İman sorunsalı

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Zaten iş Felsefe olduğu için konuyu buraya açtım. Yaşamak acı çekmek olamaz çünkü çok güzel şeyler de var hayatta. Eğer öyle olsa herkes intihar etmek isterdi ama intihar etmek istemek depresyonun belirtisi ve bu bir hastalık.

Çok güzel şeyler var ama bu güzel şeyleri gerçekten neden veriyor? Mutlu olman için mi? Düşünmek lazım. Metafizik diyorum, susuyorum.

Bu bir görüş zaten. Doğru olmak zorunda değil. Ben de pek katılmam.

Biraz felsefe ile ilgilenirsen demek istediğimi anlayacaksın. Hatta giriş kitabı tavsiyeleri ile ilgili konu açmayı düşünüyorum.
 
Çok güzel şeyler var ama bu güzel şeyleri gerçekten neden veriyor? Mutlu olman için mi?

Bu bir görüş zaten. Doğru olmak zorunda değil. Ben de pek katılmam.
Benim de dini inancım yok, Tanrı'ya inanıyorum ve kusursuz bir varlık olan Tanrı'nın bu dünyada insanların yaptıklarını mükafatlandıracağına ve cezalandıracağına da inanıyorum ancak bu insanın iyi yada kötü olması ile alakalı bir şey iman edip etmemekle değil dinler insanları iman edip etmemesine göre ikiye ayırıyor.
 
Benim de dini inancım yok, Tanrı'ya inanıyorum ve kusursuz bir varlık olan Tanrı'nın bu dünyada insanların yaptıklarını mükafatlandıracağına ve cezalandıracağına da inanıyorum ancak bu insanın iyi yada kötü olması ile alakalı bir şey iman edip etmemekle değil dinler insanları iman edip etmemesine göre ikiye ayırıyor.

Böyle bir inancın varsa çok güzel. Bunun üzerinde geliştirmeye devam et. Bu tarz şeyler hep tartışılacak. Çünkü bir gizem.

Cümlelerini biraz daha dikkatli oluşturmaya çalış. Ben mesela İslam'a mensup olsaydım direkt cevap verirdim. İster istemez söz hakkı doğuyor hani.
 
Böyle bir inancın varsa çok güzel. Bunun üzerinde geliştirmeye devam et. Bu tarz şeyler hep tartışılacak. Çünkü bir gizem.

Cümlelerini biraz daha dikkatli oluşturmaya çalış. Ben mesela İslam'a mensup olsaydım direkt cevap verirdim. İster istemez söz hakkı doğuyor hani.
Yazımın başında söylemiştim zaten genel olarak konuşuyorum diye. Ama yazdıklarımı bütün olarak ele almayınca yanlış anlaşılıyor.
 
Yazımın başında söylemiştim zaten genel olarak konuşuyorum diye. Ama yazdıklarımı bütün olarak ele almayınca yanlış anlaşılıyor

Bütün olarak ele almak hata olur zaten. Argüman bir bütün olarak ele alınmaz. İrdelemek gerekir iyice. Geçen bir arkadaşla konuşuyoruz bu konuları. Hatta Sosyal'den ama ismini vermeyeyim, belki hoşlanmaz.

Biraz "çıkar" kavramından söz etti ve o da mantıklı geldi açıkçası. Örnekler falan sıraladı. Misal İslam Dini seni kısıtlıyor mu? Evet. Mantıksız yanları var mı? Tartışılır. Ancak sonunda elde edeceğin süper bir şey var eğer inanırsan. Sonsuz cennet gibi.

Şimdi buradaki mantık kısmını bir tarafa bırakarak konuşuyoruz. Ortada bir şey var: "şunları şunları yapıp, bunları yapmazsan sana süper bir şey sunacağım" diyor. İşine geliyor mu? Evet.

Ha günün sonunda yanlış çıkarsa ne oluyor? İşte sana getirilen kısıtlamalardan dolayı biraz sıkıntı çekiyorsun. Zevke düşkünlük gibi mesela. Ancak bu bir risk ve doğru çıkarsa sonunda süper bir şey var. Bu da bir bakış açısı mesela ve hoşuma da gitmedi değil.
 
Zaten iş Felsefe olduğu için konuyu buraya açtım. Yaşamak acı çekmek olamaz çünkü çok güzel şeyler de var hayatta. Eğer öyle olsa herkes intihar etmek isterdi ama intihar etmek istemek depresyonun belirtisi ve bu bir hastalık.
İntihar eden her insan için depresyon hastası demek yanlış olur bence. Bunun içinde çevresel faktörler de var.
Sevdiğim bir videoyu paylaşayım. Örneğin videoda denildiği gibi Japon Kamikazelerinin kendi menfaatları için değil de ülkeri için yaptığı bir intihar eylemidir.
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Ayrıca alacakları ceza ve ödülden bahsediyoruz, yani alacakları cezanın boyutu hiçbir zaman adaleti göstermez.
Tarihte Hamurabi kanunları vardır mesela herkes bilir. Adalet için en sert ceza yöntemi diyebiliriz kısaca buna. Mesela elma çalarsan, çaldığın elini keserlerdi. Şimdi o ağaç gelecek sene yine elma vermeyecek mi? Satıcı o elmayı yine satmayacak mı? Peki hırsızın eli ne olacak? Yeniden mi çıkacak?

Yukarıda saydığın maddeleri anlayamadım? Yani soru mu bunlar yoksa bir öğretinin kanunları kuralları gibi bir şey mi?
 
Aslında bu başlık altında yapılacak her hangi bir konuşma kimseye söz hakkı doğurmuyor olmalı. Bir dine veya tanrıya inanmiyorsam, inanmiyorumdur, bu konu hakkında konuşuyor olmam kimseyi ilgilendiren bir durum olmamalı. Sonuçta inanmadığım bir varlığa ya da dinine saygı göstermek zorunda değilim, olsaydım zaten varlığı kabul etmiş olurdum. Birilerinin inanıyor olmasına saygı duyabilirim fakat buda benim insiyatifimde olan bir şey olacağı için yine olay soyledigime cikiyor. Nasıl ki her ezanda her dini sohbette her Allah ismi geçişinde bana söz hakkı doğmuyorsa, aynı şey inanan içinde geçerli olmalı. Fakat alışılmış, benim inanışıma saygı duyacaksin söylemi gidiyor.
 
Aslında bu başlık altında yapılacak her hangi bir konuşma kimseye söz hakkı doğurmuyor olmalı.

Doğurmasının sebebini belirttim. Hani bir dinin getirdiklerine karşı bir argümanın varsa, aynı şekilde karşı taraf için söz hakkı doğar ama "Kendi dininizi katmayın" denmiş. Neden katmasın ki? Onları hedef alıyorsun direkt. Zaten yanlış anlaşılmaya biraz müsait bir yazı olmuş, konuştuk onu.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı