Mimarlık mı matematik mi?

Merhabalar, geç geri dönüş için kusuruma bakmayın. Bu aslında oldukça kompleks bir soru, kendi düşüncemi belirtmeden önce birkaç hususa açıklık getirmekte fayda olacağını düşünüyorum.

Bireyin öncelikle kendisini tanıması ve bireysel farkındalığını arttırması taraftarıyım. Kendisiyle özdeşleşeceği mesleği/ana hedefi iyi düşünmelidir, istediği mesleğin/ana hedefin teknik ve sosyal beceri gereksinimlerini iyi kavramalıdır.

Sonrasında birey belirlemiş olduğu bu ana hedefi "Somut Meslek" ve "Soyut Meslek" çerçevesinde değerlendirmelidir. Somut meslek, teknik beceri gereksinimlerinin oldukça fazla olduğu, nitelikli meslek olarak adlandırılan ve ülkenin GSYİH'sine de ciddi katkıda bulunması sebebiyle gelir olanağı genellikle orta ve ileri düzey tecrübede yüksek olan iş kollarını ifade etmektedir. Soyut meslek ise, sosyal becerilerin ön planda olduğu, genellikle ülke içerisinde iş olanaklarının son derece kısıtlı olduğu ve ülkenin GSYİH'sine oldukça düşük düzeyde katkıda bulunması sebebiyle tecrübe düzeyi fark etmeksizin genellikle gelir olanaklarının düşük olduğu iş kollarını ifade etmektedir.

Bu bağlamda birey ana hedef/meslek olarak kendisine bir "Somut Meslek" belirlediyse ciddi düzeyde bir endişeye kapılmasına gerek yoktur. Ancak birey ana hedef/meslek olarak kendisine bir "Soyut Meslek" belirlediyse endişelenmesi gerekmektedir. Çünkü hayatını idame ettirme ve ekonomik bağımsızlığını ilan etme bakımından birey ülke standartları içerisinde çok ciddi sorunlarla karşılaşacaktır.

"Soyut Meslek" benimsediği takdirde bireyin yapması gereken ise uzun süreler severek yürütebileceği ve orta-ileri düzey tecrübe çerçevesinde yüksek gelir kaynağı olan bir "Somut Meslek" benimsemesidir. Bununla birlikte mevcut konjonktürde iş olanaklarını ve gelişen teknolojide sürdürülebilir olup olmadığını iyi anlamalıdır. Unutulmamalıdır ki ülke standartları içerisinde emeklilik yaşı 65'tir. İlerleyen süreçlerde ekonomik bağımsızlığını kazanabildiği ve gözle görülür bir maddi güce eriştiği takdirde birey ana hedefine yoğunlaşmalıdır.

Asıl sorunuza gelecek olursak, kendi adıma konuşmam gerekirse "Acil Çıkış Kapısı" olarak imalat sanayisinde ve savunma sanayisinde pozisyon almak üzere "operatör, teknisyen, tekniker, kontrol, montaj, otomasyon, tamir-bakım" alanlarına odaklanmayı tercih ederim. Sonuç olarak bu alanlar ülkenin bel kemiği niteliğinde ve o alanlarda pozisyon almak başlangıçta çetrefilli olsa bile ilerleyen süreçlerde iyi bir avantaj olacaktır (ayrıca daha lise yıllarımdan elde ettiğim tecrübeler dahilinde ilgi duyduğum alanlardır).

(Tüm açıklamalar şahsi düşüncemdir, tavsiye niteliğindedir.)
(Ortaya atılan terimlerin tanımlamalarında günümüz standartlarına oranla birkaç tezatlık içeren ifade bulunabilir, bunun sebebi konunun kompleks olması ve benim anlaşılabilir olması için basite indirgememle alakalıdır.)
Hocam bayağı detaylı yazmışsınız. Favladım.
Bir de soyut mesleğe örnek verir misiniz?
 
Hocam bayağı detaylı yazmışsınız. Favladım.
Bir de soyut mesleğe örnek verir misiniz?
Merhabalar yorumunuz için teşekkür ederim.

Elbette soyut mesleklere günümüzde Türkiye Cumhuriyeti'ndeki üniversitelerde var olan lisans programları üzerinden birkaç örnekleme yapabilirim: Tarih, Halkla İlişkiler, İslami İlimler, İlahiyat, Felsefe, Gazetecilik, Sanat Tarihi, Siyaset Bilimi, Uluslararası İlişkiler, Sosyoloji, Çeşitli Öğretmenlik Disiplinleri (Coğrafya, Edebiyat vs.), Editörlük (İçerik Üreticiliğinden Bahsetmiyorum) ve Yazarlık bahsetmiş olduğumuz soyut mesleklere örnek olarak verilebilir.
 
Son düzenleme:
Merhabalar yorumunuz için teşekkür ederim.

Elbette soyut mesleklere günümüzde Türkiye Cumhuriyeti'ndeki üniversitelerde var olan lisans programları üzerinden birkaç örnekleme yapabilirim: Tarih, Halkla İlişkiler, İslami İlimler, İlahiyat, Felsefe, Gazetecilik, Sanat Tarihi, Siyaset Bilimi, Uluslararası İlişkiler, Sosyoloji, Çeşitli Öğretmenlik Disiplinleri (Coğrafya, Edebiyat vs.), Editörlük (İçerik Üreticiliğinden Bahsetmiyorum) ve Yazarlık bahsetmiş olduğumuz soyut mesleklere örnek olarak verilebilir.
Acaba temel bilimler falan da dahil mi diyecektim de. Sonuçta bir meslek doğrudan GSYİH'sine katkısı olmaması iyi olmadığı anlamına gelmez. Sadece şhtşyaç daha az mevcut dönemde.
Bu tip bölümlerin kontenjanı bu duruma göre gözden geçirip azaltılmalı. İnsanlar gerçekten istiyorsa daha çok çalışan (YKS derecesiyle) girebilmeli. Böylece kalite de yükselir.
Mesela felsefe Boğaziçi'nde Bilkent'te falan okunsa ek uğraşlarla CV geliştirilse. Bir işletmecinin yaptığı şeyleri yapabilir yani. İşe girebilir. Bir felsefe videosundan öğrendiydim. Critical thinking yönetimde önemli bir beceriymiş. Felsefci adamda da bu gelişmiş olur. Ona göre de stajını falan yapsa işletmecinin ekonomi okuyanın da önüne geçebilir bence.
 
Acaba temel bilimler falan da dahil mi diyecektim de. Sonuçta bir meslek doğrudan GSYİH'sine katkısı olmaması iyi olmadığı anlamına gelmez. Sadece şhtşyaç daha az mevcut dönemde.
Bu tip bölümlerin kontenjanı bu duruma göre gözden geçirip azaltılmalı. İnsanlar gerçekten istiyorsa daha çok çalışan (YKS derecesiyle) girebilmeli. Böylece kalite de yükselir.
Mesela felsefe Boğaziçi'nde Bilkent'te falan okunsa ek uğraşlarla CV geliştirilse. Bir işletmecinin yaptığı şeyleri yapabilir yani. İşe girebilir. Bir felsefe videosundan öğrendiydim. Critical thinking yönetimde önemli bir beceriymiş. Felsefci adamda da bu gelişmiş olur. Ona göre de stajını falan yapsa işletmecinin ekonomi okuyanın da önüne geçebilir bence.
İkinci ve üçüncü cümlenize kesinlikle katılıyorum, verdiğiniz örnekten de yola çıkarak günümüzdeki favori meşguliyet/trend şuan da kesinlikle felsefe değil. Ayrıca "İnsan" adını verdiğimiz ucu bucağı olmayan bu unsuru/varlığı sistemin belirlediği yalnızca tek bir disipline sıkıştırmaya çalışmakta hiç mantıklı değil. Ek olarak, bireyin kendisinin de bu yönde hareket etmesi doğal değil. Ancak günümüzde de şuan özel sektörde liyakatın ön planda olduğu pek söylenemez. Çünkü bu seferde başka etik dışı metotlar esas alınıyor. Şuan ciddi derecede karmaşık ve sonu bitmeyen entrikalarla deforme olmuş bir yapılanma söz konusu. Açıklamalarımın mevcut platformdan kaynaklı olarak yeterli olduğunu düşünüyorum. Toplumu kolektif olarak ilgilendiren durumları yüz yüze konuşmayı daha çok tercih ediyorum.

Yorumunuz için teşekkür ederim.
 
İki bölüm dışında başka alternatif yok mu gerçekten? Çünkü inşaat sektöründe iş bulmak gerçekten zor.
Hocam ben bu zorluğu kaldırırım. Kendimi geliştirene kadar az parayla çalışırım. Çünkü ben bu işi gerçekten çok seviyorum. Yurt dışına gitme imkanım olduğu anda yardımcı olacak tanıdık orda yaşayan bir sürü arkadaşlarınız var giderimde. Sonra kendimi geliştirdikten sonra fazlasıyla buraya gelip kendi işimi açarım diyorum.
 
Hocam ben bu zorluğu kaldırırım. Kendimi geliştirene kadar az parayla çalışırım. Çünkü ben bu işi gerçekten çok seviyorum. Yurt dışına gitme imkanım olduğu anda yardımcı olacak tanıdık orda yaşayan bir sürü arkadaşlarınız var giderimde. Sonra kendimi geliştirdikten sonra fazlasıyla buraya gelip kendi işimi açarım diyorum.

İnşaat sektöründe çevren var mı?
 
Ne seçeyeyim hocam?

Hocam,
Eğer işsiz kalmayı göze alabiliyor, maddi bir problemin olmadığını ve düşük maaşla da çalışabileceğini düşünüyorsan, mimarlık seçebilirsin. Ancak maddi durumun kötü, geleceğe dair kaygıların yüksek ve sana acil para lazım diyorsan, idealist yaklaşımları bir kenara bırakman gerekebilir. Bu durumda, atanma şansının yüksek olduğu bir bölüme yönelmelisin.

4 yıllık bölümlerde rekabet genelde daha yoğun oluyor. Bu nedenle, atanma ihtimali yüksek bir 2 yıllık bölüm seçmek daha mantıklı bir tercih olabilir.
 

Technopat Haberler

Geri
Yukarı