İnceleme God of War

GOD OF WAR İNCELEME​

Süprizbozan bulunmaktadır.



Çok iyi ama en iyi değil.​



1667219809018.png


Giriş Kısmı ve Hikâye:



God of War, 2018 yılında çıktığında büyük ses getirmişti. Herkes oyunu konuşuyor ve harika olduğunu anlatıyordu, oyunun aldığı puanlar da insanların söylediklerini destekler nitelikteydi. Daha önce hiçbir God of War oyununu oynamayan veya izlemeyen ben ise oyunun birkaç videosuna bakıp "Güzel ya, balta falan geri çağrılabiliyor." deyip geçmiştim. Oyun benim çok da ilgimi çekmemişti, zaten PS4'üm olmadığı için de oyunu oynayamayacaktım. Oyunun 2022'nin başında bilgisayar platformuna çıkmasıyla ise işler değişti. O zamanlar oynayacak oyun bulamadığımdan God of War'a bir göz atmak istedim ve oyuna başladım.


Doğruyu söylemek gerekirse oyunun ilk birkaç saati benim için sıkıcı geçti, hatta "Herkesin bahsettiği o oyun bu mu ya?" falan diyordum kendi kendime. Oyunun dövüş mekanikleri oldukça iyiydi ancak her ne kadar iyi olsa da aynı animasyonlarla aynı düşmanları kesmek bir süre sonra çok sıkıcı olmaya başlamıştı. Daha önce hiçbir God of War oyununu oynamadığım için hikâye de bana yabancı gelmişti. Ama yine de oynamaya devam ettim. 3-4 saat daha geçirdikten ve oyun tam anlamıyla açıldıktan sonra oyunun içinde kaybolurken buldum kendimi. Rahatlıkla söyleyebilirim ki God of War benim oynadığım en keyifli ve çeşitli dövüş mekaniklerine sahip oyun. Mekanikler o kadar çeşitli ki oyunun son anına kadar yeni hareketler ve kombolar öğreniyorsunuz. Bu çeşitlilik muhteşem mekaniklerle birleşince ortaya bir başyapıt çıkmış. Ayrıca oyun keyifli yan etkinliklerle donatılmış ve bu da oyuncuya ana hikâye dışında da keyifli vakit geçirebilecek içerikler sunmuş demek oluyor.


Peki oyun kusuruz mu? Elbette değil. Oyunun birkaç ciddi sorunu var. Bunlardan en önemlisi bölüm sonu canavarları. Maalesef bölüm sonu canavarlarının neredeyse hepsi birbirinin aynısı. Ayrıca düşman çeşitliliği de bölüm sonu canavarları kadar olmasa da maalesef bir noktadan sonra çok tekrara düşüyor. Bunlardan oynanış kısmında daha detaylı bahsedeceğim. Daha fazla vakit kaybetmeden oyunun hikâyesini anlatmaya başlayayım, anlatırken de hikâyenin kilit kısımlarından da bahsedeceğimin uyarısını şimdiden yapayım.


God of War_2022.10.23-19.33-min.png



Kratos'un eşi Faye ölmüştür. Faye'in son dileği en yüksek dağın zirvesinden küllerinin serpilmesi olmuştur. Bunun için Kratos eve dönmüş ve eşinin küllerini oğlu Atreus ile birlikte dağın zirvesine taşımak için hazırlık yapmaya başlamıştır. Atreus ve Kratos birbirini pek yakından tanımamaktadır, çünkü Kratos eşinin ve oğlunun yanına çok sık gelememiştir. Atreus ve Kratos geyik avlamak için ava çıkarlar. Fakat Atreus'un yanlış hareketlerinden dolayı geyik kaçar ve Kratos oğlunun bu hareketlerine sinirlenir. Bir süre geyiği aradıktan sonra tekrar bulurlar ve avlarlar. Ancak tam bu sırada elinde büyük bir kaya bulunduran devasa bir trol onlara saldırır. Kratos, trolü alt eder ve Atreus trolün cesedine kontrolsüz bir şekilde saldırır. Oğlunun bu yolculuk için hazır olmadığını gören Kratos, Atreus'u azarlar ve bu yolculuk için Atreus'un hazır olmadığını söyleyerek vazgeçer. İkili eve dönerler.


Kratos ve Atreus eve döndüğünde kapıları çalar ve alaycı bir ses tonuyla Kratos'un kim olduğunu ve ne olduğunu bildiğini söyleyen birinin sesi duyulur. Kratos, Atreus'u evin altındaki gizli bölmeye saklar ve kapıyı açar. Gelen kişi sıska ve Kratos'a göre çok daha kısa olan bir yabancıdır. Kratos yabancıyı gitmesi konusunda uyarsa da yabancı alay etmeye devam eder ve Kratos'a yumruk atmaya başlar. Attığı yumruklar Kratos'a tesir etmez. En sonunda da Kratos, onu uyardığını söyleyerek yabancıya yumruk atar ve onu yere serer. Kratos, yabancıyı yerden kaldırdığı sırada yabancı tekrar Kratos'a vurur ve Kratos yumruğun etkisiyle havaya uçup yere düşer. Yere düşünce de yabancı ona tekrar saldırır ve ikili arasında kavga çıkar. Kratos her ne kadar yabancıyı dövse ve etraftaki ağaçları onun kafasında kırsa da yabancı hiçbir şey hissetmediğini söyler ve yaraları saniyeler içinde iyileşir. Uzun bir dövüşün ardından Kratos yabancının boynunu kırar ve onu uçurumdan aşağı atar. Aldığı darbelerin etkisiyle bitkin düşen Kratos zar zor yürüyerek eve gitmeye çalışır. Giderken de "Beni nasıl buldular?" "Geçmişimi biliyorlar mı?" gibi şeyler söyler.


God of War_2022.10.23-21.54_5-min.png



Eve dönünce Kratos, Atreus'a her ne kadar hazır olmasa da yola çıkmaktan başka şansları olmadığını söyler ve mecburen tekrar yola çıkarlar. Yolda Brok adında bir cüce ile karşılaşırlar ve Brok, Kratos'a Leviathan Baltası'nı kardeşi ile birlikte yaptığını söyler. Kratos başta inanmasa da Brok baltanın detaylarından bahsedince söylediklerinin doğru olduğunu anlar. Brok, baltaya birkaç geliştirme yapar ve yola devam ederler. Bir süre sonra Atreus ve Kratos bir domuz avlar fakat bir kadın gelir ve domuzun kendisinin dostu olduğunu söyleyip vurulan domuzu iyileştirmek için yardım ister. Kratos domuzu taşır ve ormanın derinliklerine götürür. Bu kadının dev bir kaplumbağanın içinde yaşayan bir orman cadısı olduğu ortaya çıkar. Domuz iyileştikten sonra cadı, Atreus'un okuna büyü yapar ve onun büyülü ok atabilmesini sağlar. Bu büyüler mavi kristaller üzerinde etkilidir ve kristallere atıldığında belirli yerler arasında köprüler kurarak Kratos ile Atreus'un ilerleyişini hızlandırır. Büyülü okları aldıktan sonra Kratos ve Atreus yoluna devam eder.


Yolda Sindri adında bir cüce ile daha karşılaşırlar. Cücenin "Biz o baltayı Faye için yapmıştık, sende ne arıyor? Ne yaptın ona?" tarzı sorular sormasından Sindri'nin Brok'un kardeşi olduğu ve baltayı Brok ile yapan kişi olduğu anlaşılır. Kratos'un Faye'in kendisinin eşi olduğunu ve öldüğünü söylemesiyle Sindri üzgün olduğunu dile getirir ve baltayı geliştirir. Kardeşi Brok ile arası bozuk olan Sindri'nin aşırı "titiz" biri olduğu ve artık demircilik işini Brok gibi tek başına yaptığı anlaşılır. Geçmişte yaşanan bir olay bu iki kardeşin yollarını ayırmasına neden olmuştur.


Sindri'nin yanından ayrıldıktan sonra yola devam eden Kratos ile Atreus, dağın belli bir noktasına geldikten sonra daha yükseğe gitmelerini engelleyen "Kara Nefes" adında bir büyüyle karşılaşırlar. Bu sırada orman cadısı tekrar gelerek Kratos ve Atreus'a bu büyüyü Odin'in yaptığını ve ancak Alfheim'da bulunan saf ışığın büyüyü ortadan kaldırabileceğini söyler. Cadı, Kratos'a Diyar Masası'ndan diyarlar arasında yolculuk yapıp Alfheim'a gitmelerini sağlayacak bir çeşit anahtar olan Bifröst'ü verir. Cadı, Kratos ve Atreus; Alfheim'a gider. Fakat gittiklerinde cadı, bir çeşit büyü ile Midgard'a geri gönderilir. Kratos ve Atreus da cadının gösterdiği ışığa doğru ilerlemeye devam ederler.


God of War_2022.10.24-21.49-min.png



Gerekli saf ışığı elde ettikten sonra Kara Nefes'in bulunduğu yere giden ikili, ışığı kullanarak büyüyü bozar ve dağa tırmanmaya devam ederler. Yukarı çıktıkları sırada elektrik püsküren bir ejderha onlara saldırır. Kratos, ejderhayla bir süre dövüştükten sonra ejderha uzaklaşır ve Kratos ile Atreus yola devam ederler. Fakat tekrar ortaya çıkan ejderhanın işi Kratos bu sefer bitirir. En sonunda dağın zirvesine ulaşan ikili burada Odin tarafından bir ağacın içine hapsedilmiş bir adamı Thor'un oğulları ve Kratos'un boynunu kırıp uçurumdan aşağı attığı yabancı ile konuşurken görürler. Yabancının Odin'in oğlu olan Baldur olduğu ortaya çıkar. Baldur'un, Thor'un oğulları ile dünyanın en zeki adamı olduğu söylenen bu ağacın içine hapsedilmiş kişiden Kratos ve Atreus ile ilgili bilgi almaya çalıştığı görülür fakat adam hiçbir şey bilmediğini söyler.


Baldur ve yanındakiler gittikten sonra Kratos ve Atreus, hapsedilmiş adamın yanına giderler. Adamın adının Mimir olduğu öğrenilir. Kratos'un, Mimir'e dağın tepesinden eşinin küllerini boşaltacağını söylemesiyle Mimir, en yüksek dağın bu dağ değil Jötunheim'da bulunan başka bir dağ olduğunu söyler. Ayrıca Mimir, Bifröst'ü kullanıp diyar yolculuğu yaparak Jötunheim'a gidilemeyeceğini çünkü devler diyarı olan Jötunhem'ın devler tarafından gizli bir run ile yolculuk için kilitlendiğini de söyler. Ancak kendisinin onları Jötunheim'a götürebileceğini söyleyen Mimir, Kratos'tan kafasını kesip yanına almasını ve kendisini eski büyülerden birini yapmayı bilen birine götürüp büyü ile ölmesini engelleyerek onu yanında taşımasını söyler. Kratos, Mimir'in kafasını keser ve orman cadısına götürmek için yola koyulur.


God of War_2022.10.24-22.41-min.png



Kratos ve Atreus, cadının yanına geldiklerinde cadı, Atreus'un ökse otlu oklarını alarak onları yakar ve bu okların tehlikeli olduğunu, Atreus'un bunları gördüğü takdirde imha etmesini söyler. Daha sonra ise Mimir için gerekli büyüyü yapar. Mimir ile cadı birbirini tanımaktadır. Cadı aslında Odin'in eşi olan ve aynı zamanda bir Tanrı olan, Odin tarafından lanetlenen Freya'dır. Kratos, Freya'nın Tanrı olduğunu kendisine daha önceden söylemediği için sinirlenir ve Mimir ile Atreus'u alarak oradan uzaklaşır. Kratos, Tanrılara güvenmemektedir. Kendisinin de bir Tanrı olduğunu oğlu Atreus'tan bile saklamaktadır.


Mimir, Jötunheim'a gidebilmek için onu Odin tarafından cezalandırılan başka bir Tanrı olan Týr'ın mahzenine götürmeleri gerektiğini söyler. Yolda Mimir'den Baldur'un fiziksel ve ve büyüsel her hasara karşı kutsandığını öğrenirler. Vardıklarında Mimir, Dünya Yılanı ile konuşarak Jötunheim'a gitmek için neler gerektiğini sorar ve ondan gitmek için gerekli olan şeylerin seyehat runu ve bu runa özel geçidi oymak gerektiğini öğrenir. Gerekli şeyleri bulmak için tekrar yola koyulurlar.


Kratos, Atreus ve Mimir yola devam ederken karşılarına Thor'un oğulları Magni ve Modi çıkar. Kratos ve Atreus onlarla dövüşür ve Kratos, Magni'yi öldürür. Modi ise kaçar. Dövüş sırasında Atreus rahatsızlanır ve kan öksürmeye başlar. Ancak Atreus iyi olduğunu söyler ve yola devam ederler. Geçidi oymak için gerekli olan dev keskisini aldıktan sonra Dokuzlar Gölü'ne geri dönerler. Daha sonra Týr'ın mahzenine giderler fakat burada tekrardan Modi ile karşılaşırlar. Modi'nin, Kratos'u elektrik ile öldürmeye çalıştığı sırada Atreus öfke nöbeti geçirir ve yere yığılır. Bir şekilde Modi'den kurtulan Kratos onu döver ve Modi tekrar kaçar. Kratos hemen Atreus'u alıp Freya'ya götürür. Freya, Atreus'u iyileştirmek için gerekli olan şeyin ölüler diyarı olan Helheim'da bulunan bekçi trolünün kalbi olduğunu söyler. Ayrıca Freya, bu hastalığın Atreus'un gerçek doğasını bilmediğinden kaynaklandığını ve Kratos'un oğluna Tanrı olduğunu söylemesi gerektiğini söyler. Leviathan Baltası'nın Helheim'da etkili olmayacağından dolayı Kratos evine döner ve bir daha kullanmama sözü verdiği Kaosun Kılıçları'nı tekrar kuşanır. Daha sonra Helheim'a gider ve trolü öldürüp kalbini alır. Helheim'da olduğu sırada daha önceden öldürdüğü babası Zeus'un da silüteini görür ve sesini duyar.


God of War_2022.10.28-22.27-min.png



Kratos, trolün kalbini Freya'ya verir ve Freya, Atreus'u iyileştirir. Ardından Kratos oğluna Tanrı olduğunu söyler. Tanrı olduğunu öğrendikten sonra Atreus birden değiştir ve kibirli, başına buyruk davranmaya başlar. Gerekli materyalleri elde ettikten sonra oradan Jötunheim'a geçmek için tekrar Mimir'i buldukları dağın tepesine doğru yola koyulurlar. Yolda tekrar Modi ile karşılaşırlar ve Kratos'un yapmamasını söylemesine rağmen Atreus, Modi'yi öldürür.


Dağın zirvesine çıktıklarında Jötunheim'a giden geçidi açarlar fakat tam o sırada Baldur gelerek onlara saldırır. Kratos ile Baldur'un kavgası sırasında geçidi oluşturan kolonlardan biri yıkılır ve geçit yok olur. Atreus, Baldur'a saldırmaya çalışır fakat Kratos onu engeller, bunun üzerine Atreus, Kratos'a ok atar ve Baldur'a saldırır. Baldur da Atreus'u yakalar ve onunla birlikte dağdan atlar. Kratos da arkalarından atlar ve onları bir ejderhanın üzerinde bulur. Baldur ile kavga ettikten sonra Kratos, Ejderha'dan aşağı düşer. Yere düştükten sonra da Baldur'un peşinden giden Kratos, Baldur'u köprüyü etkinleştirmeye çalışırken yakalar. Baldur ile yine kavga ettikten sonra Kratos, Bifröst'ü kullanarak diyar seyahatini etkinleştirir ve Kratos, Atreus ve Baldur Helheim'a ışınlanır.


Kratos ve Atreus, Helheim'dan çıkmak için uğraşırken Baldur'u anılarını izlerken görürler. Baldur'un annesinin Freya olduğu ve Baldur'a hiçbir şey hissetmeme büyüsünü Freya'nın yaptığı ortaya çıkar. Bu büyüden dolayı hiçbir şey hissetmediği için deliren Baldur, annesi Freya'yı kendisine bu büyüyü yaptığı için öldürmek istemektedir. Freya ise bu büyüyü oğlu Baldur'u çok sevdiği ve hiç zarar görmesini istemediği için yapmıştır. Helheim'dan döndüklerinde gerekli materyallere sahip olmalarına rağmen diyar masasından Jötunheim'a yolculuk mümkün olmaz. Bunun üzerine Týr'ın mahzeninde bulunan bir tablodan Jötunheim'a gidebilmenin tek yolunun Mimir'in çıkarılan gözünü ona geri verip onun gözleri ile gizli bir köprüyü aktif etmek olduğu anlaşılır.


God of War_2022.10.29-18.39-min.png



Ardından Kratos ve Atreus Odin'in çıkarıp sakladığı Mimir'a ait gözü aramaya başlarlar. Kratos, Brok'a Odin'in gözü nereye sakladığını sorar ve Brok da Odin'in kendisine bir şeyi saklamak bir yapı inşa etmesini istediğini fakat kendisinin bunu reddettiğini söyler. Daha sonra Mimir'in aklına gözün saklandığı yapının Dünya Yılanı tarafından yutulmuş olabileceği aklına gelir. Sonrasında Dünya Yılanı'nı çağırırlar ve kayıkla onun midesine inip gözü bulurlar. Yılandan çıkmak için tekrar kayığa bindiklerinde ise yılanın dışardan darbe alıp sarsıldığı fark edilir. Dışarı çıktıklarında ise Baldur'un tekrar geldiğini görürler. Freya da oradadır. Freya başta ne olduğunu anlamasa da Baldur'un Atreus ile Kratos'a saldırmak için gelmesiyle olup biteni anlar. Yıllar sonra annesini gören Baldur onu da öldürmek ister fakat Kratos izin vermez. Baldur ile Kratos arasında yine bir dövüş başlar, Freya ise onları durdurmaya çalışır.


Dövüş sırasında Baldur, Atreus'a yumruk atmaya çalışır ve eli Atreus'ta bulunan ökse otlu oka isabet eder. Ökse otunun kendisine isabet etmesiyle Baldur'un büyüsü bozulur ve tekrardan ölümlü hâle gelir. Kratos ve Baldur tekrar dövüşür, dövüşü Kratos kazanır fakat Freya, Kratos'a onu öldürmemesini söyler. Kratos, Baldur'u Freya'ya dokunmamak ve bir daha peşlerinden gelmemek şartıyla bırakır. Ancak bıraktıktan sonra Baldur, Freya'yı boğmaya kalkar. Ardından Kratos, Baldur'un boynunu kırar ve onu öldürür. Freya ise ağlayıp lanetler yağdırarak Baldur'un cesedini alıp oradan uzaklaşır.


Jötunheim'a gitme konusunda artık önlerinde hiçbir engel kalmayan Kratos ve Atreus, Mimir'in gözleri sayesinde Jötunheim'a giden köprüyü açarak oraya gider. Dağın tepesine vardıklarında dağın kayalarına kazılmış resimlerde Faye'in bir dev olduğunu ve dolayısıyla Atreus'un da bir yarı dev olduğunu öğrenirler ve buraya gelmeden önce yaşadıkları her şeyin bu duvarlarda tasvir edildiğini öğrenirler. Böylelikle Faye'in Atreus ile Kratos'u kasıtlı olarak buraya gönderdiği ortaya çıkar. Atreus ile Kratos, Faye'in küllerini dağdan aşağı serperler, hikâye de bu şekilde son bulur.


God of War_2022.10.29-22.32-min.png



Oyunun hikâyesi genel olarak hoşuma gitti. İşlenişin ve sunumun gayet başarılı olduğunu düşünüyorum. Özellikle Kratos ve Atreus'un ilişkisi çok güzel işlenmiş. Kratos başta babalık yapmaya uzak, oğluna karşı sert davranan ve umursamaz gibi görünürken zamanla oğluna daha çok bağlanmaya başlıyor ve bu durum öyle aniden, pat diye olmuyor. Kratos ve Atreus'un ilişkisi yavaş yavaş şekilleniyor ve Atreus'un hareketleri zaman zaman babasıyla arasındaki buzların erimesini hızlandırırken zaman zaman da yavaşlatıyor. Ayrıca seslendirmelerin ve ara sahnelerdeki animasyonların da üst düzey olduğunu belirtmeliyim, bu da sunuma ayrı bir kalite katıyor.


Onun dışında Kratos'un Tanrı olduğunu Atreus'a açıkladığı kısımdada ve yine babası Zeus'u öldürdüğünü söylediği yerler bana biraz sönük geldi. Oyun boyunca Atreus'tan Tanrı olduğunu saklamasından dolayı bunu açıkladığı kısmın hikâyede önemli bir yere sahip olacağını düşünmüştüm ama Kratos kayığı suya indirirken "Oğlum ben aslında Tanrı'yım." diye açıklama yapması beni biraz şaşırttı. Bu açıklamanın biraz daha önemli bir şekilde yapılacağını düşünmüştüm ama maalesef yanıldım. Aynı şekilde Kratos'un Zeus'u öldürdüğünü oğluna açıkladığı kısmın da sönük kaldığını düşünüyorum. Baldur öldükten sonra Freya ağlarken Kratos pat diye "Ben babamı öldürdüm." diyor. Bu açıklamaların hikâyede daha önemli bir yere sahip olmasını isterdim. Çünkü oyun Kratos'un hikâye boyunca bunları saklamasından dolayı bu açıklamaların önemli olduğunu hissettiriyor.


Kötü karakter Baldur'a gelirsek eğer, aslında Baldur tam benim sevdiğim kötü tiplemelerinden biri. Alaycı, sürekli kendini üstün gören ve çok güçlü. Oyunlarda bu tip karakterleri yenmeyi seviyorum. Ayrıca Baldur da konuşmaları ve hareketleriyle beni kendine gıcık etmeyi ve onu yenme duygusunu bende uyandırmayı başarmıştı. Fakat maalesef kendisi hikâyede yeterli kadar görünmüyor. Oyunun başındaki kavgadan sonra Baldur'u saatler boyunca bir daha göremiyorsunuz. 2. görünüşünden sonra bir daha ilk görünüşünden sonraki kadar uzun ortadan kaybolmuyor fakat dediğim gibi yeterli değil. Sanırım oyunda en sevdiğim yan karakterler Brok ve Sindri oldu. Brok huysuz ve öfkeli, Sindri de aşırı titiz ve her şeyden tiksinen biri. Bu iki karakter ile girdiğim diyaloglar beni çok güldürdü. Hikâyede "komiklik" kısmını bu ikili üstleniyor ve bunu başarılı bir şekilde yapıyorlar diyebilirim.


