Zaten iş Felsefe olduğu için konuyu buraya açtım. Yaşamak acı çekmek olamaz çünkü çok güzel şeyler de var hayatta. Eğer öyle olsa herkes intihar etmek isterdi ama intihar etmek istemek depresyonun belirtisi ve bu bir hastalık.
Benim de dini inancım yok, Tanrı'ya inanıyorum ve kusursuz bir varlık olan Tanrı'nın bu dünyada insanların yaptıklarını mükafatlandıracağına ve cezalandıracağına da inanıyorum ancak bu insanın iyi yada kötü olması ile alakalı bir şey iman edip etmemekle değil dinler insanları iman edip etmemesine göre ikiye ayırıyor.Çok güzel şeyler var ama bu güzel şeyleri gerçekten neden veriyor? Mutlu olman için mi?
Bu bir görüş zaten. Doğru olmak zorunda değil. Ben de pek katılmam.
Benim de dini inancım yok, Tanrı'ya inanıyorum ve kusursuz bir varlık olan Tanrı'nın bu dünyada insanların yaptıklarını mükafatlandıracağına ve cezalandıracağına da inanıyorum ancak bu insanın iyi yada kötü olması ile alakalı bir şey iman edip etmemekle değil dinler insanları iman edip etmemesine göre ikiye ayırıyor.
Yazımın başında söylemiştim zaten genel olarak konuşuyorum diye. Ama yazdıklarımı bütün olarak ele almayınca yanlış anlaşılıyor.Böyle bir inancın varsa çok güzel. Bunun üzerinde geliştirmeye devam et. Bu tarz şeyler hep tartışılacak. Çünkü bir gizem.
Cümlelerini biraz daha dikkatli oluşturmaya çalış. Ben mesela İslam'a mensup olsaydım direkt cevap verirdim. İster istemez söz hakkı doğuyor hani.
Yazımın başında söylemiştim zaten genel olarak konuşuyorum diye. Ama yazdıklarımı bütün olarak ele almayınca yanlış anlaşılıyor
İntihar eden her insan için depresyon hastası demek yanlış olur bence. Bunun içinde çevresel faktörler de var.Zaten iş Felsefe olduğu için konuyu buraya açtım. Yaşamak acı çekmek olamaz çünkü çok güzel şeyler de var hayatta. Eğer öyle olsa herkes intihar etmek isterdi ama intihar etmek istemek depresyonun belirtisi ve bu bir hastalık.
İntihar eden her insan için depresyon hastası demek yanlış olur bence.
Tarihte Hamurabi kanunları vardır mesela herkes bilir. Adalet için en sert ceza yöntemi diyebiliriz kısaca buna. Mesela elma çalarsan, çaldığın elini keserlerdi. Şimdi o ağaç gelecek sene yine elma vermeyecek mi? Satıcı o elmayı yine satmayacak mı? Peki hırsızın eli ne olacak? Yeniden mi çıkacak?Ayrıca alacakları ceza ve ödülden bahsediyoruz, yani alacakları cezanın boyutu hiçbir zaman adaleti göstermez.
Aslında bu başlık altında yapılacak her hangi bir konuşma kimseye söz hakkı doğurmuyor olmalı.