Merhaba. Serhat şehridir Edirne. Üniversiteyi Edirne'de bitirdim. Öğrenciyken bu şehirde hiç sıkılmadım, Avrupa açılımında bir şehirdir. Arasta çarşısını, kapalı çarşılarını, ünlü ciğercilerini, Serhat köftecisini, Selimiye caminin meşhur dış panaromasını, vb. bilinen yerlerini zaten hemen görürsünüz. Edirne'nin 2 şeyinin çok meşhur olduğu eskiden beri de söylenir; 1- Kışı, 2- Kızlarıdır.
Bulgaristan, Yugoslavya, Macaristan, vb. yakın Avrupa şehirlerinden büyük göç almış olup esnaflık yapan ahalisi yine dikkat çekebilir. Edirne'de "piyasa" tabiri vardır, bu tabir belirli saatlerde gençlerin Edirne meydanında boy gösterebildiği en kritik saatlerdendir.
Mesire yeri olarak Karaağaç (Söğütlük) beldesini gezmek amaçlı ziyaretlerinizde gidip görmenizi öneririm. Meriç nehri üzerindeki köprünün tam ortasında bir asker sürekli nöbet tutar, bunun hemen karşısındaki su kenarındaki çay bahçeleri ise bir şeyler içilip dinlenmek açısından gerçekten muhteşemdir.
Muharip Gaziler Derneği'nde ve sayısız çay bahçelerinde çay içerek hoşça vakit geçirilebilir. Sıkıntılı bir şehir görünümünde değildir, sanayinin ve doğudan göç alanların ağırlıklı olabildiği, örneğin bir Çerkezköy ilçesi gibi değildir. Edirne'den sıkldıkça sırf ayakkabı almak için (bunu bahane ederek) arada Lüleburgaz'a kaçamak yapardım, bu günleri hiç unutamam doğrusu. Kolay gelsin.
Balkanlar her türlü güzel yahu.
.
