Manuel Otomobil Nasıl Hızlı Kaldırılır?

Burnout hem daha hızlı hem de daha havalı😎. Lastikleri ısıtırken motor da ısınmış olacak.
Drag sınıfı bir lastik kullanmadığın sürece burn-out yapmanın hiçbir faydası yok, havalı yanıda yok. Hatta lastiği gereksiz yere normalde olması gereken çalışma koşullarının çok üzerine ısıttığın için hem lastiğin kimyevi bileşiğini bozuyorsun, hem lastiğin yolu tutan dişlerini yiyorsun hem de aniden ısınan lastik yüzünden içerisindeki havanın basıncını bozup ekstradan yol tutuşu kaybediyorsun.

Gelelim lastik ısınırken, motoru ısıtmaya. Lastik yakmayla motor ısıtılmaz. Lastiği yakabilmen için motoru gereksiz bir yük altına (genelde torku tam verdiği devirler, aracın maksimum yük altında olduğu anlardır) sokuyorsun. Soğuk motorda bunu yapıyor olman cüzdanını ısıtmaktan başka bir işe yaramaz.

Motor ve lastik yolda ısıtılır! Başka fantezilere girmeyin, gireni görürseniz de uyarın!


RPM genellikle aracın yapabileceği kırmızı çizginin yarısı kadardır. Örneğin 8000 RPM yapan bir arabayı 4000 RPM de kaldırırız.
Katiyen yanlış. Hızlı kalkış yapılması isteniyorsa aracın torkunun en yüksek olduğu devir aralığı tercih edilir. Bunu araç motorunun tork ve beygir eğrisine bakarak öğreniriz.

Eğer aracınızda Turbo var ise kalkmadan önce deviri yükseltip tekrar eski haline getirin ki Turbo çalışsın.
Anlamadım? Turbo öyle devir yükselince devre giren sonra kapanan bir şey değildir. Turbo egzoz gazının türbinü döndürmesiyle diğer tarafta (hava girişi) ek emiş kuvveti oluşturarak motorun içerisini aşırı oksijen ile doldurur. Bu denklem sonucunda ise içeri de yanmayan yakıtlar yeni gelen oksijenle yanar ve motor gücü verimlilik artışı yüzünden artmış olur. Eğer Turbo basıncı -'lerde olursa ve siz gaza yüklenirseniz, erken patlama yüzünden daha piston hareketini tamamlamadan tekrar geriye itileceği için piston kolu kırmaya kadar aracınıza zarar verebilirsiniz.

Turbolu araçlarda tam gaz her zaman Turbo basıncı 0'landıktan sonra verilir. Negatif değerlerde iken verilmez.


3-Debriyajı çekin. Araç kavramaya başlayınca gazı artırın. Araç patinaj yaparsa gaz çekin bunu sizin ayarlamanız gerekir.
Aracın kavrama noktası bilinmelidir öncelikle. Bilinmeyen araçlarda ise kavrama noktası bulunana kadar yavaşça bırakılır. Bu esnada ayağınızın gaz oranı sabit olmalıdır. Aracın kavrama noktası zaten biliniyorsa debriyaj kavrama hissedildiği gibi hızlıca (sertçe demedim bakın hızlıca) bırakılır ve daha sonra patinaj durumuna göre gaza daha çok yada az basılır.

Buradaki olay kavrama sürecini mümkün olduğunca kısa tutarak aracın motor torkunu tekerleklere ara emiciler olmadan aktarmaktır.
 
Drag sınıfı bir lastik kullanmadığın sürece burn-out yapmanın hiçbir faydası yok, havalı yanıda yok. Hatta lastiği gereksiz yere normalde olması gereken çalışma koşullarının çok üzerine ısıttığın için hem lastiğin kimyevi bileşiğini bozuyorsun, hem lastiğin yolu tutan dişlerini yiyorsun hem de aniden ısınan lastik yüzünden içerisindeki havanın basıncını bozup ekstradan yol tutuşu kaybediyorsun.

Gelelim lastik ısınırken, motoru ısıtmaya. Lastik yakmayla motor ısıtılmaz. Lastiği yakabilmen için motoru gereksiz bir yük altına (genelde torku tam verdiği devirler, aracın maksimum yük altında olduğu anlardır) sokuyorsun. Soğuk motorda bunu yapıyor olman cüzdanını ısıtmaktan başka bir işe yaramaz.

