Hayatım Hakkında Sorular

Katılım
10 Eylül 2016
Mesajlar
1.797
Çözümler
5
Yer
Avustralya/Melbourne
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Meslek
Elektrikçi. Yakında olabilirse Ekonomist.
Arkadaşlar 20 yaşında bir bireyim. Ege Üniversitesi Elektrik Meslek Yüksekokulunda okuyorum. Celal Bayar Elektrik-Elektronik Mühendisliği yazabilirdim fakat eğitimine güvenmediğim için Ege Üniversitesini tercih ettim, nasıl olsa DGS yapıp geçmek benim için problem olmayacaktı. Bu sene Meslek Yüksekokulundaki son senem ve ilk senemde bölüm 2.si olarak bitirdim. Herkesin düşündüğü gibi DGS ile 4 yıllık tamamlamayı düşünüyordum fakat bu düşüncem 1 senedir azalarak yok olma seviyesine geldi. Bunun sebebi şu anki durumlardan dolayı, birazdan anlatacaklarım ile daha çok pekişecektir zaten.

Okula kayıt yaptırdıktan sonra hiç okula gitmeden yurt dışına gitmiştim. Ülke Avustralya bilmek isteyen olursa diye yazıyorum. 1 sene boyunca orada yaşadım ve çalıştım. İngilizce bilgim zaten burada öğrendiğim için çok yüksek seviyelerdeydi. Oraya gittiğimde tamamen kendi dilim gibi oldu diyebilirim. Dil konusunda hiçbir sıkıntı çekmedim. Sadece 3 ay orada yaşayıp çalıştığım sürede bile sanki oraya aitmiş gibi hissetmeye başladım, kendimi insanlara bakış açım kendi davranışlarımda ki değişiklikler falan istemsiz olarak çok hızlı bir şekilde değişmeye başlamıştı. Şu yazdıklarımdan itibaren neden geri döndün diyecekler mutlaka olacaktır onları çok bekletmeden sebebini söylüyorum. 4000 dolar kazancım vardı. Yemek+içki eğlence vb. patronum veriyordu çok iyi biriydi. Fakat lise mezunusunuz unutmayın sizin bir vasfınız yok (meslek lisesi çıkışlıları bilemem). Dönercide çalışıyordum 14 saat, bazen uzuyordu bile. Ayaktasınız, sürekli yağın içinde üzerinize sos dökülüyor kola düşüyor vb vb. Hayat boyu böyle çalışamazsınız. Bir yerden sonra mutlaka gücünüz düşecek ki o mekanlarında sonsuza kadar açık kalacağını hiç düşünmüyorum. Bu yüzden geri dönüp okulumu okuyup bir işe kendimi adayıp o işi yapmak için buradayım.

1- DGS ile Elektrik Mühendisliği geçip rahatça okuyabilirim. Fakat üniversitelerin hepsi elektrik-elektronik mühendisliği diye geçer fakat hepsi elektronik eğitim verir. Elektriği dibine kadar veren şu an sadece Karadeniz Teknik ve Yıldız Teknik var. Okursam bu 2 üniversitede okuyacağım söyleyeyim ODTÜ kazanırsan git demeyin.

2- Okul bittikten sonra 1 sene boyunca deli gibi elektrik üzerine çalışarak çok fazla şey öğrenebilirim. Çalışma azmim ve dayanıklılığım çok yüksek saatlerce uyumadan bile istediğim bir işi yapabiliyorum. 1 senede öğrendiğim bilgiyle teknik eleman olarak yurt dışına açılabilirim. Not: Anlamadığım bir şekilde yurt dışı teknik elemanlara daha çok aç, İngilizce bilen, mesleğinde iyi bilgisi olan teknik elemanı mühendisten çok kapıyorlar.

3- Mühendisliği 30 yaşında bile girip bitirebilirim bunu unutmayalım sonuçta çalıştığım sürede sürekli elektrik bilgisi öğreneceğim mühendislik sadece üzerinde cafcaflı şeylerin yazdığı bir kağıt parçası.

4- Kendimi artık sanki buraya ait değilmişim gibi hissediyorum. Sebebini bilmiyorum sanki 20 yıldır aynı ülkede aynı şehirde aynı yolları kullanarak aynı şeyleri yaparak aynı şeyleri görerek yorulmuş hissediyorum.

5- 4.maddenin sebebini alış gücüne falan şuan ki durumla alakası yoktur. Maddi durumum iyi bu şartlarda bile alım gücüm düşmedi diyebilirim. Bir vatana girsem bütün mağazayı alacak nakit param bile var kesinlikle yazdıklarımın maddi durumum veya şu anki durumlarla alakası yoktur.

