Zaten özellikle ülkemizde sizlerin de ifade ettiği gibi sadece irtica sorunu yok aynı zamanda karşıtı kimlik görülen gruplardan oluşan bir de gericilik ve cehalet sorunu var .
Amiyane tabir bu grupları : Cihangir solcuları etiler sol gericileri , Beyoğlu grupları , Hayvan sevici ( Animal Lover ) gruplar , LGBT / KADIN hakları gruplar , Birde bunların yanında örneğin ben ateistim ve ateist gruplar da var : Ateizm derneği bile örneğin suç geçmişi kriminali oldukça kabarıktır . ( Yüz kızartıcı suçlar Tecavüz , İnsan kaçakçılığı ve benzerleri )
Sıkıntı şurada : İşbu karşıtı gruplar sanılanın aksine karşıt değil denk gruplardır ve birbirlerini tamlarlar .
Popülist düsturda işbu figürler aslında bildiğiniz karizmatik gelenek otorite figürleridir
Bir Şeyh de aynıdır , Bir kadın hakları şövalyesi de , Bir hayvan hakları savunucusu da atıyorum bilmem ne aktivist falan da .
Bunların bir de SPİN DOCTOR propaganda uzmanı figürleri dediğiniz gibi hatta ben size şöyle bir yansıtma yapabilirim .
Bakınız HARRE deneyi , Üçüncü harre deneyi .
Aynı bahis ettiğiniz gibi içinde yaşadığınız toplumun pratiklerini rutinlerini dinamiklerini bozarlar değiştirirler .
Keza zaten işbu toplumunda folklorik pratikleri rutinleri de yeterli değilse ki örneğin ülkemiz yeterli değildir ve keza zaten ülkemizde ulus asimilasyonu vardır BKZ : Türk / İslam kültürü ya da popüler Arap ve fars kültürü .
Nihayetinde bir müddet sonra ; özellikle de bildiğiniz üzere gençler 18 yaşını doldurasıya kadar sınırlıdır cezai ehliyet bakımından ebeveyn gözetimi altındadır niye olduğunu biliyorsunuz çünkü yeterince sinirleri gelişmemiştir ve sinirsel olgunluğa ulaşmamışlardır . Çok çabuk güdülürler , keza zaten bu yaş aralığına kadar da ergenlik bir de sinir iletici maddelerin salınımında düzensizlik : muhakeme becerileri ve soyut yetileri de zayıftır . Haliyle de gençler çok kolay güdülürler manipüle edilirler keza zaten bu dilimlerde grupçuluk hakimdir Zoolojik yaşam baskındır , Rol modeller hiç gerek yok bkz : Sosyal medya fenomenleri popüler abiler ablalar Gamerlar ve gençlerin onlara adeta tapması ve benzerleri .
İşte ondan sonra toplum içerisi zorlantı çekmek istemeyen zarar görmek istemeyen de Tribalden yani kabilecilikten törecilikten dolayı da ; ne yapar pekiştireçlerini gider işbu bozukluklardan rutinlerden pratiklerden alır .
Haliyle de bunları icra ettikçe zorlantıları azalır ya da ortadan kalkar , buna koşullanır gerek klasik gerek edimsel .
Sonuç olarak da bahsini ettiğimiz işbu düzensiz ( unregular ) daha doğrusu eylemsel ( actional ) ve davranışsal ( behavioral ) bozukluklar ( dissorders ) süreğen şekilde toplumun olmazsa olmaz pratikleri rutinleri dinamikleri olur .
Haliyle de toplum yozlaştıkça yozlaşır , ve içinde yaşanılamaz hale gelir .
Bundan dolayı da süreğen şekilde o toplum içinde yaşamaktan büyük zararlar görürsünüz .
Sayısız çeşitlilikte ve sayısız opsiyonda bu zararlar gerçekleşir .
Misal depremi ele alalım , adam yapı maliki ya da kat maliki neyse tasarruf edeceğim diye gider para karşılığı sisteme kaydettirir , ne olur bina üstüne yıkılır ölürsün !
Biliyor musunuz :
MARAŞ'TAN AKP %75 oy almıştır , çünkü AKP torba yasayla geçici ek maddeyle İMAR affını bir kaç hafta kala Maraşlıya sunmuştur , Maraşlı da tercihini %75 oyla hem parlamento seçimlerinde hem cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikisinde de aynı oranlarda kullanmıştır .
