Herkes işlemciye takılmış, M1 yazılım için çok yeterli bir çip doğru. Özellikle klavyesi ve trackpad'ine alışıldığında, harici ekipman kullanmaya istek duymayacağınız kadar güzel. Windows tarafına göre su götürmez en büyük artısı da, şarjdan çıkardığınızda hiçbir performans kaybı yaşamadan aktif minimum 7-8 saat çalışma sürelerine çok rahat ulaşabiliyor olması. Kısacası, bir kez MacBook kullandıktan sonra, zamanla en iyisine bile sahip olmayı isteyebilirsiniz.
Burada düşündüğüm tek nokta; ekran noktasını iyi araştırmanız gerekiyor. Evet MacBook ekranları genel olarak güzel lanse edilir fakat bunlar MacBook Pro'lardır açıkçası. Retina bulunmaması zaten büyük bir eksi olacak. Maksimum ekran parlaklığının 400 nit olması da açık havada veya aydınlık ortamlarda (kafe, kütüphane, havalimanı) gibi yerlerde ne kadar net bir görüş verir bilemiyorum. Eğer imkanınız varsa bir mağaza ortamında ekranını incelemenizi tavsiye ederim.
Bir de daha önce değinilmemiş bu konuya sanırım ama mutlaka en az 16 GB RAM ile tercih edin. Kullanım yoğunluğunuza göre 256 GB SSD yetebilir fakat 8 GB RAM gerçekten yetersiz olacaktır. Ayrıca iki adet Thunderbolt noktasından bir tanesini şarj için kullanacağınızdan ötürü mutlaka dönüştürücü almanız gerekecek. Başlangıçta bu şekilde masrafları peşin peşin yapmanız gerekiyor. Bu konuları da atlamayın lütfen.