Kurumsal olmayan bir şirkette çalışmak

Katılım
7 Şubat 2018
Mesajlar
1.384
Çözümler
3
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Herkese merhabalar,
Staj sonrası üniversiteden mezun olduktan sonra ilk iş deneyimim kurumsal olmayan bir aile şirketinde işe başlayarak oldu. İlk zamanlar cezbederek vaat vererek seni çekiyor bünyelerine. Bu şirket tipleri daha sonrasında deneme süreli iş sözleşmesi ve asgari ücret ikilisini uyguluyorlar. Mesela ilk görüşmede grafik tasarımcı olarak yetiştirileceğim vadedildi bana fakat gelin görün ki masam, sandalyem, bilgisayarım bile tahsis edilmedi. Ben işe alındığımda bunların gelmesi için uzunca bir süre bekledim. Tam her şey tamam başlıyoruz derken bu sefer de torpille önüme eleman geçirildi. Stajyer alındı onu grafik tasarımcı olarak tahsis ettiler. Beni ise şirketin sosyal medya yöneticisi olarak kullanmaya başladılar. WordPress siteleri, Adwords reklamlarına bakmam için görevlendirdiler. Şirket içerisinde triplenen bir insan sizinle konuşmuyor falan vs. sırf sizin işinizde size yardım etmemek uğraşındalar. Bir de bonus olarak bir santral almaktan acizler. Son zamanlarda telefonlara da ben bakıyorum bu sebepten bakmak zorundaymışım yani öyle diyorlar siz düşünün artık. Bu olayların süresince 5 ay olmuş. İnsanların ilk iş deneyimlerinin bu kadar kötü olması gerçekten moral bozucu olabiliyor.

Peki siz bu tarz bir şirkette çalışır mıydınız? Cevaplarınızı bekliyorum.
 
Herkese merhabalar,
Staj sonrası üniversiteden mezun olduktan sonra ilk iş deneyimim kurumsal olmayan bir aile şirketinde işe başlayarak oldu. İlk zamanlar cezbederek vaat vererek seni çekiyor bünyelerine. Bu şirket tipleri daha sonrasında deneme süreli iş sözleşmesi ve asgari ücret ikilisini uyguluyorlar. Mesela ilk görüşmede grafik tasarımcı olarak yetiştirileceğim vadedildi bana fakat gelin görün ki masam, sandalyem, bilgisayarım bile tahsis edilmedi. Ben işe alındığımda bunların gelmesi için uzunca bir süre bekledim. Tam her şey tamam başlıyoruz derken bu sefer de torpille önüme eleman geçirildi. Stajyer alındı onu grafik tasarımcı olarak tahsis ettiler. Beni ise şirketin sosyal medya yöneticisi olarak kullanmaya başladılar. WordPress siteleri, Adwords reklamlarına bakmam için görevlendirdiler. Şirket içerisinde triplenen bir insan sizinle konuşmuyor falan vs. sırf sizin işinizde size yardım etmemek uğraşındalar. Bir de bonus olarak bir santral almaktan acizler. Son zamanlarda telefonlara da ben bakıyorum bu sebepten bakmak zorundaymışım yani öyle diyorlar siz düşünün artık. Bu olayların süresince 5 ay olmuş. İnsanların ilk iş deneyimlerinin bu kadar kötü olması gerçekten moral bozucu olabiliyor.

Peki siz bu tarz bir şirkette çalışır mıydınız? Cevaplarınızı bekliyorum.
Mutlu değilsin diye bir anda istifa etmeni önermem. Mevcut işine devam ederken bir taraftan da başka bir iş bakabilirsin. Maalesef iş hayatında bu tarz durumlarla sıkça karşılaşılıyor.
 
Dostum bazı firmalar, özellikle sen yeni mezun olduktan sonra girdiysen tabiri caizse seni ''Enayi'' olarak görürler. Yanlış anlama, yeni mezunken bu duruma ben de düştüm. Bu durumu en iyi açıklayacak durum bu. Yaşadığın şeyleri 3 aşağı 5 yukarı ben de yaşadım. 30 dk lık öğle molamın 10. dakikasında aranıp ''Nerede kaldın, çabuk ofise gel'' diye çağırıldığımı, geldiğimde de kullandığım sürenin kameralardan izlenip kontrol edileceği konusunda tehdit bile edildim. Ki tahmin edebileceğin üzere 30 dk'lık mola öğle yemeği molasıydı, yemeğimi yarıda bırakıp dönmüştüm. Sonunda ne oldu? Şirkette eleman sorunu vardı, benden başka işleri yapabilecek kimse yoktu. Bu olayın üstüne bazı şeyler de eklenince bir sabah gittim ve istifamı verdim. Çünkü benim yaptığım işi yapabilecek başka birinin olmaması benim sorunum değil. Ben kendi mental sağlığıma bakarım, o iş yeri sinirimi bozup beni geriyor, hayat kalitemi düşürüp çevremi etkiliyorsa ayrılırım. Şu anda hala o iş yerindeysen, ve paraya gerçekten ama gerçekten (işten çıkınca aç ve sokakta kalacak kadar) ihtiyacın yoksa ayrıl. Çünkü bu tür deneyimler gelecekteki iş yerlerinde şahsi olarak sana sorunlar yaratacaktır.
 
