Fen yapıp matematik yapamamak

Kendinizi kandırmadan cevaplayın: Anlamakta zorlandığınız konulara gereken çabayı gösteriyor musunuz? Yoksa yapamadığınızı söyleyerek konuları pas mı geçiyorsunuz?
 
Kendinizi kandırmadan cevaplayın: Anlamakta zorlandığınız konulara gereken çabayı gösteriyor musunuz? Yoksa yapamadığınızı söyleyerek konuları pas mı geçiyorsunuz?
Öncelikle belirtmek isterim ki bu hesabı, asıl hesabım olan zyx0n adlı kullanıcıya erişimimi kaybettiğim için giriş yaptım. Çoklu üyelik kuralını görmemiştim. o yüzden hesap kapatıldı hocam.

Sorunun kendisine gelirsek: Evet, gerçekten matematiğe ciddi şekilde emek veren biriyim. İlk sınavda ikinci dereceden denklemler konusundaydık, o dönem sınava hazırlanırken iki farklı kaynağı baştan sona bitirdim. Ancak sınav esnasında yaşadığım yoğun stres nedeniyle soruları beklediğim gibi çözemeyip 62 aldım. Yani çalışmadan değil, sınav anı psikolojisinden kaybettim.

İkinci sınavda yine ikinci dereceden denklemler + dörtgenler ve çokgenler konuları vardı. Denklemlerden gelen iki soruyu bu sefer çalışmadan, önceki emeklerimin etkisiyle rahatça yaptım. Ama çokgenler ve dörtgenler kısmında zorlandım çünkü gerçekten çok fazla formül ve özel durum içeriyor. Özellikle yamuk, paralelkenar, deltoid gibi şekillerin alanları, açı özellikleri gibi konular ciddi tekrar istiyor. Bu arada zaten hoca çok çalıştığımın farkında olup sözlüme 80 90 girdi. Normalde 60 62 alan öğrenciye 75 75 girer. Ki bana 73 notunun çok olduğunu düşünmüyorum.

İşin ilginç tarafı, ben fizik ve kimyaya bu kadar zaman ayırmıyorum. Örneğin fiziği sınavdan bir gün önce çalışarak 81 aldım (konu optikti, uzun ama anlaşılır bir konuydu). Kimyada ise 1. sınavdan 80 aldım çünkü konular daha çok temel matematikle bağlantılıydı. Hatta şahsi fikrimce kimya, fen dersleri arasında en anlaşılır ve kolay olanı.

Sonuç olarak "yapamıyorum" diyerek konuları geçmiyorum; tam tersine, çok ciddi emek veriyorum. Ancak bazı konular, özellikle matematikte ezber ağırlıklı olanlar, hem zaman istiyor hem de stres altında daha çok zorlayabiliyor. Bu farkı da göz ardı etmemek gerek.
 
Son düzenleme:
@Ssykes54, günü gününe soru çözüyor musunuz? Tekrarınızı yapıyor musunuz?
 
@Ssykes54, günü gününe soru çözüyor musunuz? Tekrarınızı yapıyor musunuz?
Okul zamanı, günü gününe soru çözmeye çalışıyorum. Konu tekrarlarını da aksatmamaya gayret ediyorum. Sınavlara genelde 2-3 hafta önceden çalışmaya başlıyorum ama ağırlıklı olarak sayısal derslere odaklanıyorum. Bu süreçte en çok zamanı matematiğe ayırıyorum. Örneğin fizik, kimya ya da biyolojiye ortalama 2 saat çalışıyorsam, matematiğe 3 saat ayırıyorum çünkü en çok zorlandığım ders o.


Şu anda okullar kapalı olduğu için kısa bir ara verdim ama temmuz ortasında tekrar düzenli çalışmaya başlamayı planlıyorum. Özellikle paragraf, matematik, geometri ve fen derslerine yoğunlaşmayı düşünüyorum. Yaz döneminde eksiklerimi toparlamak istiyorum.
 
