Şahsen hukuk hayali ile eşit ağırlık seçen birisi olarak benim eklemek istediklerim şunlardır. İlk başta eşit ağırlık seçmemin sebebi bazı sayısal dersleri sevmemem ki hiçbir zaman bir şeyi sevmiyorum diye bir başkasına yönelmeyin, ikinci seçme nedenim ise gerçekten de coğrafya olsun tarih olsun ilgimin ve bu konudaki, ezberim, kavrayışımın yüksek olmasıydı. Tabii biraz trajikomik bir hikaye de eklemek isterim ailem beni ilk başta fen lisesine yollamaya çalıştı hatta ve hatta ek yerleştirmelerde annem benden habersiz fen lisesini denemişti ve 0.03 ile alınmamıştım. Bence hayatımda başıma gelebilecek en iyi şeydi bu. Her neyse eşit ağırlık seçtikten sonra ilk başlarda her ne kadar hukukta bir şekilde bir şeyler yaparım, çok çalışırım sınavlarına hazırlanırım, mülakatına çalışırım diyerek geçirdim. Ardından bir gün bir hocamın arkadaşı hakimlik için mülakata girdiğinde karşısına gelen ilk sorunun "Torpiliniz kim?" olması gibi bir anısını anlatınca hayallerim yavaş yavaş kırılmaya, teker teker başıma düşmeye başladı. Benim hayalim savcılıktan başka bir şey değildi ve torpilim de yoktu. İnsan bunu anlayınca gerçekten de ülkesinden nefret edebiliyor ama maalesef. Velhasıl kelam gelelim hukuk okursak neye ihtiyacımız var, ilk olarak sağlam bir arka, ikinci olarak çok fazla para ve son olarak geniş bir çevre. Bunlardan biri bile yoksa eşit ağırlıkta hukuk okumak belki de en büyük hatanız olabilir ve mezun olunca anlayacaksınız ki sizde artık işsiz bir avukatsınız ama olsun üç harfli marketlerde kasiyer olabilirsiniz.

Tabii hayaliniz bu ise... Maalesef eşit ağırlıkta geniş bir yelpazeyi kabul etmeyip tek bir branşa odaklı girecek iseniz girmeyiniz. Eğer diyorsanız ki ben uluslararası ilişkiler de seçebilirim, işte yönetim bilişim de okuyabilirim tabii ki neden olmasın ama bu eşit ağırlık bölümlerinin genelinde torpiliniz yoksa hiç girmemenizi tavsiye etmek mecburiyetindeyim. Zaten sizin de dediğiniz gibi ezberim iyi değil diğer dersler daha kolay geliyor ise sayısal alana yatkınlığınız vardır ve her zaman en iyi yaptığınızdan devam edin. Sayısal alanda mühendislik olmaz başka bir tanesini okursunuz, biyokimya olur, mekatronik olur vs. vs. yani kısacası önünüze bütün hepsini seriniz ve şunu deyin ben bunu istiyorum bunu istemiyorum, bu meslek tam benim için, yok ben bunu pek sevemedim. Eleme yapın ve size en uygun gelen birkaç meslek seçin. Hiçbir zaman kendinizi bir dal ile kısıtlamayın. Ayrıca eklemek isterim ki bilgisayar mühendisliği ne kadar revaçta olsa da artık şirketler asgari ücretlerle çalışacakları arıyorlar çok yüksek puanlar alıp da kendinizi orada heba etmeyiniz. Çünkü herkesin gitmesi sonucu bu mesleğin gerekliliklerini bilenler her yerde kaynıyor. Saygılar, sevgiler size hayatta iyi şanslar dilerim. İyi akşamlar.