Örneğin TAHA duymaz enkaz altında can verdi değil mi ? Yani görüldüğü üzere insan faktörünün geçerli olmadığı durumlarda bizlerin bozuklukları bilişsel kopuklukları bizlere ne de büyük zararlar veriyor o kadar rastlantısal sanılan şey aslında bilakis işbu sayısız bozuklukların süreğenliğinde açığa çıkan yan sonuçlar tali hasarlar diyelim .
Örneğin Kahramanmaraş Depremi :
İşbu bozuklukların yan bir sonucu tali hasarıdır , anlatmak istediğim burada : Depreme insan faktörünün etkisi yoktur .
Biz eğer işbu bozukluklardan dolayı yaşadığımız sayısız çeşitlilikte ve sayısız opsiyonda süreğen travmaları işbu hasarları zararları : Bizzat-i bizlerin bozukluğundan kaynaklı olduğunu idrak edecek bilince algıya ulaştırabilirsek ve dahi bu algıyı muhafaza edebilirsek ayrıca işbu ufak toplumu başta muhafaza eder koruyabilirsek !
Zaman içerisinde : Ne kadar güzel günler mutlu yarınlar yaşayacağımızı bu dünyada yaşamaktan keyif alacağımızı ve zarar görmeyeceğimizi anlayacağız ve bilincinde olacağız .
Örneğin ben bu açıdan :
Hukuk otoritesini ve İdealizmi idealistliği savunuyorum .
Örneğin benim algım da : Tecavüze uğrayan bir kadının ya da öldürülen bir kadının esasen ordinary sıradan bir vaka olarak değil sıradan bir kompulsiyon ya da obsesyon olarak değil
İşbu bozuklukların eylemsel ve davranışsal bozuklukların toplumda ki bozuk rutin ve pratiklerin dinamiklerin nihayetinde bir tali hasar yan sonuç olduğunu görüyorum .
Fakat ben bunları engelleyemiyorum çünkü toplum oldukça tribal ve savunma mekanizmaları var mukameveti var ve de işbu mukavemet oldukça ilkel .
Haliyle de tasarruflarım imkanlarım tesir alanım ne yazık ki yetmiyor !
Çünkü süreğen şekilde ben de bu bozukluklara maruz kalıyorum .
Beşinci kol insan psikolojisini ve sosyolojiyi çok iyi bilir.
Beşinci kol mukavemeti yüksek bir toplumda çalışamayacağını bildiği için öncelikle bu kesime saldırır.
Medya, beşinci kol için çok iyi bir araçtır. Bunu bilen beşinci kol medyayı kullanarak ülkeye genel ahlakı bozucu ve kültür seviyesini düşüren filmler sokar. Ulusal medyayı kullanarak yine aynı amaca yönelik programları televizyonlarda yayınlatır. Hatta izlenirliği artırmak için halk içinde itibar görmüş sanatçıları bu işe alet eder.
Beşinci kolun en önemli silahlarından biri de modadır. Moda beraberinde israf ve lüksü getirir. Bu da bol para harcamak demektir. Para yoksa suistimal imdada yetişir.
Beşinci kol ekonomik durumu kullanarak insanları kolay para kazanmaya teşvik eder.
Şans oyunlarını peşi sıra ülkeye sokarak daha büyük bir batak olan kumara doğru geçişi kolaylaştırır.
Beşinci kol boş bir gençlik yaratmak için bir an bile durmaz. Gençliğin yapısından yararlanarak onu ahlaksızlaştırmak için her şeyden faydalanır. Uyuşturucu, fuhuş ve eğlence düşkünlüğü bunların en başında gelir. Kumar, fuhuş ve içki düşkünlüğü beşinci kolun sahip olduğu en büyük üç silahtır.
Toplumun etik yapısına tümüyle saldırır. Dürüst kavramların yerini zamanla dolandırıcılık, zevk ve eğlence alır.
Beşinci kol halk düzenine de saldırır. Mevcut rejimi yıkmak ya da korumak için farklı ideolojiler benimseyen bir toplum oluşturur. Halkı birbirine düşürmek için terörü ya da eylemsizliği kendi çıkarlarına alet eder.
Sonuçta beşinci kol: Ahlaksız ve bilgisiz bir gençlik, sadakatsiz bireyler, fizyolojik ve psikolojik açıdan rahatsız bir toplum yaratmayı amaçlar.
tr.m.wikipedia.org