaktır, bir daha dönüp plastik kasaların yüzüne bakmayacaksınız çünkü plastik kasaları gömüyorum gibi duruyor ama yapacak bir şey yok, alüminyum fazla iyi, çok çok iyi. Dediğim gibi plastikten alüminyum kasaya geçecek olanlar ne demek istediğimi geçtiklerinde çok iyi anlayacak ve bana hak vereceklerdir.
Herkese iyi sosyaller dilerim.
Benim aldığım kasa ise modlanmış bir kasa, içine mod uygulanmış zaten. Alüminyum olup, bir de modlandıktan sonra ürün resmen arşa çıkıyor. Modlanmış Hi75 kasasına ben switch olarak daha tok sesleri sevdiğim için Akko V3 Piano Pro switch seçtim. Keycaps olarak ise mavi side print PBT gradient keycaps seçtim. Mavi geçişli olduğu için mavi Hi75 kasası ile inanılmaz uyumlu hale geldi.
Klavyenin sesine gelecek olursam, tek kelimeyle şahane, tok ses şöleni. Modlanmış alüminyum kasa, V3 Piano Pro switchler... Bu arada switchler de lubelanmış, yani fabrikasyon olarak yağlanmış şekilde geliyor, yani daha iyi bir ses sunuyor. Plastik kasa klavyelerde, klavyenin hafif olması nedeniyle genelde bir tuşa basıldığında yankı yapar; her ne kadar duyulmasa da, tuşa basıldığında o tuşun sesi kadar kasanın içinde yankılanır.
Alüminyum kasada ise tam tersi, ağır ve sert olduğu için titreşimi ve yankıları çok çok daha iyi emiyor. Benim kasamda mod olduğu da düşünülürse, bir tuşa basıldığında ses sadece switchten gelir, yani o tok ses şölenini gerçek potansiyeli ile dinlersiniz. Zaten alüminyum kasa klavye kullanan biri, bir daha plastik kasa klavye kullanamaz; onun garantisini verebilirim. Ferrari'den inip Tofaş'a binmeye benzer resmen. Kısacası alüminyum kasa klavye kullanmak, ses ve hissiyat açısından bambaşka bir boyuta geçmek demektir. Sadece plastik kullanıp sonradan alüminyum kasa klavye kullanan zaten müptelası olacaktır o klavyenin. Ben bile şu an öyleyim.
Kutu açılımına geçecek olursam, kutu tasarımı çok ama çok hoşuma gitti. Hoş bir kutu yapmışlar, açarken zarar vermesem daha iyi olacaktı.
Kutuyu açtığımızda ise bizi toz kapağı ve tüm endamıyla babalar gibi Leobog Hi75 karşılıyor, görüntüsü bile yetiyor o derece.
Klavyenin altında ise aksesuar kutusu bulunmakta.
Aksesuar kutusunda ise gri oldukça güzel bir coiled kablo switch ve keycaps çıkarıcı mevcut.
Ve işte asıl tüm mesele bu: Leobog Hi75 o kadar güzel bir klavye ki, kendim aldım diye demiyorum, sabaha kadar övebilirim klavyeyi. Kutusundan çıkarırken dediğim şey “Oha, bu neymiş böyle!” demek oldu çünkü alüminyum kasa ağır ve yapılı bir klavye. Stock olarak bile 1.5 kg’ye yakın bir ağırlığı var. Benim elimdeki Hi75 ise 1.5-2 kg arası ve doğrusunu söylemek gerekirse, ilk elime aldığımda hiç bu kadar ağır ve kaliteli bir kasa beklemiyordum. Benim için bir klavyenin olmazsa olmazı knob ve 75 boyutta olması; bayılıyorum bu tasarıma, resmen aşığım.
Ürünün arkasında bir Satürn tasarımı var, oldukça hoş, ama klavyeyi ters kullanmayacaksanız bunu göremiyoruz tabii. Üründe yükseltme ayakları yok, hatta birçok alüminyum klavyede yok. Bunun sebebinin kasalarının ağır olması ve muhtemelen yükseltme ayağını ya kırar ya da yamultur, firmalar da bu nedenle koymuyor diye düşünüyorum.
Ürünün ses tekerleğinin içinde bile ışık var.
Klavyenin RGB'si ise son derece parlak ve canlı RGB parlaklığını yine ses tekerleği üzerinden ayarlayabiliyorsunuz. Ses tekerleğine bir süre basılı tuttuğunuzda RGB'leri yine basılı tuttuğunuzda ses verme kısma ve sessize alma işlevine dönüyor.
Ve son olarak da ikisinin renklerinin benzerliği yüzünden Waizowl OGM Pro V2 mouse ile kombinledim masaya, o kadar yakıştılar ki anlatamam. İkisinin de tasarımı harika durdular.
Toparlayacak olursam, ilk nereden alınacağını söyleyeyim; fiyatı çok uygun, Sarı Site’den aldım dediğim gibi sıfır, kapalı kutu üstelik. Hâlâ Sarı Site’de sıfır, kapalı kutu ve alüminyum bir klavyeyi 3000 TL bandında alabiliyorsunuz. Bu cidden, bu cidden ama cidden muazzam bir şey çünkü 3000 TL bandında alüminyum kasalı bir klavye bulmak imkânsız gibi bir şey, hatta imkânsız. Bu ürünün hiçbir resmi satıcıda satışı yok Türkiye’de, çok fazla olan bir ürün değil, sadece şahıslardan alabiliyorsunuz. Ürün yurt dışında kendi sitesinde bile tükenmek üzere. Yani alırsanız cidden harika ve özel bir ürüne sahip olacaksınız çünkü Leobog herkes tarafından bilinen bir marka değil ve klavyenin sesi plastik kasalara göre inanılmaz, o kadar tok, o kadar keyifli bir kullanım sağlıyor ki bu incelemeyi de Hi75 ile yazıyorum ve sabaha kadar bıkmadan usanmadan yazabilirim. Muhteşem bir ses ve kullanım.
Benim size önerim hâlâ alabiliyorken gidin alın. Dediğim gibi Sarı Site’de kapalı kutu sıfırını 3000 TL bandında bulabiliyorsunuz. 3000 TL’ye plastik klavye alacağınıza, şansınız varken bu ürünü alın derim. Modlamanızın, switchleri özelleştirmenin sınırı yok hiçbir şekilde. Dediğim gibi hem kaliteli, hem alüminyum kasalı, hem de ülkede nadir bulunan özel bir ürüne sahip olacaksınız. Bu klavye muhtemelen ölene dek benimle olacak çünkü ne satarım ne de birine veririm zaten. Plastik kasadan alüminyum kasa klavyeye geçenler ne demek istediğimi anlayacaktır, bir daha dönüp plastik kasaların yüzüne bakmayacaksınız çünkü plastik kasaları gömüyorum gibi duruyor ama yapacak bir şey yok, alüminyum fazla iyi, çok çok iyi. Dediğim gibi plastikten alüminyum kasaya geçecek olanlar ne demek istediğimi geçtiklerinde çok iyi anlayacak ve bana hak vereceklerdir.
Herkese iyi sosyaller dilerim.
Son düzenleme: