Bir subay olan Ahmet Celal savaşta tek kolunu kaybetmiş ve gazi olmuştur. Kendini Anadolunun içlerinde bir köye atmak ve orada yaşamak istemediktedir. Askeri olan Mehmet Ali onu kendi köyüne götürmek ister ve Anadolu'nun içinde bir köye yerleşir.Köye ilk geldiklerinde Ahmet Celal, Mehmet Ali'nin evinde kalmaya başlar. Burada Mehmet Ali'nin annesi Zeynep Kadın ve İsmail'le birlikte yaşarlar. Ahmet Celal yavaş yavaş köye karışmaya başlar. Köydekilerle tanışır. Köyde Ahmet Celal yabancılık çeker fakat buna zamanla alışılacağına inanır. Ahmet Celal bu köyde herşeydende uzak kalmak istemiyor gazeteler arıyor, havadisler almak istiyordu. Günler geçer Mehmet Ali evlenir. Köylüler savaşı hiç önemsemez, hatta düşmanların kendilerini kurtaracaklarına inanırlar. Ahmet Celal buna sinir olmaktadır. Eskiden asker olan Bekir Çavuş bile köylülerden yanadır. Ahmet Celal köylülerin arasına karışamaz, kitaplarıyla birlikte yaşar. Daha sonra Ahmet Celal çay kenarlarında takılırken bir köylü kızına rastlar ve bu kızdan hoşlanır. Daha sonra köye bir Şeyh Yusuf adında birisi gelir köylünün saygı duyduğu alim bir kişidir. Herkes mutludur ve onun duasını almak için sıraya girerler. Ahmet Celal yanına gider ve Şeyh Yusuf ile sert bir dille konuşur, Şeyh Yusuf memnun olmayan bir şekilde köyden ayrılır. Ahmet Celal bu hareketiyle köylünün tepkisini yine üstüne toplamıştır. Bu olaylar olurkende Ahmet Celal'in aklında hep o çayda gördüğü kız vardır. Mehmet Ali tekrar askere çağrılır. Köyde bir mutsuzluk oluşur. Bu sıralarda Cennet'in Süleyman'ı aldattığı ortaya çıkmıştır. Cennet köyü terk etmiştir ve ağzını bıçak açmayan Süleyman iyice elden ayaktan kesilmiştir. Bu olaylar olurken Ahmet Celal'in aklında hep o kız vardı. Ahmet Celal tekrar onu gördü ve konuşmaya çalıştı. Fakat kız yanaşmadı. Bu sıralarda Zeynep Kadın ve Salih Ağa arasında bir arazi meselesi ortaya çıktı. Ahmet Celal Salih Ağa'yı bu sebepten ötürü dövdü ve araları iyice açıldı. İsmail son zamanlarda işleri iyice boşladı. Bu sıralarda Ahmet Celal kızı görmeye her gittiğinde İsmal'e rastlamaktadır. İsmail'de o kızı sevmektedir ve görüşmektedir. Bu sıralarda köyü terkeden Süleyman köye geri gelmiştir. Ahmet Celal hala köye alışamamıştır ve cephede olan anıları aklına gelir. Bu sıralarda Ahmet Celal Zeynep Kadın'ın evinden ayrılır ve Süleyman'la beraber yaşayamaya başlar. Ahmet Celal'in işlerine Emeti Kadın bakmaktadır. Bir eşşek alır ve orada yaşar. Ahmet Celal kızı unutamaz ve köylülere bu kızı soruşturmaktadır. Kimse evliliklerini uygun görmemektedir. Ahmet Celal'le arası açılan Süleyman evi terk eder. Ahmet Celal ne kadar ısrar etsede Süleyman eve geri dönmez. Ahmet Celal köyden iyice soğur. Düşman uçaklarının attığını gören köylülerin sevindiğini görünce Ahmet Celal çileden çıkar ve köylülerle muhattab olmak istemez. Bu sırada Emine ile İsmail evlenmiştir. Şeyh Tekrar köye geliyor düşmanlardan müslümanlardan bahsediyor halkın aklını karıştırıp gidiyor. Daha sonra köye subaylar geldi. Ahmet Celal ile muhabbet ettiler ve ordunun iyiye gittiğini söylediler. Fakat bu köye yakında düşmanların geleceğinide belirttiler. Bunlar gittikten sonra köye bir gurup daha geldi. Emine'nin öldü sanılan babası Şerif Çavuş gelmişti. Emineyle görüştüler fakat baba kız gibi değilde araları açık bi arkadaş gibi daha sonra Şerif Çavuş diğer köye gitti. İzleyen günlerde top sesleri iyice çoğaldı ve köye yaklaştı. Bu sıralarda yine mektup atıldı uçaklardan. Mektupta çok yakında düşmanın köye geleceği yazıyordu. Ve sonunda düşman köye girdi. Hasan bağra bağra yaydı bu haberi. Bütün köylü içeri saklanmış kimseden ses seda yok. Köy bomboş. Herkes kapısını kitlemiş evinde. Ahmet Celal'de bunlara dahil. Düşman Ahmet Celal'in evine girer ve bir takım şeyler sorar Ahmet Celal bunlara cevap verdikten sonra köylüleri tek tek dışarı çıkarırlar. Düşman köyde her istediğini yapıyor herşeyi alıyor karşılğında ödeyeceğiz diyip bir takım kağıtlar veriyorlar. Vermezseler zorla alıyorlar. Köyü sömürüyolarlar. Düşmanlar köydeyken bile Ahmet Celal'in aklında Emine vardı. Onunla hala
konuşmaya çalışıyordu fakat Emine yanaşmıyordu. Köyü sömürdükten sonra gittiler. Halk hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam etti. Düşman köyden gittikten sonra Ahmet Celal, Çoban Hasan'la aşırı samimi oldu. Sürekli onla gezmeye vb. başladı. Onla sürekli geziye gider, sürüyle beraber gezerdi. Yine böyle geziden döndüklerinde köye baktılar ki düşman geri gelmiş. Emeti Kadın'ın oğluna işkence ediyorlardı. İşkence ederek öldürüceklerdi. Ahmet Celal, Hasan'ı hemen kucağına alıp evine götürdü. Düşmanlar Ahmet Celal'in evinide bastı evdeki her şeyi karıştırmaya başladılar. Gece öyle geçti sabah oldu. Sabahleyin Hasan ölmüştü. Üstünü örttüler. Sonra tüm halkı köyde toplmaya başladılar ve tüm köyü aleve verdiler.. Askerler genç kızlara sarkıntılık ediyor, istediklerini dövüyorlardı. İş Emineye gelince Ahmet Celal askerleri komutanlarına şikayet etti. Fakat buradanda bişey çıkmadı. Ahmet Celal ve Emine anlaştılar. Gece kaçmaya çalışıyolardı plan yaptılar. Gece olunca Ahmet Celal ve Emine gizlice mezarlığa kaçmaya çalıştılar. Fakat ikiside vuruldu. Mezarlığa ulaşmayı başardılar. Geceyi orada geçirdiler sabah olunca Emine'nin yürümeye mecali yoktu. Ahmet Celal bu defteri Emine'ye verip kendi yoluna gitti...