God of War_2022.10.26-17.04_3-min.png



Freya da hikâyede önemli bir yere sahip olan yan karakterlerden biri. Başta kendisinin adını bile bilmezken ilerleyen zamanlarda kendisinin Odin'in eşi olduğunu ve cezalandırıldığını, hatta Baldur'un annesi olduğunu öğreniyoruz. Freya genellikle zor duruma düştüğümüzde bize yardım eli uzatan kişiydi fakat oğlu Baldur'u öldürmemiz ile aramızdaki dostluk ilişkisi düşmanlığa döndü. Onun dışında Mimir'in anlattığı hikâyeler de oyunda önemli bir yere sahip. Kendisi komik ve eğlenceli bir karakter ve birçok önemli şeyi ondan öğreniyoruz. Mesela Thor'un çekici Mjölnir'i Brok ve Sindri'nin yaptığını, Baldur'un büyü ile ölümsüz olduğunu Mimir'den öğreniyoruz.


Asıl karakterlerimiz Kratos ve Atreus' gelelim. Soğuk ve sert karakterleri sevsem de başta Kratos'u sıkıcı bulmuştum. İki kelimeden fazla konuşmayan sıkıcı biri olduğunu düşünmüştüm. Ancak daha sonra hikâyenin ilerlemesiyle Kratos hakkında daha çok şey öğrendim ve gerçekten de onu sevdim. Özellikle Kratos'un geçmişiyle yaşadığı çatışmalar, geçmişini sürekli saklamaya çalışması ve geçmişte yaptığı hataları telafi etmek için oğluna sürekli öğütler verip iyi biri olmaya çalışması benim oldukça hoşuma gitti. Atreus'u da başlarda oldukça sıkıcı bulmuştum, tam ona ısınmaya başlamışken Tanrı olduğunu öğrenmesiyle kibirli davranışlar sergileyip Kratos'un dediklerini yapmaması ısınmamı engelledi. Daha sonradan bu tavırlarını terk etse de oyun boyunca ona tam olarak ısınamadım. Ama hikâye için de oynanış için de kendisinin gerekli bir karakter olduğu da gerçek.


God of War_2022.10.28-22.59-min.png


Oynanış:​



Bu oyunun en güçlü olduğu yere gelelim, yani oynanışa. Daha önce sanırım yakın dövüş ağırlıklı bir aksiyon oyunu oynarken hiç bu kadar keyif almamıştım. Savaş mekanikleri, animasyonlar, inanılmaz bol çeşitlilik... Ortaya mükemmel bir çeşitlilik çıkmış. Oyundaki ana silahımız Leviathan Baltası. Baltanın iki adet yakın saldırı şekli var. Hızlı saldırı ve ağır saldırı. Ayrıca balta düşmanlara saldırmak için ve birtakım bulmacaları çözmek için fırlatılabiliyor. Aslında ilk başta balta oldukça temel bir silah. Ancak yetenek ağacından o kadar farklı hareket ekleyebiliyorsunuz ki baltaya baltayı kullanırken sıkılmak mümkün olmuyor. Mesela bunlardan biri ağır saldırı tuşuna basılı tutunca baltayı buz ile şarjlayarak düşmana ağır hasar vermeye yarıyor. Bir diğeri de üç defa hızlı saldırı yaptıktan sonra komboyu ağır bir balta saldırısı ile bitirmek. Baltanın seviyesi her yükseltildiğinde yepyeni yetenekler açılıyor. Benim favori balta yeteneğim koşarken ağır saldırı tuşuna basıldığında Kratos'un zıplayarak baltayı düşmana indirdiği yetenekti. Bu şekilde birçok farklı yetenek mevcut.


Baltanın sadece yakın dövüş için değil, fırlatılabilir hâli için de yetenekler mevcut. Yeni yetenekler açarak baltaya ağır fırlatılabilir saldırı kazandırıp bu şekilde düşmanları dondurmak, baltanın düşmanların birden fazla yerine kilitlenmesini sağlamak ve kritik noktaya isabetli bir balta saldırısı yapılıp balta geri çağrıldığında şarjlı bir fırlatmak saldırısı yapmak mümkün. Bunlardan da favorim balta fırlatılıp ağır saldırı tuşu ile geri çağrıldığında Kratos'un balta ile zıplayıp buz saldırısı yaptığı yetenekti. Bu yetenekler de yine baltayı geliştirerek açılabiliyor. Balta dışında iki tane de çıplak elle saldırı şeklimiz var. Bunlardan biri yumruklarımızı ve kalkanımızı kullanarak normal yakın dövüş, diğeri ise "Spartalı Öfkesi" denen Kratos'un öfke modu. Normal yakın dövüş bildiğimiz yumruk, tekme ve kalkanı kullanarak düşmana saldırmak. Normal yakın dövüş için de birçok yeni yetenek kazanılabiliyor, bunlardan en önemlisi ise blok yapan düşmanların kalkan ile bloğunu kırmak. Yakın dövüş kendi içinde çeşitli olsa da yakın dövüş ile ekstra sersemleme hasarı alan düşmanlar ve blok kullananlar hariç ben pek tercih etmedim, diğerleri bana daha keyifli geldi.


Spartalı Öfkesi ise kullanmaktan aşırı keyif aldığım özelliklerinden biriydi. Oyunda canın hemen altında Spartalı Öfkesi barı bulunuyor ve bu bar etraftan bulunan öfke taşlarıyla veya düşman keserek doldurulabiliyor. Bar dolduktan sonra kullanıldığında Kratos bir öfke patlaması yaşıyor ve düşmandan hasar almadan ve normalden daha fazla hasar vererek hızlı bir şekilde etraftaki düşmanlara saldırıyor. Bunu kullanmak aşırı keyifli, özellikle yetenek ağacından Spratalı Öfkesi için bulunan tüm yetenekler açıldığı zaman öfke modu hiç bitmesin istiyorsunuz resmen. Yetenek ağacında Spratalı Öfkesi için Kratos'un yere vurarak etraftaki düşmanları dağıtmaya, ağır yumruk atmaya veya yerden kaya koparıp düşmanlara atmaya yarayan birçok farklı yetenek açabiliyorsunuz. Bana göre en iyisi Kratos'un yere vurarak düşmanları dağıttığı ve kaya koparıp düşmanlara attığı yetenek en iyileriydi. Özellikle kaya koparıp fırlattığınızda düşmanı tutturmayı başarırsanız güçlü düşmanlara bile çok büyük hasar verebiliyorsunuz.