Ne yapmam gerektiğini kendim de bilmiyorum, o yüzden sizlere soruyorum. Zaman ayırıp okursanız sevinirim.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
DGS ile hayatını karartma. Ben Balıkesir üniversitesi maden teknolojisi bölümü mezunuyum. 2 yıllık bir bölümdü. Bölümü 5. Bitirdim daha sonrasında DGS sınavına girdim ve başarılı oldum. Dokuz eylül üniversitesi Maden mühendisliğinde okuyorum ve son senem. Gel gelelim bu sürede başımdan geçenleri anlatayım. İş hayatına atılıp düzgün para kazanamayıp aile düzeni kuramadığım ve okuduğum sürece de bu güveni veremeyeceğim için aşık olduğum kızdan ayrıldım ( terk edildim. ). Bunun dışında 2 yıl okuduktan sonra DGS ile geldiğim okulda 1 sene zorunlu İngilizce hazırlık okudum. Burada da başarılı olup bölümüme geçtim. Ancak bu dönemde lise ve ilk üniversitemdeki arkadaşlarım birer birer çalışmaya başladı ya da mutlu bir aile kurarak evlendi. Bu sırada benim yanımda ne kız arkadaşım var ne de başka birşey.
Zaten mühendislik dediğin yerde bir kıza 30 erkek düşüyor. Benim de maddi durumum iyi. Evim, yazlığım ve arabam var. Bunlara rağmen kendime uygun birisini bulamadım ve eski aşık olduğum kızın yeni sevgilisi ile olan mutluluğunu izlemekten başka elimden birşey gelmedi. 4 yıldır da hazırlıktan sonra bölümde okudum. Hala bitiremedim. Birkaç defa bırakmayı düşündüm ama ailem engel oldu bu kadar uğraştın diyerek beni hep Vazgeçirdi. Şu an alttan derslerim de var. Şu an 25 yaşındayım ve keşke okumayıp yurt dışına gidip çaycı , lastikçi , pompacı falan olsaydım diyorum. Mühendis olduğumda işim hemen hemen hazır. Özel bir holding in maden sektöründe çalışacağım ve altın cikartacağız. Evet daha fazla kazanacağım ama hayat boyunca o pişmanlık ile yaşamaya mecbur kalacağım.
 
Yurt dışında okuyabileceğin iyi bir okul varsa ve aynı anda çalışıp para kazanabilirsen, bunlara uygun vize de alabilirsen git derim. Ben de Green Card ile ABD'ye gidip orada okumak istiyorum. Geçen sene başvurdum, çıkmadı. Bu sene tekrar deneyeceğim. İngilizcem fena değil, her geçen sene üstüne ekliyorum, geliştiriyorum ve bir dil daha öğrenmeye başlamak istiyorum.(İspanyolca/Japonca/Almanca) Öğrenci vizesi ile olacak işler değil bunlar. Yıllardır para biriktirmeye çalışıyorum. 5 yılda biriktirdiğim para dolar bazında 1000 dolar civarı. Böyle bir şey olabilir mi ya? Nasıl bu durumlara düştük? Yıllardır uğraştığım, pis işlerde çalıştım, hepsi bunun için miydi? Diyelim ki öğrenci vizesi ile gittim ABD'ye ortalamanın üzerinde de bir okula girdim. Ee sonra? Para nereden gelecek? Nerede kalacağım? Yeme içme masraflarımı nasıl karşılayacağım? Hiç gezmeyecek miyim? Elimdeki 1000 dolar anca uçak biletimle vize ücretini öder. Ailemizin durumu çok iyi değil kendimi bildim bileli babam gecesini gündüzüne katarak ev borcu falan ödüyor ve ben zor durumda kalsam bile onlardan para istemem. 10. sınıfta okula 5km'lik inişli çıkışlı bir yol vardı ve ben giderken de dönerken de yürüyordum. Yağmur/kar yağsa bile. Yani bazen biniyordum otobüse, fırtına olan günlerde. Ayaklarımdaki siyah Superstar'ın yanları açılmaya başlamıştı artık, yağmurdan kardan. Düşünün o zaman McDonald's'ta çalışıp aldığım para 800 Lira'yı geçmiyordu ve ben bunun 200 Lira'sını alıp, gerisini aileme vermek zorundaydım. O 200 Lira'yı da servise veya yola vererek harcamak istemiyordum.(Otobüs kullansam bile 2 sefer, toplamda 4 sefer yapmam gerekiyordu. Yine de paranın yaklaşık yarısı gitmiş oluyordu ve ben para biriktirmek istiyordum) Açıkçası benim hedefim Silikon Vadisi'nde bilindik iyi şirketlerde iyi bir konuma geçip, olursa daha sonra kendi şirketimi kurmak ve dünyaya açılmak, global bir şirket olmak. Rahata varınca da dünyayı gezmek istiyorum. Millet Erasmus tarzı şeyler yapıyor, ben o tür şeylere şuan para harcayamam, okul hayatım daha bitmedi. Hayatımın sonuna kadar birilerine hizmet etmek istemiyorum.
 