@Ssykes54, size verebileceğim tavsiye, Pazar günlerini tekrara ayırın ve o hafta çalıştıklarınızı tekrar edin. Örneğin temel kavramlar, denklem, eşitsizlik olsun bu hafta çalıştığınız konu. Pazar günü de soru çözün onunla alakalı.
 
Hocam, ben matematikte konu anlatımı dinlemektense doğrudan soru çözümlerini izlemeyi tercih ediyorum. Konu anlatımı bana boşa zaman kaybı geliyor. Sorular üzerinden konunun mantığını anlamaya çalışıp ardından başka kaynaklardan soru çözüyorum. Aynı yöntemi kimya dersinde de uyguluyorum çünkü kimyada ondalık sayılar, yüzde hesaplamaları gibi temel matematik bilgileri kullanılıyor. Bu yüzden kimya ve matematiğe benzer şekilde çalışıyorum.


Ama fizik için aynı şey geçerli değil. Fizikte şu an matematikten çok yorum yapabilme mevcut. Bundan ötürü konu dinlemeden fiziği yapmak zor. Siz bu derslere nasıl çalışıyorsunuz?
 
@Ssykes54, önce konu anlatımı dinleyin. Konu anlatımında da genelde soru üzerinden gidiyorlar Matematik için. Bir sefer dinleyin, sonra tamamıyla soru çözün.
 
@Ssykes54, önce konu anlatımı dinleyin. Konu anlatımında da genelde soru üzerinden gidiyorlar Matematik için. Bir sefer dinleyin, sonra tamamıyla soru çözün.
Hocam, ben zaten öyle yapıyorum, bizim matematik hocası da aynı yöntemi kullanıyor. Konunun özelliklerini soruların gidişatına göre anlatıyor. Kimya hocamız da, eğer işlediğimiz konu sayısal bir konuysa, önce kuralları/yöntemleri veriyor sonra sorular üzerinden ilerliyor. Ben de tek başıma çalışırken aynı şekilde yapıyorum ama matematikte bunun pek işe yaramadığını fark ettim. Sanırım fark etmeden ezber yapmaya çalışıyorum. Yukarıda fizikle ilgili 9. sınıftaki durumumu anlatmıştım, orayı okuduysanız yorum yapma konusunda başarısız bir öğrenci olmadığımı anlayabilirsiniz. Ama fizik sonuçta somut bir ders, gözümüzde canlandırabiliyoruz. Peki ya matematik? O tamamen soyut. Hiçbir şeyi gözümde canlandıramıyorum.
 
@Ssykes54, Matematik için net konuşulamaz pek. Sürekli soru tipi görerek oturuyor ancak.
 
Benim temelimin eksik olma ihtimali de var açıkçası. 8. sınıfın ikinci döneminde deprem olayları nedeniyle o dönemin konuları LGS kapsamına alınmamıştı. O dönemden hatırladığım kadarıyla geometri ağırlıklıydı, yanal alan falan gibi konular vardı. Bu yüzden ortaokuldan kalan eksikliklerim olabilir ve bu da şu an matematikte zorlanmama neden oluyor olabilir. Belki de bu yüzden fen derslerinde kendimi daha başarılı hissediyorum. Ama nerede hata yaptığımı tam olarak kestiremiyorum. Bu durumu 9. sınıftan fizik hocama da sormuştum, “feni yapan zaten matematiği de yapar” demişti ama Technopat sayesinde bu durumun aslında sandığım kadar garip olmadığını fark ettim.

Ki üstelik ona bir de “Hocam 11. sınıf fiziği çok mu zor?” diye sormuştum, o da bana “Hayır, 11. sınıf fiziği zor değil ki. Bizim sayısal öğrencilerimiz genelde 10. sınıf fiziğinde daha çok zorlanıyor. Sen zaten dikkatli dinliyorsun, biz sana konuyu anlattıktan sonra sen de soru çözmeye devam edersen çok rahatlıkla yaparsın,” demişti. O yüzden benim gönlüm rahat.
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…