Motor ve lastik yolda ısıtılır! Başka fantezilere girmeyin, gireni görürseniz de uyarın!



Katiyen yanlış. Hızlı kalkış yapılması isteniyorsa aracın torkunun en yüksek olduğu devir aralığı tercih edilir. Bunu araç motorunun tork ve beygir eğrisine bakarak öğreniriz.


Anlamadım? Turbo öyle devir yükselince devre giren sonra kapanan bir şey değildir. Turbo egzoz gazının türbinü döndürmesiyle diğer tarafta (hava girişi) ek emiş kuvveti oluşturarak motorun içerisini aşırı oksijen ile doldurur. Bu denklem sonucunda ise içeri de yanmayan yakıtlar yeni gelen oksijenle yanar ve motor gücü verimlilik artışı yüzünden artmış olur. Eğer Turbo basıncı -'lerde olursa ve siz gaza yüklenirseniz, erken patlama yüzünden daha piston hareketini tamamlamadan tekrar geriye itileceği için piston kolu kırmaya kadar aracınıza zarar verebilirsiniz.

Turbolu araçlarda tam gaz her zaman Turbo basıncı 0'landıktan sonra verilir. Negatif değerlerde iken verilmez.



Aracın kavrama noktası bilinmelidir öncelikle. Bilinmeyen araçlarda ise kavrama noktası bulunana kadar yavaşça bırakılır. Bu esnada ayağınızın gaz oranı sabit olmalıdır. Aracın kavrama noktası zaten biliniyorsa debriyaj kavrama hissedildiği gibi hızlıca (sertçe demedim bakın hızlıca) bırakılır ve daha sonra patinaj durumuna göre gaza daha çok yada az basılır.

Buradaki olay kavrama sürecini mümkün olduğunca kısa tutarak aracın motor torkunu tekerleklere ara emiciler olmadan aktarmaktır.
Öncelikle ben bunu trafikte yapın gibi bir şey söylemedim. Yani bu pistlerde "özel araçlarla" yapılır trafikte hızlı kalkma gibi bir şey demedim. Ayrıca yalnızca drag lastiği ısıtılmaz pist lastiklerinin çoğu ısıtılır. Gelelim devir konusuna "genellikle" dedim orada çoğu arabada eğri o şekildedir kesinlikle böyledir demedim zaten drag yarışı yapılacaksa aracı süren kişi aracın özelliklerini biliyordur. Turbonun düşük devirlerde pek bir etkisi yok eğer siz türbinden az hava geçirirseniz o türbin nasıl dönecek bunun için gaz vermek gerekir ayrıca aynı şeyi söylemişiz. Kavrama olayında da yanlış bir şey yok yazdığım şeyle aynı şeyi yazmışsınız. "aracın kavrama noktasını bilin" bunu zaten her şoför bilir. Sanki ultra yanlış bir şey yazılmış gibi çıkış yapmışsınız. Her cümlede bir şey bulmaya çalışmışsınız.
 
Turbonun düşük devirlerde pek bir etkisi yok eğer siz türbinden az hava geçirirseniz o türbin nasıl dönecek bunun için gaz vermek gerekir ayrıca aynı şeyi söylemişiz.
Turbo motorlu araçlarda motorun sağladığı tork verisi atmosferik halinde gösterdiği bir değer değil. 6500-7000 devir çeviren bir turbo motor, 1500-3000 devir arasında bu torku veriyorsa bu hesabın içinde turbo da var demektir. Yani manuel vites kalkışında bu maksimum verimli tork olan 3000 devir üzerine çıkarıp, sonra devir düşürdüğünde turbo çalışmış olmuyor. Motor devrini normale indirdiğinde o turbodaki pervanenin de dönme hızı onunla birlikte düşüyor çünkü senkronize çalışıyorlar. Sen devir kaybeden bir turbo pervanesine kalkış yapmak için verimli motor devrine gelir gelmez yüklendiğinde karşı kuvvet uygulamış oluyorsun.

Anlayacağın turbo devir yükseltince çalışıp, devir düşürdüğünde aynı ataletle çalışan bir parça değil. Kısacası sana bir getirisi yok hatta uzun vadede mekanik sorun çıkarması gibi bir ihtimal barındırıyor içinde.