God of War_2022.10.29-23.19-min.png



Balta dışında kullanabileceğimiz bir silah daha var, o da Kaosun Kılıçları. Bu silah hikâyenin yarısına gelindiğinde açılıyor. Kaosun Kılıçlarını ilk gördüğümde çok şaşırmıştım çünkü bu denli oynanışı çeşitlendiren ve kendine ait apayrı oynanışa sahip olan bir silahın oyunun yarısından sonra açılması bana çok farklı gelmişti. Bu gerçekten cesurca bir tercih, normalde diğer oyunlar oynanış çeşitliliğini fazlasıyla artıracak bir ögeyi oyunun başlarından itibaren oyuncuya sunarlar. Kaosun Kılıçları, Kratos'un zincirle kollarına bağladığı ve sayısı fazla olan düşman grupları üzerinde inanılmaz etkili olan bir silah. Ayrıca silah çok hızlı. Bunun da başta hızlı saldırı kombosu ve daha yavaş olan fakat daha fazla hazar veren bir kombosu bulunuyor. Ayrıca kılıcı zincirle düşmanlara fırlatıp onları yanımıza çekmek de mümkün. Kaosun Kılıçlarının da kendine ait yepyeni özellikler bulunduran bir yetenek ağacı var. Bu yetenek ağacından kılıç düşmana fırlatılınca onları yakmaya, hızlı kombonun sonuna ağır bir son vuruş eklemeye ve kalabalık düşman gruplarını geri püskürtmeye yarayan farklı farklı hareketler de edinebiliyorsunuz.


Ek olarak Atreus'un kullandığı okların da oynanışa etkisi çok büyük. Atreus hastalanınca Helheim'a Kratos tek başına gidiyor ve oynanış bakımından Atreus'un yokluğu gerçekten de hissediliyor. Savaş sırasında gerekli tuşa basarak Atreus'un ok atmasını sağlayabiliyorsunuz. Oklar da kendine ait bir yetenek ağacına sahip ve bu yetenekleri alarak ışın ve elektrik oklarının daha fazla sersemletme hasarı vermesine, okların daha çabuk dolmasına ve elektrik okuyla vurduğunuz düşmanların başka düşmanları da etkileyerek birlikte çarpılmalarına yarayan farklı yetenekler kazanmak mümkün. Bu yetenekler tamamlandığında oynanışı gerçekten de çok rahatlatıyor. Ayrıca Atreus'un düşmanları tutarak Kratos'un onlara vurmasına yardımcı olmasını sağladığı yetenekleri de açmak mümkün.


Ben anlatmaktan yoruldum ama oynanış çeşitliliği bunlarla sınırlı da değil. Oyunda etraftaki kasaları açarak veya öldürdüğünüz düşmanlardan alarak açabileceğiniz, silahlara takılan ve sadece onları kullanarak yapılabilen birtakım hareketler yapılmasını sağlayan runik saldırılar da bulunuyor. Baltaya ve Kaos'un kılıçlarına biri ağır biri hafif olmak üzere 2 tane, Atreus'un oklarına da bir tane runik atak takılabiliyor. Mesela ben baltada hafif atak olarak baltadan buz fışkırtılan runik atağı, ağır atak olarak da Kratos'un baltayı yere vurmasıyla etraftaki düşmanları donduran runik atağı kullanmıştım. Bu şekilde birçok farklı run var. Kaosun Kılıçları'nda da hafif saldırı olarak kılıçla düşmana vurduktan sonra kalkanla onu geri iten runik atağı, ağır saldırı olarak da Kratos'un kılıçları yere saplamasıyla etrafa ateş yayan run,k atağı kullandım. Ok için ise hayalet geyik çağıran runu kullanmıştım. Bu atakların hepsini geliştirmek mümkün ve geliştirdiğiniz takdirde atağın süresini ve verdiği hasarı artırabiliyor, bazen de atağa yeni hareketler ekleyebiliyorsunuz. Runik ataklara benzer olarak zırhınız da tılsım ekleyip farklı hareketler açabiliyorsunuz. Mesela benim kullandığım tılsım Kratos'un etrafında bir çember oluşturuyor ve bu çember içerisinde Kratos'un ataklarının bloklanmasını engelleyip az miktarda da can artışı sağlayabiliyordu. Dediğim gibi bunlardan birçok var, çeşitlilik içerisinde boğuldum resmen.


God of War_2022.10.28-21.41_3-min.png



Düşman sersemlediği zaman veya baltayla ağır darbe indirip canını bitirdiğinizde Kratos'un yaptığı birtakım bitirici hareketler var. Bunlar ne yazık ki yeteri kadar çeşitli değil. Her düşman çeşidi için bir tane bitirici hareket eklenmiş, baltanın bitirici hareketinde ise genelde çoğu düşman aynı şekilde öldürülüyor. Her ne kadar bitirici hareketler gerçekten güzel görünse de maalesef tüm oyun boyunca aynı hareketleri görüp durdum. Ayrıca düşman çeşitliliği de yeterli değil. Bu denli büyük bir oyunun için düşman çeşitliliği oldukça sınırlı. Bir süre oyunu oynadıktan sonra hep aynı düşmanın 3-4 farklı versiyonuyla (Ateş fırlatan Draugr, Kalkanlı Draugr, Ağır Draugr gibi) karşılaşıyorsunuz ve bu bir noktadan sonra sıkıcı oluyor. Ayrıca oyunun en büyük eksikliği de düşman çeşitliliğine benzer şekilde bütün neredeyse bölüm sonu canavarlarının birbiriyle aynı olması. Oyunun başında Baldur ile yaptığımız harika kavgadan sonra bu oyundan çok daha güzel dövüşler beklemiştim. İlk dövüşte Baldur'a vurduğumuzda ağaca çarpıp ağacı kırıyordu mesela ve bu benim çok hoşuma gitmişti, diğer bölüm sonu canavarlarında da bu tarz şeyler görmek istemiştim ama maalesef aradığımı bulamadım.


