Hayatınızdaki çektiğiniz en büyük fiziksel acı nedir?

Agalarla bisiklet sürerken 3 sene önce oldu onu da söyleyim araba çarpmıştı bacağım ve kolum el bileğim kırılmıştı o seneki yazı Full yatarak geçirmiştim.

Askerde bir dayak yedim, hala acıyor.

Geçen yıl dayımla spor salonunda spor yaparken iki dakika telefona bakıyordum dayımda elinde ki 20kglık ağırlıkları yere bıraktı ağırlıklardan biri sekip ayak baş parmağıma gelmişti, kırık veya çatlama yoktu ama tırnağın iç kısmı kanıyordu bütün gece devam etti acıdan uyuyamadım çünkü kanayan ve içerde biriken kirli kan basınç yapıyordu ve zonkluyordu sabah baktığımda baş parmağım taş gibi olmuştu içerde ki kandan dolayı, hemen hastaneye gittik, hastaneye gittiğimizde tırnağıma iki küçük delik açıp var güçleriyle bastırarak kirli kanı çıkarmışlardı bastırırken de bayağı ağrıtmıştı ama sonunda dünya varmış demiştim. Allah kimsenin başına vermesin hayatımda öyle bir acı yaşamamıştım.

2 metreden düşüp omzumu kaldırımın sivri köşesine vurarak kırma ve ambulansın giremediği yer olduğu için o şekilde 1 kilometre yürüme.
Ayak bileği kırılması.
Bacak yanması.
Kaşlarımın arasına gözlük saplandı dikiş atıldı.

Bay Hiçkimse dedi:

2 metreden düşüp omzumu kaldırımın sivri köşesine vurarak kırma ve ambulansın giremediği yer olduğu için o şekilde 1 kilometre yürüme.
Ayak bileği kırılması.
Bacak yanması.
Kaşlarımın arasına gözlük saplandı dikiş atıldı.

Genişletmek için tıkla...

Hocam size düzenli gusül öneriyor ve hayata karşı dik duruşunuz için tebrik ediyorum. Bu kadar musibet nasıl gelebilir bir insanın başına ya

Küçükken anaokulunda kaydırağın tırmanma yerinden geriye düşmüştüm. Kaydırağın arkasında da duvarların kesiştiği kısım varmış kafam yarılmıştı dört dikiş atıldı. Hayatımda hissettiğim en büyük acı budur hala izi duruyor.

Motor kazasından sonra herhangi bir acı yoktu, ta ki 30 dakika sonra 2 kolumdaki köprücük kemiklerinin acısı kadar. Alçı yapılamadığı için kol bandajı ile gezmek zorunda kalmıştım istemsizce hareket ettiriyordum ve 1-2 ay oturarak falan uyumuştum, hem sinir bozucu hem de acıtıyordu.

17 yaşında kemik iliği verdim, yaşım gereği çocuk bölümünde vermek zorunda olduğum için doktor anestezi yaparlarsa beni kaldıramayacaklarını belirtti ve sadece uyuşturabileceğini belirtti. Çok fazla süt içmem sebebi ile de kemiklerim sert olduğu için kemiği iğne ile delmekte oldukça zorlandılar. Sedyeyi sarıldığım şiddette bir insana sarılsam muhtemelen kaburgalarını kırabilirdim, ancak bu olay acı eşiğimi farklı bir boyuta çekti.

8. sınıfa gittiğim zamanlar sokakta top oynarken kalecilik yapıyordum. Parmak ucuma gelen top parmaklarımı geriye doğru esnetti ve iki kol kemiğinden biri bileğe yakın kısımdan kırıldı. İlk defa kırık yaşadığım için kırıldığını anlamadım ve 1 hafta o şekilde geçti. Daha sonra kemiğin yamuk kaynadığını bilekteki çıkıntıyı görünce anladık. Ortopediye gittik, annemi içeri almadılar. Sırt üstü uzanıp kolumu yana koymamı istediler. Bir kişi parmaklardan çekti, iki kişi dirsekten ve koldan tuttu, son kalan bir kişi de kalem kırar gibi kaynamış kemiği uyuşturmadan kırdı. Sonra alçıya aldılar, film çekildi ve kemiği denk getirediklerini gördüler. Tekrar alçı açıldı ve ayarlama sonrası bu sefer kemikler karşılıklı denk gelmişti. Orada çektiğim acıyı unutamıyorum, Allah kimseye yaşatmasın.

Ameliyat sonrası enfeksiyon kapan ayağımıdaki enfeksiyonun temizlenmesi..
Çatlak acısı, kırık acısı, zona acısı, böbrek taşı-kum acısı nedir bilirim, onlar hiç bir şeymiş... Enfeksiyon temizlenmesi sırasında anladım..