Meslek lisesi çıkışlıyım. Öğretmenlerimin yaptığı öğretmenliğe yakışmaz olarak görülebilecek ama aslında aramızda samimi bir ortam olduğu için yaptıkları davranışların başlarına sıkıntı açmamasından dolayı lise adını paylaşmamam uygun olur.
Okul tuvaletleri her sene yenilenirdi, okulun ilk günü pisuvarları kırarlardı.
Ders saatleri içinde okuldan çıkmak yasaktı lakin Atölye hocalarımız bizi kendilerine sigara aldırmaya yollarlardı. Biz de dolanıp, sigara alıp gelirdik.
Okulun arkasında teknik bina vardı ve duvarları hiç sağlam değildi. Öğrenciler de duvarları tekmeliyorlardı gereksizce. Dersteyken arka sınıftan kız duvarı tekmelerken ayağı bizim sınıfa girmişti.
Okulumuz eski ıslah eviydi ve zemin katın altında eksi katlar mevcuttu. Bunlar eskiden sığınaktı sonradan dersliğe çevrilmişti. Bazı yerler depo olarak kullanılmakta ve demir parmaklıkları hala mevcut olarak durmaktaydı. Normalde kapalı yerler ama eşya taşırken girdiğim için görmüştüm.
Okulumuzun yaşlı hademesi Recep Dayı vardı. En az 70 yaşında vardı. Neden hala çalıştığını hiç anlamadım. Kolay gelsin Recep Dayı derdik bazen kızardı, küfür ederdi. Çoğu öğrenci makara yaptığı için tüm öğrencilere kin tutmuştu adam.
Aklıma gelenler bunlar,güzel günler geçirdik lisede. Çocukluğumuzu sonuna kadar yaşadık. Aldığımız eğitim, hak ettiğimiz eğitim, gelecek kaygımız gibi konular bir yana olmak üzere güzeldi diyebilirim.