DGS ile hayatını karartma. Ben Balıkesir üniversitesi maden teknolojisi bölümü mezunuyum. 2 yıllık bir bölümdü. Bölümü 5. Bitirdim daha sonrasında DGS sınavına girdim ve başarılı oldum. Dokuz eylül üniversitesi Maden mühendisliğinde okuyorum ve son senem. Gel gelelim bu sürede başımdan geçenleri anlatayım. İş hayatına atılıp düzgün para kazanamayıp aile düzeni kuramadığım ve okuduğum sürece de bu güveni veremeyeceğim için aşık olduğum kızdan ayrıldım ( terk edildim. ). Bunun dışında 2 yıl okuduktan sonra DGS ile geldiğim okulda 1 sene zorunlu İngilizce hazırlık okudum. Burada da başarılı olup bölümüme geçtim. Ancak bu dönemde lise ve ilk üniversitemdeki arkadaşlarım birer birer çalışmaya başladı ya da mutlu bir aile kurarak evlendi. Bu sırada benim yanımda ne kız arkadaşım var ne de başka birşey.
Zaten mühendislik dediğin yerde bir kıza 30 erkek düşüyor. Benim de maddi durumum iyi. Evim, yazlığım ve arabam var. Bunlara rağmen kendime uygun birisini bulamadım ve eski aşık olduğum kızın yeni sevgilisi ile olan mutluluğunu izlemekten başka elimden birşey gelmedi. 4 yıldır da hazırlıktan sonra bölümde okudum. Hala bitiremedim. Birkaç defa bırakmayı düşündüm ama ailem engel oldu bu kadar uğraştın diyerek beni hep Vazgeçirdi. Şu an alttan derslerim de var. Şu an 25 yaşındayım ve keşke okumayıp yurt dışına gidip çaycı , lastikçi , pompacı falan olsaydım diyorum. Mühendis olduğumda işim hemen hemen hazır. Özel bir holding in maden sektöründe çalışacağım ve altın cikartacağız. Evet daha fazla kazanacağım ama hayat boyunca o pişmanlık ile yaşamaya mecbur kalacağım.
Gelecekte iyi kazanacağım diyorsun. Çabalarının sonucu olacak yani bu bir kesin ben çabalarımın sonucu olacak mı onu bile bilmiyorum.
Okudum. Sorun yok. Yapabilirim dediğin şeylerden herhangi birini yap o arada bir sevgili bul o seni bayağı uğraştırır düşünmeye zamanın kalmaz
Sevgili hayatımda bir kere yaptım tek kişiyi sevdim o gittikten sonra da hiç karşı cins ilgimi çekmiyor. İktidarsızlık yaşıyor gibiyim. Karşı cinse dair hiç bir isteğim yok.
Yurt dışında okuyabileceğin iyi bir okul varsa ve aynı anda çalışıp para kazanabilirsen, bunlara uygun vize de alabilirsen git derim. Ben de Green Card ile ABD'ye gidip orada okumak istiyorum. Geçen sene başvurdum, çıkmadı. Bu sene tekrar deneyeceğim. İngilizcem fena değil, her geçen sene üstüne ekliyorum, geliştiriyorum ve bir dil daha öğrenmeye başlamak istiyorum.(İspanyolca/Japonca/Almanca) Öğrenci vizesi ile olacak işler değil bunlar. Yıllardır para biriktirmeye çalışıyorum. 5 yılda biriktirdiğim para dolar bazında 1000 dolar civarı. Böyle bir şey olabilir mi ya? Nasıl bu durumlara düştük? Yıllardır uğraştığım, pis işlerde çalıştım, hepsi bunun için miydi? Diyelim ki öğrenci vizesi ile gittim ABD'ye ortalamanın üzerinde de bir okula girdim. Ee sonra? Para nereden gelecek? Nerede kalacağım? Yeme içme masraflarımı nasıl karşılayacağım? Hiç gezmeyecek miyim? Elimdeki 1000 dolar anca uçak biletimle vize ücretini öder. Ailemizin durumu çok iyi değil kendimi bildim bileli babam gecesini gündüzüne katarak ev borcu falan ödüyor ve ben zor durumda kalsam bile onlardan para istemem. 10. sınıfta okula 5km'lik inişli çıkışlı bir yol vardı ve ben giderken de dönerken de yürüyordum. Yağmur/kar yağsa bile. Yani bazen biniyordum otobüse, fırtına olan günlerde. Ayaklarımdaki siyah Superstar'ın yanları açılmaya başlamıştı artık, yağmurdan kardan. Düşünün o zaman McDonald's'ta çalışıp aldığım para 800 Lira'yı geçmiyordu ve ben bunun 200 Lira'sını alıp, gerisini aileme vermek zorundaydım. O 200 Lira'yı da servise veya yola vererek harcamak istemiyordum.(Otobüs kullansam bile 2 sefer, toplamda 4 sefer yapmam gerekiyordu. Yine de paranın yaklaşık yarısı gitmiş oluyordu ve ben para biriktirmek istiyordum) Açıkçası benim hedefim Silikon Vadisi'nde bilindik iyi şirketlerde iyi bir konuma geçip, olursa daha sonra kendi şirketimi kurmak ve dünyaya açılmak, global bir şirket olmak. Rahata varınca da dünyayı gezmek istiyorum. Millet Erasmus tarzı şeyler yapıyor, ben o tür şeylere şuan para harcayamam, okul hayatım daha bitmedi. Hayatımın sonuna kadar birilerine hizmet etmek istemiyorum.
Amerika başlangıç olarak beni bile zorlar şuan giderim ama 7 TL kur farkı benim bile neredeyse paramı azaltır çok yüksekten başlamak istiyorsun sen o iş olmaz gibi. Önce ufak ufak açılmayı dene derim. Bende İngiltere de yaşamak isterim ama sterline çevirirsem parayı elimde kalacak ufak bir miktar oraya göre ev bile zar zor alınır.
 