Açık dünyada ve ana görevlerde olması fark etmeksizin birbirinden farklı bölüm sonu canavarı sayısı bir hayli az. Oyun boyunca sürekli oyunun başında karşılaştığımız ve bize kaya ile saldıran trolün ve göğsünü açıp saldırı yapan canavarın farklı versiyonlarıyla bölüm sonu canavarı diye savaşıyoruz ve bu çok sıkıcı. Bunlar dışında Baldur ile de oyunun başında yaptığımız savaşın aynısını farklı yerlerde yapıyoruz. Farklı olan savaşlar ise ejderha ile yaptığımız savaş ve Magni ile Modi ile yaptığımız savaşlardı. Ejderha ile yaptığımız savaş fena olmasa da Magni ile Modi ile yaptığımız savaş sıradan bir dövüşten farksız ve çok sıkıcıydı. Oyun bu konuda maalesef bana hayal kırıklığı yaşattı.


God of War_2022.10.29-22.41-min.png



Yan görev kalitesinden bahsetmek gerekirse oyunun yan görevlerine bayıldığımı söyleyebilirim. Ana hikâyeyi bırakıp iki gün boyunca yan görev yaptığımı hatırlıyorum ve bunları yaparken bir an bile sıkılmadım. Yan görev olarak birkaç farklı konsept var. Bunlardan ilki "cüce iyiliği" olarak adlandırılan görevler. Brok ve Sindri'nin dükkanına uğradığınızda zaman zaman sizden birtakım şeyler isteyebiliyor ve bu görevlerin kendi içerisinde hikâyesi oluyor. Mesela Brok bir görevde uzun süredir görmediği ve öldüğünü düşündüğü arkadaşına ne olduğunu bulmak için Kratos'tan yardım istiyor. Gidip ne olduğunu öğreniyoruz ve Brok'a anlatıyoruz, Brok da bunun karşılığında bize bedava geliştirme verebiliyor. Bunun dışında açık dünyada karşılaştığımız ruhlardan da yan görev alabiliyoruz. Bunlar da cüce iyilikleri gibi bir nevi hikâyeli yan görev ve olup biteni öğrendikten veya ruhun dediğini yaptıktan sonra gelip ondan ödül almak üzerine kurulu. Ayrıca açık dünyada bulunan ejderhaları serbest bırakmak gibi bir hikâye içermeyen görevler de mevcut. Aslında hikâye içeren yan görevlerin sunumu pek iyi değil ve sundukları hikâye genelde çok basit bir hikâye oluyor ama içerdikleri macera gerçekten çok keyifli.


Son olarak animasyonların ve vuruş hissinin çok iyi olduğunu söyleyebilirim. Ağır düşmanlar hariç diğer düşmanlara vurduğunuz her darbeyi hissediyorsunuz. Ayrıca risk alıp baltayı şarjlayarak düşmana vurup tutturduğunuzda aldığınız zevk gerçekten bambaşka. Onun dışında söylediğim gibi animasyon kalitesi de üst düzey. Oyundaki bulmacalardan bahsetmem gerekirse çoğunluğunu gereksiz buldum. Zaten oyun boyunca neredeyse hep aynı bulmacaları çözüyorsunuz ve bu bulmacalar genelde çok kolay oluyor, sıkıcı ve gereksiz buldum bulmacaları. Ek olarak oyunda ana hikâye dışında gidilebilen 2 diyar daha var. Bunlardan biri Muspelheim diğeri de Nilfheim. Muspelheim'da arenaları geçerek ilerlemek üzerine kurulu. Arena dövüşünü açıp verilen gerekliliklere uyarak dövüşü kazanıp ödülünüzü alıyor ve haritada ilerliyorsunuz, ben birkaç dövüş yapıp sıkılmıştım. Nilfheim'da ise bulmacaları çözüp ilerliyor ve ilerledikçe daha büyük ödüller kazanıp dönüyorsunuz, fakat ödülü aldıktan sonra dönerken ölürseniz ödül de gidiyor. Bundan da birkaç deneme sonra sıkılmıştım. Son olarak da oyunun haritasını açtığınızda çıkan görüntü karmakarışık, birkaç defa nereye gideceğimi bulamayıp dakikalarca aramıştım, ondan da bahsedeyim.


God of War_2022.10.29-23.03_2-min.png



Grafikler ve Performans:​


Oyunun grafikleri gayet iyi. Özellikle canavarların modelleri gerçekten çok kaliteli görünüyor. Işıklandırma, kaplama kalitesi, efektler hepsi çok iyi görünüyor. Ama maalesef optimizasyon için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Oyunu 1080p orijinal ayarlarda oynadım ve yer yer performans iyi olsa da bazı yerlerde 25 saniye başına karelere kadar düşüş yaşadım. Özellikle Midgard'ın alakasız kısımlarında saçma sapan performans düşüşleri oluyordu ve bu canımı sıktı. İlginç olan şu ki Muspelheim'da üzerime gelen 15-20 düşmanla savaşırken ve birçok efekt görülürken performansın 65 saniye başına kare civarında seyretmesine rağmen Midgard'ın bazı kapalı alanlarında hiçbir kalabalık veya efekt yokken performansın 25 saniye başına karelere kadar düştüğünü gördüm. Midgard'ın bazı bölgelerini optimize etmeyi mi beceremediler nedir bilmiyorum ama bu durum canımı sıktı, oyunun zayıf yönlerinden birinin de optimizasyon olduğunu düşünüyorum. PlayStation oyunlarının genelinin bilgisayar platformunda optimizasyonu başarısız ve maalesef God of War da bundan nasibini almış. Onun dışında oyunu oynarken herhangi bir hata veya çökme ile karşılaşmadım.


Son Söz:​



God of War inanılmaz çeşitli ve keyifli oynanışıyla, güçlü hikâye anlatımıyla ve oyuncunun içinde kaybolmasını sağlayan maceralarla dolu dünyasıyla kötü optimizasyonuna ve düşmanlar ile bölüm sonu canavarlarının kendini tekrar etmesine rağmen bir başyapıt ve son yılların en iyi oyunlarından biri.


91/100

 
Son düzenleyen: Moderatör:
Kaos kılıçları olmasa çekilecek oyun değildi kaplumbağaya çevirmişler Kratos'u bu kadar yavaş bir combat olamaz.
Kaos kılıçları rahatlatıyor combatı Kratos'un zıplayamamasıda ayrı saçmalık ne combolar çıkarırdım zıplayabilseydi.
 
@Hellblazer Aku

Bütün yetenekleri açtığına emin misin? Ben oyunda açılabilecek tüm yetenekleri açtım ve hiç yavaş hissetmedim. İşin içine runik ataklar falan da girince dövüşler oldukça akıcı oluyor. Evet balta Kaosun Kılıçları'na göre daha ağır fakat bu normal bence, balta sonuçta. Hatta ben balta ile oynarken daha fazla keyif aldım bile diyebilirim.
 
Konuyla alakasız olabilir bilmiyorum ama Pazartesi God of War'ı aldım. Oyunun hikayesini bilmediğim için ilk önce youtubeden 1,2, chains of olympus ve 3 ü izledim. Hikayesini fln aşırı beğendim. Steamdeki gow'u beğeneceğimi de düşünüyorum. Ama aklımda birkaç soru var.
1- Başka izlemem gereken gow hikayesi var mı?
2- Atreus bizim gerçek oğlumuz mu? Daha steamdeki gow'u oynamadığımı söyleyim şimdiden. Sadece oyun görüntülerini gördüm o yüzden merak ediyorum. (Bu konudaki incelemeyi de okumadım şimdilik).
 
Atreus bizim gerçek oğlumuz mu? Daha steamdeki GoW'u oynamadığımı söyleyim şimdiden. Sadece oyun görüntülerini gördüm o yüzden merak ediyorum. (Bu konudaki incelemeyi de okumadım şimdilik).

Atreus, Kratos'un ikinci evliliğindeki eşinden (ilk eşi ölünce tekrar başkasıyla evlenmiş) olan öz oğlu.

Başka izlemem gereken GoW hikayesi var mı?

Ben önceki GoW oyunlarının hiçbirini izlemeden veya oynamadan oynadım bu oyunu. Her ne kadar eski oyunlara göndermeler ve bağlantılı yerler de olsa bu oyunun hikâyesi kendi içinde başlayıp bitiyor. Önceki oyunların hiçbirini izlemesen de bu oyunun hikâyesini anlarsın yani.
 
@Hellblazer Aku

Bütün yetenekleri açtığına emin misin? Ben oyunda açılabilecek tüm yetenekleri açtım ve hiç yavaş hissetmedim. İşin içine runik ataklar falan da girince dövüşler oldukça akıcı oluyor. Evet balta Kaosun Kılıçları'na göre daha ağır fakat bu normal bence, balta sonuçta. Hatta ben balta ile oynarken daha fazla keyif aldım bile diyebilirim.
Evet 2. ye oynuyorum şu an Kratos aşırı yavaş sallıyor Baltayı yaşlılıktan değil bence Dante'de yaşlandı ama genç halinden 10 kat daha hızlı savaşıyor.

2. ve 3. oyunu böyle oynardık 2018'de bu imkansız hem Kratos'un mobilitesini almışlar hem saldırıları hızlı değil ağır olmuş.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Şuanda şu ışık açmak için gittiğimiz diyarın oradayım. Bahsettiğiniz spoiler nerde tam olarak okumaya korkuyorum. :D
 
Şuanda şu ışık açmak için gittiğimiz diyarın oradayım. Bahsettiğiniz sürprizbozan nerede tam olarak okumaya korkuyorum :D

Genel olarak hikâyeyi anlattığım kısımda sürprizbozan bulunuyor. Okumaya devam etmek için direkt olarak incelemenin "oynanış" kısmına geçebilirsin. Hikâyeyi bitirdikten sonra dönüp hikayeyi anlattığım kısmı yeniden okursun.

Evet 2. ye oynuyorum şu an Kratos aşırı yavaş sallıyor baltayı, yaşlılıktan değil bence Dante de yaşlandı ama genç halinden 10 kat daha hızlı savaşıyor.

Hızlı kombolar için Kaosun Kılıçlarını kullanmak en iyisi. Balta biraz ağır kalıyor ona göre evet.
 
Kaos kılıçları olmasa çekilecek oyun değildi kaplumbağaya çevirmişler Kratos'u bu kadar yavaş bir combat olamaz.
Kaos kılıçları rahatlatıyor combatı Kratos'un zıplayamamasıda ayrı saçmalık ne combolar çıkarırdım zıplayabilseydi.

Kaos kılıçlarını nerede buluyoruz?

Kaos kılıçları olmasa çekilecek oyun değildi kaplumbağaya çevirmişler Kratos'u bu kadar yavaş bir combat olamaz.
Kaos kılıçları rahatlatıyor combatı Kratos'un zıplayamamasıda ayrı saçmalık ne combolar çıkarırdım zıplayabilseydi.

Kaos kılıçları nerede bulunuyor ben bulamadım da.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı