Dünyada kaç tane bu kadar bölünme var. Hepsi yersiz ve gereksiz. Buradan hatta alaskada okuyan birisi bile anlar ki Türkiye'yi paylaşmaya çalışıyor. Ağızlarında dünyanın en büyük yalanı demokrasiyle.
Memleketi paylaşmak her partinin harcı değil ama yapanlar halkın alkışlarıyla ve hatta dualarıyla beceriyor o işi.
Siyasi yelpazemizde 5 ana eğilim var. Merkez sağ, merkez sol, muhafazakarlık, milliyetçilik ve soldaki sol.
Şu an merkez sağda bir boşluk var. Burayı AKP iyi kullanıyor. İyi Parti buradan biraz oy alıyor ama tam olarak konsolide edemiyor. Birkaç küçük parti burada alternatif olmaya çalışıyor.
Muhafazakarların alanında binbir çeşit tarikatla büyük rant pastasından pay almaya çalışan birçok siyasi yapının rekabeti var.
Millyetçi alanda MHP ve BBP'nin AKP'ye angaje olmasından rahatsız kesimlerin alternatif arayışları var. O alternatiflerin arasında da koltuk kavgası yüzünden çok parçalı görünüm var.
Sosyalist solda pek uzun geçmişi olmasa da kendilerine atfettikleri fraksiyon (gelenek) ayrılıkları var. Bu nedenle her hareket küçük de olsa kendi siyasi hakimiyet alanlarını kurmak istiyor. Seçim performansı umurlarında değil. İyiliği örgütleyip halka faydalı olmaya çalışan insanlardan oluşan çok sayıda gruplar bunlar ama hem etkileri küçük hem de her büyüdükleri dönemde eziliyorlar. Burada HDP bu gruptan ayrılıp büyüdükçe büyüdü ve ısrarla yoluna devam ediyor.
Memlekette istikrarsızlık her alanda var. Siyasette de...
İrili ufaklı partiler kurulur, var olmaya çalışır, başarılı olan büyür ve yoluna devam eder. Başarısız olanlar eninde sonunda kapanır.
Cem Boyner, Hüsamettin Cindoruk, Osman Pamukoğlu, Sadettin Tantan, Numan Kurtulmuş, Mehmet Bekaroğlu gibi isimler partiler kurup başarısız olunca ya siyasetten çekildiler ya da bazıları büyük partilere katıldı.