Hayat bunları düşünmek için oldukça kısa en azından ben böyle düşünüyorum. Hayatımı planlamaktan hoşlanmam her şeyin anlık yaşanmasını isterim ve aynı şekilde her günü hayatımın son günüymüş gibi yaşarım. Ülke karışına karışına negatiflikle dolu olsa bile eğlencene bak ve hayallerini yüksek tut ve vaz geçme. İnsanlar ve hatta ailen senin hayallerini köreltmeye çalışabilir bundan üç sene önce hayalimi anlattığımda dalga geçip dışlayan insanlar şu an yaşadığım hayatı izliyor ve yanımda olmak istiyor. Yalnızlık gibi şeyler aslına bakılırsa Türkiye gibi karmaşık toplum yapısında çok yararlı bir şey. Bir insanın kendisini toplumdan soyutlaması insanlardan uzun süreli olarak zarar görmesi nedeniyle olur ya da Türkiye gibi baskıcı toplumlarda baskılanmak istemeyen birey içine kapanır ve bu mantıklıdır. Öldükten sonraki on yılın ardından kimsenin seni anmayacağı, cenazenden sonra akşamında annenin tekrardan kimi dürttüğü belli olmayan Türk dizisi izleyeceği bir Dünya için fazla düşünceye gerek yok. Eğer inançlı bir bireyseniz inancınızın emrettiği şeyleri yerine getirerek inancınızdaki diğer yaşamda kendinize yer edinin ve Dünya yaşamında eğlenmeye bakın.