Gelecekte iyi kazanacağım diyorsun. Çabalarının sonucu olacak yani bu bir kesin ben çabalarımın sonucu olacak mı onu bile bilmiyorum.
İşte ben bunları yaşadım gördüm ancak kaçırdığım fırsatlar vs. paranın satın alamayacağı şeyler vardır. ( mastercard reklamı gibi oldu ama) Gerçek bu.
 
İşte ben bunları yaşadım gördüm ancak kaçırdığım fırsatlar vs. paranın satın alamayacağı şeyler vardır. ( mastercard reklamı gibi oldu ama) Gerçek bu.
Yani para keşke her şeyi satın alabilse çok af edersin 1 trilyonu bir doktora versem bile belimde ki geri zekalı bir bel fıtığını vida koymadan tedavi edemem diyor. Sevdiğiniz kız paraya gelmiyor falan para çokta önemli değil hayattan zevk almadıktan sonra.
 
Amerika başlangıç olarak beni bile zorlar şuan giderim ama 7 TL kur farkı benim bile neredeyse paramı azaltır çok yüksekten başlamak istiyorsun sen o iş olmaz gibi. Önce ufak ufak açılmayı dene derim. Bende İngiltere de yaşamak isterim ama sterline çevirirsem parayı elimde kalacak ufak bir miktar oraya göre ev bile zar zor alınır.
Neden olmasın? Sonuçta orada çalışınca dolar kazanmış olacağım. Burada hem okuyup hem de çalışabiliyorsam, dünyanın her yerinde bunu yapabilirim. Önümdeki tek engel yaşama ve çalışma vizesi.
 
Neden olmasın? Sonuçta orada çalışınca dolar kazanmış olacağım. Burada hem okuyup hem de çalışabiliyorsam, dünyanın her yerinde bunu yapabilirim. Önümdeki tek engel yaşama ve çalışma vizesi.
Ama burada bir ailen var sana maddi olarak destek sağlamasalar bile onların arkanda olduğunu bilmek cesaret veriyor şuan sana oraya gittiğinde yaşayacağın korkuyu bilmiyorsun. Ben yaşarken çok gördüm Türkiye'den gelip dolar kazanma amacıyla kalacak yerleri yok. Korkularını gördüm gitmeden bilemezsin dediğim gibi bir gidip görmeden karar veremezsin tabi. Ama orada arkanda duracak kimse olmayabilir hele ilk gittiğinde kimse olmayacak işe girmekte sıkıntı çekeceksin belki sırf bu yüzden direk pes edeceksin belli olmaz o işler.
 
Uyarı! Bu konu 8 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı