İnsanlara neden güven kalmadı?

Çünkü o zamanlar fakirlik olsada insanlar mutluydu. Doyumsuzluk , açgözlülük yoktu. Bugünkü insanlarda inanılmaz bir açgözlülük, tüketim ihtiyacı var. Bunda sosyal medya öncü tabii. İnsanlar batılı yaşam tarzına çok özeniyor. Fark ederseniz her şeyde onların tarzı ile kıyaslıyorlar buda ister istemez yavaş yavaş toplumun yapısını değiştiriyor biz farketmesekte.
Başka bir nedende insanların adalete olan güveni kalmadığı için biri bir şey yapsada nasıl olsa ceza almayacağım rahatlığı ile kafasına göre takılıyor. İnsan artık karşısından nasıl bir hareket, tavır geleceğini seçemiyor.
Bozulmuş, kör olmuş insanların yetiştirdiği sevgisiz, ilgisiz büyümüş çocukların yeni nesili oluşturması ile oluyor bunlar. Başta gerçekten fark eden yok ama zaman geçince cidden çok iyi anlaşılacak.
 
Birinci nedeni:
Dünyaya hükmeden pazar diye bir şey var, bu pazarın sahipleri mallarını kolay ve pahalı satabilmek için her şeye inanan, kolay güdülen yoz bir alıcı yarattılar.
Alıcı konumunda olan bir çok açıkgöz de satıcıların simsarlığını yapmak için birbirleriyle yarıştılar.
Bu durum alıcıları açıkgözler, kurbanlar şeklinde ikiye böldü, bu bölünüş de birbirine olan güveni yitirdi.
İkinci nedeni ise benden önce @bastila arkadaşımız gayet güzel izah etmiş.
 
40 yıl önce var olmadığım için ve sanırım hayatım boyunca hiç birine güvenme gereksinimi duymadığımdan sorunuzu görünce kendi kendime şunu sordum. Neden güveneyim ki? Ya da neden güvenmem gerekiyor ki? İnsanların değiştiğini sanmıyorum, hala aynıyız. Süper bi değişim olması için yüzyılların geçmesi lazım. 40 yıl önceki nesil şuan bizim annemiz babamız belki dedemiz, bizi yetiştiren kişiler yani.

Kısacası, bence değişmedik.
 
30-40 yıl önce bir insana "hırsız" deseydin o insan yapmamış bile olsa bunu gururuna yediremeyip yaşadığı alanı değiştirirdi. Şu anda hırsız olmayana "enayi" deniliyor.

30-40 yıl önce bir kişi başka birine saldırıda bulunsa devlet tarafından canının ne kadar yakılacağını bilirdi. Tecavüz, kadın kaçırma, pedofili gibi şeylerin sonunun "gayriresmî" şekilde elektrikli sandalyede son bulabileceğini bilirdi. Şimdi tecavüz edilene o saatte orada ne işin vardı diye sorulup tecavüz eden şerefsize madalya takılmadığı kalıyor.

Bu kısım ne kadar doğru tartışılır ama bak şöyle de bir örnek var; 30-40 yıl önce 20 tane sabıkası olan adam polisler tarafından arada bir "içeride" misafir edilip sevilirmiş. Bir şey yapmasa bile bundan sonra yapacaklarının sonucu için bir ön gösterim yaparlarmış. Bunu da eski emniyet amiri olan dayımdan iyi biliyorum ancak resmi uygulama olmadığı için fazla yerde dile getirilmez. Şu anda 20 tane sabıkası olan herif 21. suçunu işledikten sonra bile uğraşmamak için aramıza geri salınıyor. O kadar sabıkası olanlar için yapılan bu resmi olmayan keyfi uygulamaya üzülecek yerlerim ağrıyor açıkçası.

Eskiden de insanlar iyi değildi, sadece bir şey yaptığında sonuçlarının kötü olacağını bilirdi. Şu anda iktidara karşı yaptıkların hariç çoğu şeyden ceza bile almıyorsun. İnsanlarda kanunlara olan korku kalmadığında sonuçları bunlar oluyor.
 
Yaşam koşulları değiştikçe, çevremizde değişimler oldukça insanlar da değişiyor ister istemez. Olumlu veya olumsuz, toplumun yapısıyla ve birbirine olan bağıyla alakalı bir durum.

Söylemek istediğim tek bir şey var:
Değişimin önüne geçemezsin, sadece yön verebilirsin.
 

Geri
Yukarı