Devir konusu da tahminle yapılmasına gerek olmayan bir şey. İnternetten ya da bulabilirsen firma verilerinden motorun verimli tork devir eğrisine bakarsın. Ona göre devrini nokta atışı olarak ayarlarsın. Motor türüne göre 7000 devir çevirdiğini varsaydığımız bir motor o verimli torku 2500 devirde de verebilir, 4000 devirde de verebilir, atmosferikse 6500 devirde de verebilir. 3500 devirden başlayıp teker teker devirleri denemek çok mantıklı değil.
 
Turbo motorlu araçlarda motorun sağladığı tork verisi atmosferik halinde gösterdiği bir değer değil. 6500-7000 devir çeviren bir turbo motor, 1500-3000 devir arasında bu torku veriyorsa bu hesabın içinde turbo da var demektir. Yani manuel vites kalkışında bu maksimum verimli tork olan 3000 devir üzerine çıkarıp, sonra devir düşürdüğünde turbo çalışmış olmuyor. Motor devrini normale indirdiğinde o turbodaki pervanenin de dönme hızı onunla birlikte düşüyor çünkü senkronize çalışıyorlar. Sen devir kaybeden bir turbo pervanesine kalkış yapmak için verimli motor devrine gelir gelmez yüklendiğinde karşı kuvvet uygulamış oluyorsun.

Anlayacağın turbo devir yükseltince çalışıp, devir düşürdüğünde aynı ataletle çalışan bir parça değil. Kısacası sana bir getirisi yok hatta uzun vadede mekanik sorun çıkarması gibi bir ihtimal barındırıyor içinde.

Devir konusu da tahminle yapılmasına gerek olmayan bir şey. İnternetten ya da bulabilirsen firma verilerinden motorun verimli tork devir eğrisine bakarsın. Ona göre devrini nokta atışı olarak ayarlarsın. Motor türüne göre 7000 devir çevirdiğini varsaydığımız bir motor o verimli torku 2500 devirde de verebilir, 4000 devirde de verebilir, atmosferikse 6500 devirde de verebilir. 3500 devirden başlayıp teker teker devirleri denemek çok mantıklı değil.
Size artık açıklama yazmıyorum. Bir daha da Technopat'a girmem zaten. Şu ana kadar kullandığım en saçma forum budur. Bu hesabı da banlayın herkes ne kadar çok biliyormuş, keşke daha önce açtığım turbo konularına da yazsaydınız bari bir işe yarardı. Bu yaşıma geldim onca proje araçta çalıştım meğer benim hiç bilgim yokmuş! Bana yardım eden arkadaşlara teşekkür ederim. Sinir krizi geçirdim ya. Daha da yabancı forumlardan çıkamam. Aynı şeyi yazıp duruyorum neden uğraşıyorum ki?
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Direkt verimli tork devrinde motor devriyle turboyu kullanmaktansa, gereksiz devir çevirip tekrar devir düşürdüğünde o turbonun daha iyi çalıştığını söylüyorsan bence yabancı forumlarda da takılma. :D

Sen dediğin şeyin aksi söylendiğinde kendi dediklerini "verilerle" destekleyemiyorsan da bu bizim sorunumuz değil. Tamam tamam hemen gönül koyma öyle, söz bundan sonra dizel arabada 5000 devirle kalkış yapılır desen de doğru dedin diyeceğiz. Yokuş aşağı giderken vites boşa atılınca daha az yakıyor dersen de doğru diyeceğiz tamam. :) Ayrıca forumda elini sallasan "projelerde yer almış" über mühendislere ve 5-6 dil biliyorum diyene çarpıyor. Ne bereketli bir forummuş...

Ben mühendis olarak çalıştığım dönemde forumlara vakit ayırabileceğim 1 dakikam bile olmuyordu. Hepsini aynı anda yapabiliyorsunuz ya cidden hayran kalıyorum.
 
Son düzenleme:
Ayrıca bunu İstanbul gibi dur kalk trafiği çok olan yerde yapmanı hiç de tavsiye etmem. Tecrübesiz sürücülere kötü bir öneri.

Arkadan vuruyorlar sonra ne oluyor. Ya da geceye doğru E5'te ya da sahil yolunda bariyerlere giriyorlar. Sadece kendi araçlarında hasar olsa sıkıntı yok, yoldan geçen suçsuz günahsız kimselerin araçlarına da zarar veriyorlar.
Size artık açıklama yazmıyorum. Bir daha da Technopat'a girmem zaten. Şu ana kadar kullandığım en saçma forum budur. Bu hesabı da banlayın herkes ne kadar çok biliyormuş, keşke daha önce açtığım turbo konularına da yazsaydınız bari bir işe yarardı. Bu yaşıma geldim onca proje araçta çalıştım meğer benim hiç bilgim yokmuş! Bana yardım eden arkadaşlara teşekkür ederim. Sinir krizi geçirdim ya. Daha da yabancı forumlardan çıkamam. Aynı şeyi yazıp duruyorum neden uğraşıyorum ki?

Böyle yapacaksanız baştan girmeyin. Açtığınız konuda ne bir grafik ne de değer var. Üstelik bu mesajınızla da sıkışınca hemen kaçmış imajı vermişsiniz.

Eğer onca projede çalıştıysanız, verileriyle beraber paylaşın birkaçını. Yabancı forumlar buradan da katıdır bu arada.
 
Son düzenleme:
Moruk yanlış anlamayında en kralınızda passat var, çoğunuz clio polo ile geziyor, gittiğiniz yol da yordam da belli neyin kavgası bu. Sanırsın sıralı 6 BMW'ler flat4'ler falan var sanır. Genç bir arkadaş bu anlattıklarınızı yaparsa motoru da şanzımanı da eline alır arabaya ödediği kadar masrafına da öder.
 
Yanlış anlamayın da en kralınızda Passat var, çoğunuz Clio Polo ile geziyor, gittiğiniz yol da yordam da belli. Neyin kavgası bu?
Ben de neyin kavgası olduğunu anlamadım ki. Neden doğru olmadığını çok basit bir örnekle söyledim, turbo devri motor devri yükseldiğinde yükseliyorsa, motor devri düşünce neden yüksek kalsın sorusunu dolaylı yoldan soran bir şey dedim. Neye alındı da böyle yaptı bilmiyorum. Kalbim kırıldı. 😞 Oysa kırıcı olmamak için üslubuma da dikkat etmiştim... Bence kullanıcı adından kaybediyorum. :D
 
Son düzenleme:
Ben de neyin kavgası olduğunu anlamadım ki. Neden doğru olmadığını çok basit bir örnekle söyledim, turbo devri motor devri yükseldiğinde yükseliyorsa, motor devri düşünce neden yüksek kalsın sorusunu dolaylı yoldan soran bir şey dedim. Neye alındı da böyle yaptı bilmiyorum. Kalbim kırıldı. 😞 Oysa kırıcı olmamak için üslubuma da dikkat etmiştim... Bence kullanıcı adından kaybediyorum. :D
Yani çok bilgim yok ama turbolu araçların çoğu 2-4 devirde çalışır fazlasına yüklenmenin bir performans getirisi olmadığı gibi boşuna arabayı yorar. 0.9 clio'da turbolu yani arabayı ne kadar iteklersen itekle 120'den ötesini görmüyor araba. Çoğu araçlar zaten elektronik, eline alıp oynamıyorsun. Arkadaş bende supra var 80mm bi-turbo ondan böyle anlatıyorum dese diyeceğim tamam da bazen bu arkadaşların gizli sanayi ustası olup eline ekmek düşsün diye anlatıyorlar böyle şeyleri sanıyorum :D Birde forumda saatli bomba gibi şanzımanı, motoru olup kronik sorunlu arabaları öğrenciye gider diye tavsiye edenler, twizy smart almanı söylüyenler var onlar da ayrı favorim.
 
Arkadan vuruyorlar sonra ne oluyor. Ya da geceye doğru E5'te ya da sahil yolunda bariyerlere giriyorlar. Sadece kendi araçlarında hasar olsa sıkıntı yok, yoldan geçen suçsuz günahsız kimselerin araçlarına da zarar veriyorlar.
Bu da var ama asıl sorun, sürekli aracı o şekilde dur kalk trafiğinde kaldırarak hararete sebep olmak. Bilinçsiz kullanıcı dikkat etmezse en iyi ihtimalle 10-15 binlik olunuyor...
 

Yeni konular

Geri
Yukarı