Ben gülmekten yazamadım. Gerçekten iradene hayranım. Çok şey etme sende onlar gibi CTRL-C / CTRL-v yap okuma araştırma zahmetinde bulunmayacaklar ne de olsa attığın argümanlara. Sadece alay etmeyi biliyorlar. Bak nasıl bozuldular konu nasıl evrilip çevrilip başka yerlere bağlanmaya çalışıldı, hayır reddetme içgüdünü anlarımda bari bilgili insanlara karşı komik paylaşımları kopyala yapıştır yapma karşındaki muhatap alıp senle güzelce tartışsın.
Sorsan okuduk kitabı derler.
7. güneşin çamura battığını iddia ediyor. (Kehf: 86)
Güzel okumuşsun. Her kitabı böyle okuyorsan zaten çok işimiz var .
Anlam farkı bulunmamaktadır diye belirtince, sanki aralarında başka farklar varmış gibi anlaşılıyor. 3 Nüsha da tıpa tıp aynı yazsaydınız daha iyi olurmuş.
Okuyan herkes ayni seyi anlamadigina gore, anlasaydi mezhep farkliliklari olmazdi, eski yazit ile simdiki arasinda anlam farki olmadigini nereden biliyoruz?
Ayrica ayetlerin inis kronolojisi ile Kuran'in gunumuzdeki hali arasinda fark olmasi fikri beni sogutuyor "Kuran degismemistir" iddiasindan.
Yani ilk emir "oku" diye surekli ortada geziyor Muslumanlar ama Kuran Fatiha'dan basliyor, halbuki ilk inen ayet Alak suresinde ( icinde oku gecen ) ve o 96. siraya dusmus.
Cok derin din bilgim yok Kuran okumama ragmen ama ilk beni sasirtan Fatiha'dan baslamasiydi. Dusun ku koca evreni yaratan sana emir yollamis ama sen kafana gore bunlarin siralamasini degistirmissin ve mukemmel bir sekilde saklandigini iddia ediyorsun?
Hepsini gectim, yazili metin super sekilde saklanmis dahi olsa her bilimsel ilerlemeden sonra ayet egip bukup "Bu zaten yaziyomus lan" dedikten sonra da anlami kalmiyor bana gore ya, neyse.
Merhaba, son zamanlarda forumda kur'an-ı Kerim'in değiştirilip değiştirilmediğine karşı bilinmezlik olduğunu gördüm. Ben de bu konuda yaptığım araştırmalar sonucunda kesinlikle değişmediği kanısına vardım. Nasıl olduğunu aşağıda ayrıntılı bir şekilde belirttim. Lütfen dikkatlice okuduktan sonra saygı çerçevesi altında yorum yapalım.
Öncelikle bu soruya üç şekilde yaklaşalım; Kuran'ın kendisinden, bilimsel yönden ve felsefi argümanlarla.
1)kur'an-ı Kerim'deki ayete bakarsak eğer:
Hiç şüphe yok ki, kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız. (hicr suresi 9.ayet)
Burada açık bir şekilde Kuran'ın içeriğinin korunacağı belirtiliyor.
2) bilimsel bulgular:
2015 yılında birmingham üniversitesin'de şu ana kadar ki en eski kur'an mushafları bulunmuştur. Bu mushafların en eski kur'an olması radyokarbon testleri sonucunda anlaşılmıştır. Bulunan mushaf ile günümüzdeki kur'an karşılaştırıldığında %100 örtüştükleri görülmüştür. Ayrıca yapılan araştırmada parşömenin kaynağı olan hayvanın %95 ihtimalle 568-645 yılları arası yaşadığı anlaşılıyor. Buradan da anlaşılıyor ki bulunan mushaf peygamber efendimizin vefatına yakın bir tarihte yazılmıştır.
radyokarbon, arkeolojide kullanılan bir tarihleme metodudur. Eski eşyaların tarihleri laboratuvar ortamında radyoaktivite ölçümleriyle belirlenir.
1.argüman: İstanbul, kahire ve taşkent gibi yerlerde de eski kur'an mushafları bulunmaktadır ve bunların arasında anlam farkı bulunmamaktadır.
2.argüman:felsefede tümdengelim metoduna göre yine de değişmediği savunulabilir.
Kuran'ın Allah kelamı olduğuna dair ikna edici argümanlar vardır veya yoktur.
Kuran'ın Allah kelamı olduğuna dair ikna edici argümanlar vardır.
O halde Kuran'da yazan her şey doğrudur.
Kuran'da Kuran'ın değişmeyeceği yazıyor.
O halde kur'an değişmemiştir.
3.argüman: yine felsefede tümevarım metoduna göre de değişmediği savunulabilir.
Bildiğimiz gibi maalesef müslümanlar dünyada en çok ayrışmaya sahip topluluklardan biridir. Aynı din adına bir grup diğer bir grubu katledebiliyor. İlginç olan her iki grubun kitabı aynı ve versiyon farkı mümkün değildir. Ve bu durum yüzyıllardır bu şekildedir.
Argümanımıza gelirsek eğer:
Müslümanlar çok zıt görüşlere sahipler.
Zıt görüşlere sahip bu gruplar aynı kitabı savunuyorsa bu kitapta en az bir grubun işine gelmeyen bilgilerin yer alması büyük olasılıktır.
Işine gelmeyen grup bu uğurda insan canına kıyabilecek seviyedeyse kitapta değişiklik yapmayı da göze alması beklenir.
Kitapta herhangi bir değişik yoktur.
Günümüzde herhangi bir değişiklik bulunmuyorsa daha önce de hep böyle olduğunu düşünmek, hep böyle olmadığını düşünmekten daha mantıklıdır.
O zaman Kuran'ın değişmediğini düşünmek daha makûldür.
4.argüman: eğer saydıklarımın hiçbiri olmasa bile yine felsefede 'kanıtın yokluğu yokluğunun kanıtı değildir' prensibine dayanılabilir?
Yani Kuran'da bir hata söz konusu değildir. İyi forumlar dilerim.
Okuyan herkes ayni seyi anlamadigina gore, anlasaydi mezhep farkliliklari olmazdi, eski yazit ile simdiki arasinda anlam farki olmadigini nereden biliyoruz?
Ayrica ayetlerin inis kronolojisi ile Kuran'in gunumuzdeki hali arasinda fark olmasi fikri beni sogutuyor "Kuran degismemistir" iddiasindan.
Yani ilk Emir "oku" diye surekli ortada geziyor Muslumanlar ama Kuran Fatih'a'dan basliyor, halbuki ilk inen ayet Alak suresinde ( icinde oku gecen ) ve o 96. siraya dusmus.
Cok derin din bilgim yok Kuran okumama ragmen ama ilk beni sasirtan Fatih'a'dan baslamasiydi. Dusun ku koca evreni yaratan sana Emir yollamis ama sen kafana gore bunlarin siralamasini degistirmissin ve mukemmel bir sekilde saklandigini iddia ediyorsun?
Hepsini gectim, yazili metin super sekilde saklanmis dahi olsa her bilimsel ilerlemeden sonra ayet egip bukup "Bu zaten yaziyormus lan" dedikten sonra da anlami kalmiyor bana gore ya, neyse.
Hocam Kuran'daki surelerin yeri değişmiştir ve bunu inkar eden yoktur. Anlamanız gereken nokta surelerin yerlerinin değişmesi içeriğine zarar vermediğidir. Ortada bir bozulma yoktur.