Kaç tane cinsiyet var?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
"Cinsiyet 2 değil bin yayladır" Bu sözü hep çok sevmişimdir :D. Bırakın insanlar kendini istediği gibi tanımlasın, beyan etsin. Önemli olan ruh ve insanlık. Konuyla biraz alakasız olabilir ama aklıma gelmişken diyesim geldi :D.
 
"Cinsiyet 2 değil bin yayladır" Bu sözü hep çok sevmişimdir :D. Bırakın insanlar kendini istediği gibi tanımlasın, beyan etsin. Önemli olan ruh ve insanlık. Konuyla biraz alakasız olabilir ama aklıma gelmişken diyesim geldi :D.
Dostum biyolojik olarak konuşuyoruz, duygusal olarak değil. Sizin dediğiniz bambaşka bir şey.
 
Yasal olarak iki farklı cinsiyet var. Etik ve görüş olarak tabii değişiklikler var ama kabul edilen iki sadece ve yeni yeni bir de “cinsiyetsiz” kavramı var ama sadece “kavram”, yasal değil.
 
Kadın ve erkekten sonrası, toplumsal cinsiyet kurumunun ürettiği cinsiyet içerikleri ile alakalı kategoriler.
 
Baktım, bir kişi bile doğru cevabı vermemiş 🙄 Ben de bunu çok iyi bilmiyorum ancak yine de açıklamaya çalışayım.

Türkçe'de bu kavramlar hala oturmadı. O yüzden İngilizce terimler üzerinden gitmek zorundayım. Üç adet kavram var: sex, gender ve sexual orientation.

Sex: Biyolojik cinsiyeti gösterir. Kromozomlarımız ya xx ya da xy'dir. Dişi (female) ve erkek (male) olarak ayrılır. İstisnai olarak intersex vardır. Doğuştan her iki cinsel organa da sahip olma durumudur. Nadir rastlanır.
"Transexuel" dediğimiz kavram, doğru cinsiyette olmadığını hisseden kişilerin ameliyatla, hormon tedavileriyle cinsiyet değiştirmesidir. Kolay karar verilen bir durum da değildir.

Gender: Toplum tarafından oluşturulmuş cinsiyet rolleri. Toplumsal cinsiyet, kadın ve erkek gruplarının normları, rolleri ve ilişkileri gibi kadın ve erkeklerin sosyal olarak inşa edilmiş özelliklerini ifade eder. Toplumdan topluma değişir ve değiştirilebilir.

Örneğin, artık dünyanın çoğu yerinde kadınsı olarak kabul edilen yüksek topuklu ayakkabılar, başlangıçta üst sınıf erkeklerin at sırtında avlanırken kullanmaları için tasarlandı. Kadınlar yüksek topuklu ayakkabı giymeye başladıkça, kadın ayakkabılarının topukları uzadıkça ve inceldikçe erkeklerin topukluları yavaş yavaş kısaldı ve şimdiki halini aldı. Zamanla, yüksek topuk algısı yavaş yavaş kadınsı olarak görülmeye başlandı. Yüksek topukta özünde kadınsı hiçbir şey yoktur. Sosyal normlar kadınsı hale getirmiştir.

Kızlara pembe, erkeklere mavi uygundur diye biliriz değil mi? Size 1918'de yazılan bir çocuk bakım kitabından bir alıntı yapayım o zaman:

"Genel kabul gören kural, erkekler için pembe, kızlar için mavidir. Bunun nedeni, daha kararlı ve daha güçlü bir renk olan pembenin oğlan için daha uygunken, daha narin ve zarif olan mavinin kız için daha güzel olması." (Earnshaw’s Infants’ Department)

Bir spektrum olarak görülür. Feminenlik ve maskülenlik olarak düşünebiliriz. En basiti şunu düşünün: her kadın narin, kırılgan, hassas, korumacı olmaz; her erkek de sert, duygusuz, güçlü olmaz. Feminen ve maskülen özellikleri toplum oluşturmuştur. Olmasa daha mı iyi olur diye düşünmüyor değilim. Şahsen erkekleri daha fazla baskıladığını düşünüyorum. Maskülen olmak adına çocuğundan uzak kalan, duygularını gösteremeyen, içinden geldiği gibi davranamayan çok fazla erkek var. En insani duygu olan ağlamak bile "erkekler ağlamaz" diye yasaklanmış resmen.

Sexual Orientation: Cinsel yönelim, karşı cinsten veya cinsiyetten, aynı cinsten veya cinsiyetten kişilere veya her iki cinsiyete veya birden fazla cinsiyete karşı kalıcı bir romantik veya cinsel çekim (veya bunların bir kombinasyonu) modelidir. Heteroseksüellik, eşcinsellik, biseksüellik, aseksüellik, vb. hepsi bu tanımın altındadır.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Geri
Yukarı