Dostum bazı firmalar, özellikle sen yeni mezun olduktan sonra girdiysen tabiri caizse seni ''Enayi'' olarak görürler. Yanlış anlama, yeni mezunken bu duruma ben de düştüm. Bu durumu en iyi açıklayacak durum bu. Yaşadığın şeyleri 3 aşağı 5 yukarı ben de yaşadım. 30 dk lık öğle molamın 10. dakikasında aranıp ''Nerede kaldın, çabuk ofise gel'' diye çağırıldığımı, geldiğimde de kullandığım sürenin kameralardan izlenip kontrol edileceği konusunda tehdit bile edildim. Ki tahmin edebileceğin üzere 30 dk'lık mola öğle yemeği molasıydı, yemeğimi yarıda bırakıp dönmüştüm. Sonunda ne oldu? Şirkette eleman sorunu vardı, benden başka işleri yapabilecek kimse yoktu. Bu olayın üstüne bazı şeyler de eklenince bir sabah gittim ve istifamı verdim. Çünkü benim yaptığım işi yapabilecek başka birinin olmaması benim sorunum değil. Ben kendi mental sağlığıma bakarım, o iş yeri sinirimi bozup beni geriyor, hayat kalitemi düşürüp çevremi etkiliyorsa ayrılırım. Şu anda hala o iş yerindeysen, ve paraya gerçekten ama gerçekten (işten çıkınca aç ve sokakta kalacak kadar) ihtiyacın yoksa ayrıl. Çünkü bu tür deneyimler gelecekteki iş yerlerinde şahsi olarak sana sorunlar yaratacaktır.
Benim bu konuyu açarken yazamadığım veya yazmayı unuttuğum her şeyi yazmışsın.
 
Elimiz mahkum ise çalışmak zorundayız zaten işsizlik Türkiye'nin en büyük sorunu sabır etmeliyiz sabrın sonu selamettir.
 
Benim bu konuyu açarken yazamadığım veya yazmayı unuttuğum her şeyi yazmışsın.
Bir çok iş yerinde olur bu durumlar, fakat deneyim kazanıp rütbe edindikçe, daha az ezilmeye başlarsın. Yeni mezun olarak gördükleri için karşındaki insan pasif olsa bile üstünde bir baskı kurabiliyor. Çünkü ''yeni mezun'' diye bir etiket oluyor üstünde. Ama yaklaşık 2 sene içinde farklı işlerde çalışıp farklı farklı insanlarla muhatap olunca yavaş yavaş sen de nasıl davranman gerektiğini öğreniyorsun. Sen istemeden kendini ezdirmeyeceğinin sinyali karşı tarafa ulaşıyor zaten. O yüzden zamana bırak, ama gerçekten çok mutsuzsan ve paraya ihtiyacın yoksa ayrıl. Kazanacağın 2800 lira psikolojinden daha değerli değil.
Elimiz mahkum ise çalışmak zorundayız zaten işsizlik Türkiye'nin en büyük sorunu sabır etmeliyiz sabrın sonu selamettir.
Bu çok yanlış bir düşünce, insanlar böyle düşündükleri için sürekli ezilip karşılık veremiyorlar.
 
Aile şirketlerinde genel olarak manzara bu tasarımcı değil çoban bile olsanız yüzünüzün güleceği bir konu olmaz. Aylığınız iyi olur, geç yatar. Koca şirket nasıl geç yatırıyor anlamıyorum. Bence var olan işinizden ayrılın. Bahsettiğiniz pozisyonda freelance işler bulmanız mümkün en azından o muameleye maruz kalmazsınız.
 
Bir çok iş yerinde olur bu durumlar, fakat deneyim kazanıp rütbe edindikçe, daha az ezilmeye başlarsın. Yeni mezun olarak gördükleri için karşındaki insan pasif olsa bile üstünde bir baskı kurabiliyor. Çünkü ''yeni mezun'' diye bir etiket oluyor üstünde. Ama yaklaşık 2 sene içinde farklı işlerde çalışıp farklı farklı insanlarla muhatap olunca yavaş yavaş sen de nasıl davranman gerektiğini öğreniyorsun. Sen istemeden kendini ezdirmeyeceğinin sinyali karşı tarafa ulaşıyor zaten. O yüzden zamana bırak, ama gerçekten çok mutsuzsan ve paraya ihtiyacın yoksa ayrıl. Kazanacağın 2800 lira psikolojinden daha değerli değil.

Bu çok yanlış bir düşünce, insanlar böyle düşündükleri için sürekli ezilip karşılık veremiyorlar.
Ben kendimi ezdirmemeye çalıştıkça başkalarının işlerini yapmak istemeyince karşımdaki adam benimle konuşmamaya çocuk gibi darılmış bir tavırla yaklaşıyor.
Aile şirketlerinde genel olarak manzara bu tasarımcı değil çoban bile olsanız yüzünüzün güleceği bir konu olmaz. Aylığınız iyi olur, geç yatar. Koca şirket nasıl geç yatırıyor anlamıyorum. Bence var olan işinizden ayrılın. Bahsettiğiniz pozisyonda freelance işler bulmanız mümkün en azından o muameleye maruz kalmazsınız.
Sana bu şirketin tek iyi yanının maaşı zamanında yatırmaları olduğunu söyleyebilirim. Onun haricinde rezillik cidden. Sözleşmeyi yaparken ayağıma geldiler. O sözleşmeden fazlası oldum gelip de motivasyon adına zam yapalım diyen yok :D
 

Geri
Yukarı