NecroBit
Megapat
- Katılım
- 28 Kasım 2016
- Mesajlar
- 507
- Çözümler
- 2
Daha fazla
- Cinsiyet
- Erkek
Merhaba sevgili forum üyeleri. Az evvel işten yorgun argın geldim, tam kafamı yastığa koyuyordum ki, bir dönem arkadaşça konuştuğum ve değer verdiğim bir kız tarafından gelen mesajlarla kanım çekildi. Hikaye biraz derin aslına bakarsanız. Biraz tıraşlamam gerek. Durum şöyle.
Sanal bir oyun platformu üzerinden tanıştığım biriydi kendisi. Ben tanışmaya gitmiştim ve hayata bakış açılarımız ve uyumumuz muazzamında ötesindeydi. Sanki karşımda dişi bir "ben" vardı. Çok etkilenmiştim. Fakat birkaç yıldır pençesinde olduğum bir durum vardı ki, birçok duyguyu hissedemiyordum. Sevgi, korku, heyecan vs. Kendisi de benim ona güven verdiğimi düşünecek olmuş ki bir tartışma sonrası açıldı. Ben de sesim dışında yüzümü görmemiş, hiç arkadaşlık etmemiş birine karşı nasıl bu kadar güçlü bir bağ ile bağlandığını hep merak etmiştim.
Her neyse, gel zaman git zaman 5-6 ay kadar sadece sanaldan konuşuyorduk. Bu süreçte sevgililik durumu hiç olmadı. Bir insanın duygularıyla asla zevk uğruna veya "belki bu duygu durumundan kurtulurum" vari neredeyse her psikolojisi bozuk bireyin kedi sahiplenmesi gibi böyle bir ilişkiyi sahiplenmenin çok yanlış olabileceğini düşünmüştüm. Çünkü hissizdim. En büyük zararı ona olacaktı bu bariz bir gerçekti. Konuşmalarımız süresince bana çiçek, parfüm hatta PC monitörü bile almıştı sırf bir kere "şu anki monitörüm yerine bunu düşünüyordum mesela" şeklindeki söyleyişim (Discord üzerinden konuşuyordum) ardından almıştı. Kendimi son hediyeden sonra gerçekten kötü hissetmiştim. Bu denli pahalı hareketlere girmemesi gerektiğini söylemiştim. Bu süreçte başka bir konu ile alakalı adresimi vermiş bulunmuştum tabii. En sonunda bir tartışma yüzünden ayrı düştük. Ben de hediyeleri iade etmek istediğimi ısrarla belirttim. İçim hiç rahat değildi. Fakat bir türlü açık bir adres vermemişti.
İşin sıkıntılı kısmı bugün aldığım mesajlardan sonra başladı. Babası telefon mesajlarını kurcalamış ve durumu öğrenmiş. Deliye dönmüş. Adresimi de bildiğinden "gideceğim alacağım o eşyaları" falan demiş. Bunların hiçbirisi için endişelenmedim. Fakat canımı çok çok sıkan durum, babasının kendisini dövmüş olması. Nasıl ulan nasıl. Niye niye. Niye döversin. Ben bir nevi babasız büyüdüm. Bir baba evladına nasıl bunu layık görebilir? Bunun hiçbir haklı yanı olamaz. Kızar söver ayrı belki refleks dersin ama bu olmadı. Mesajlarda ne bir sıkıntılı konular konuştuk, ne başka bir şey. Aklım almıyor. Çok büyük bir suçluluk duygusu hissediyorum istemsizce. Bunca yıl kendimi hiç bu kadar aciz ve çaresiz hissetmemiştim. Gelebilir oraya falan yazmış. İnanın hiç dert etmiyorum kendi açımdan. Ama benzer bir durum yaşamış olan veya naçizane akıl-görüş-tavsiye vermek isteyen forumdaşlarımı yorumlarda bekliyor olacağım. Çok yorgunum, deli gibi uykum var ama başım zangır zangır.
Sanal bir oyun platformu üzerinden tanıştığım biriydi kendisi. Ben tanışmaya gitmiştim ve hayata bakış açılarımız ve uyumumuz muazzamında ötesindeydi. Sanki karşımda dişi bir "ben" vardı. Çok etkilenmiştim. Fakat birkaç yıldır pençesinde olduğum bir durum vardı ki, birçok duyguyu hissedemiyordum. Sevgi, korku, heyecan vs. Kendisi de benim ona güven verdiğimi düşünecek olmuş ki bir tartışma sonrası açıldı. Ben de sesim dışında yüzümü görmemiş, hiç arkadaşlık etmemiş birine karşı nasıl bu kadar güçlü bir bağ ile bağlandığını hep merak etmiştim.
Her neyse, gel zaman git zaman 5-6 ay kadar sadece sanaldan konuşuyorduk. Bu süreçte sevgililik durumu hiç olmadı. Bir insanın duygularıyla asla zevk uğruna veya "belki bu duygu durumundan kurtulurum" vari neredeyse her psikolojisi bozuk bireyin kedi sahiplenmesi gibi böyle bir ilişkiyi sahiplenmenin çok yanlış olabileceğini düşünmüştüm. Çünkü hissizdim. En büyük zararı ona olacaktı bu bariz bir gerçekti. Konuşmalarımız süresince bana çiçek, parfüm hatta PC monitörü bile almıştı sırf bir kere "şu anki monitörüm yerine bunu düşünüyordum mesela" şeklindeki söyleyişim (Discord üzerinden konuşuyordum) ardından almıştı. Kendimi son hediyeden sonra gerçekten kötü hissetmiştim. Bu denli pahalı hareketlere girmemesi gerektiğini söylemiştim. Bu süreçte başka bir konu ile alakalı adresimi vermiş bulunmuştum tabii. En sonunda bir tartışma yüzünden ayrı düştük. Ben de hediyeleri iade etmek istediğimi ısrarla belirttim. İçim hiç rahat değildi. Fakat bir türlü açık bir adres vermemişti.
İşin sıkıntılı kısmı bugün aldığım mesajlardan sonra başladı. Babası telefon mesajlarını kurcalamış ve durumu öğrenmiş. Deliye dönmüş. Adresimi de bildiğinden "gideceğim alacağım o eşyaları" falan demiş. Bunların hiçbirisi için endişelenmedim. Fakat canımı çok çok sıkan durum, babasının kendisini dövmüş olması. Nasıl ulan nasıl. Niye niye. Niye döversin. Ben bir nevi babasız büyüdüm. Bir baba evladına nasıl bunu layık görebilir? Bunun hiçbir haklı yanı olamaz. Kızar söver ayrı belki refleks dersin ama bu olmadı. Mesajlarda ne bir sıkıntılı konular konuştuk, ne başka bir şey. Aklım almıyor. Çok büyük bir suçluluk duygusu hissediyorum istemsizce. Bunca yıl kendimi hiç bu kadar aciz ve çaresiz hissetmemiştim. Gelebilir oraya falan yazmış. İnanın hiç dert etmiyorum kendi açımdan. Ama benzer bir durum yaşamış olan veya naçizane akıl-görüş-tavsiye vermek isteyen forumdaşlarımı yorumlarda bekliyor olacağım. Çok yorgunum, deli gibi uykum var ama başım zangır zangır.
Son düzenleyen: Moderatör: